En Sıcak Konular

GERÇEK ATATÜRK'Ü ANLAMAK

10 Kasım 2014 15:56 tsi
GERÇEK ATATÜRK'Ü ANLAMAK Tam bağımsızlık, milli egemenlik ve milli devlet ilkeleri üzerine bina edilen Cumhuriyetimizin mimarı Atatürk, Türk milleti ve devleti arasındaki bağdır.

10 Kasım, gerçek Atatürk'ü anlamak

Türk milletinin yetiştirdiği en büyük şahsiyetlerden biri olan Atatürk'ü vefatının 76. sene-i devriyesinde rahmetle anıyoruz. 
Tam bağımsızlık, milli egemenlik ve milli devlet ilkeleri üzerine bina edilen Cumhuriyetimizin mimarı Atatürk, Türk milleti ve devleti arasındaki bağdır. 
Temeli İslam ile şekillenmiş, etnik ayrımdan uzak Türk milleti tanımı ona aittir. 
Bugün başta mübarek anası üzerinden ortaya atılan iftiralar ile onun şahsı hakkında oluşturulmaya çalışılan izlenim, Türk milletini var eden birlik harçlarını yok etmek gayesiyledir. 
Zira Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucusu, en az mensubu olmakla gurur duyduğu Türk milleti kadar Müslümandı. Günümüzde dindar gözükenlerden de daha dindardı. 
Kendi ifadeleri ile o, "amel Müslümanı değil, bir cihad Müslümanı idi." 
Söyler misiniz, kaçımız sevgili Peygamberimiz hakkında bu kadar öz bir övgüde bulunabiliriz: "Hz. Muhammed, Allah'ın birinci ve en büyük kuludur. O'nun izinde bugün milyonlarca insan yürüyor. Benim, senin adın silinir; fakat sonsuza kadar O ölümsüzdür." (Atatürk Düşüncesinde Din ve Laiklik, sayfa 127) 
Ana ve baba tarafından Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin Efendilerimize dayanan mübarek bir soya sahiptir. Atatürk seyyiddir. 
Bu kutsal kanı taşıyan Mustafa Kemal, ne bugün dindarım diyenler gibi domuz etini serbest bırakmış; ne zinayı yasak kapsamından çıkartmış, ne de Kuran kursu yıktırmıştır. 
Hıristiyan Batı dünyasına karşı canı ile vatanın müdafaasını yapmış; kurduğu yeni devlet ile de İslam âleminin savunucusu haline gelmiştir. 
Mustafa Kemal, Arap-İslam dünyasında liderlerin, Batı emperyalizmine ses çıkarmayan yaklaşımlarını eleştirmiştir. 
Bombay Chronicle gazetesinde 27 Ağustos 1937'de "Filistin'e el sürülemez, Kemal Paşa Avrupa'ya ihtar ediyor" başlığı ile çıkan haberde, "Cedlerimizin Hıristiyanlarla mücadele ettikleri toprakların yabancı hâkimiyet ve nüfuzunun tahtında bulunmasına müsaade etmeyeceğimizi bildiririz" demiştir. 
Genç cumhuriyetin laiklik ilkesine bağlı olması, bugün dinsizlik diye gösterilmektedir. Atatürkçülük yerine Kemalizm ifadesini 'dinsiz Atatürk' tarifi için kullananlar iyi bilmelidir ki, ne laiklik dinsizliktir, ne Atatürk dinsizdir. 
Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması demek olan laikliğin aslında dinsizlikle alakasının olmadığını bizzat Mustafa Kemal'in hilafet görüşünden verelim: "Türkiye kanunu esasisi (anayasa), hilafetin yani hür ve müstakil bir İslam devletinin menfaatlerini yürütmeğe çalışacak ellere bütün müdafaa iktidarını vereceğini söylüyor. Hilafeti maddi desteksiz nasıl bırakmış oluruz. Hilafet Türk milletine emanettir. Türk milleti hür ve müstakildir. Bunun için hilafet de taarruzdan masun ve iktidara maliktir."  
Yaptıracağı ilk Kuran tefsirini Elmalılı Hamdi Efendiye teslim eden Mustafa Kemal, Hanefi fıkhı esaslarına göre Kuran'ın tefsirini emretmiştir. 
Ehl-i Beyt soyundan olan Atatürk, meşrep yolu ile İmam Ali'ye bağlı, Sünni dünyanın itikat ve amel kurallarını da Türk devletinin ve milletinin önüne koyan bir liderdi. 
Kurtuluş Savaşının kazanılmasında etkili olan Kuvay-i Milliye ruhu, azmini ve gücünü elbette maneviyattan almıştır.
Çanakkale Savaşı yıllarında cepheden gönderdiği mektuplarda Allah'a olan inancı ile bu savaşı kazanacağını yazan Atatürk, Kurtuluş Savaşı sonrasında Ortadoğu'da bağımsızlığını ilan edecek Müslüman halklara da örnek olmuştur.
Kısaca, bazı çevrelerin planlarına uygun olduğu için arkasına sığındıkları dinsiz bir Atatürk yoktur. 
Yedi yaşında Kur'an-ı Kerim'i hatmeden, 8 yaşında hafız olan; Eskişehir'deki Mihalıççık Camisini cebinden verdiği 5 bin lira ile tekrar yaptıran bir Atatürk bizim liderimizdir.
Eğer gerçek Atatürk'ü tanır; Müslüman Türk milleti ile onun görüşlerini bugün de bağdaştırabilirsek, Kurtuluş Savaşı'nı kazanan kuva ruhu bizde tekrar canlanacaktır. 
O ruhtur ki, içinden geçtiğimiz kuşatılmış, acziyet ve çözümsüzlük halini bizlere aştıracak tek güçtür.

Prof. Dr. Haydar Baş - Yeni Mesaj 

Kaynak: YENİ MESAH GAZETESİ http://www.yenimesaj.com.tr/?artikel,12011555/10-kasim-gercek-ataturk-u-anlamak/prof-dr-haydar-bas



Bu haber 705 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,328 µs