En Sıcak Konular

CENEVRE - 2 SURİYE'YE ÇARE OLACAK MI?

23 Ocak 2014 23:10 tsi
CENEVRE - 2  SURİYE'YE ÇARE OLACAK MI? İslam dünyasının özbeöz iç meselesi olan Suriye’deki zulüm ve iç savaş için Müslümanlar bir türlü bir araya gelemiyorlar. Yetmezmiş gibi bir de “çözüm”ü sicili kanla ve zulümle dolu olan eli kanlı Batı’da arıyorlar.

Bunlar mı!

İslam dünyasının özbeöz iç meselesi olan Suriye'deki zulüm ve iç savaş için Müslümanlar bir türlü bir araya gelemiyorlar. Yetmezmiş gibi bir de "çözüm"ü sicili kanla ve zulümle dolu olan eli kanlı Batı'da arıyorlar.

Cenevre'de toplantının yapıldığı tarihi binanın yanıbaşındaki kilise ve tepesindeki haç, Milli Görüş camiasının yıllardır İslâm Birliği çabalarının önemini görmeyen gözlere, idrak edemeyen yüreklere birkez daha gösteriyordu...

 Haçlı kafasından barış çıkmaz!

ABD ve Rusya'nın başı çektiği, çifte standardı ve zalimliğiyle dillere destan olan Avrupa'nın da bu ikisini peşi sıra izlediği Cenevre 2 toplantısını, Suriye'de yaşanan zulüm ve iç savaşa panzehir olarak görmek, adeta "katiller sürüsü"nden merhamet beklemek oluyor. Bir yanda, suç listesi hayli kabarık olan ve sadece Irak'ta 2 milyon kişinin katili ABD; öte yanda ise Çeçenistan işgaliyle Müslümanlara karşı tavrı belli olan Rusya. Bir türlü "BİR" olamayan İslam alemi, Haçlıların üşüştüğü bu toplantıdan medet umuyor maalesef.

Suriye'de akan Müslüman kanının İsviçre'de dindirilmesini beklemek baştan hataydı…

Barış arayışları için toplandığını söyleyen taraflar hakarete varan sözlerle birbirine saldırdı.

Siyonizmin hamisi ve İsrail'in koruma polisi ABD'nin Dışişleri Bakanı John Kerry mi Suriye'ye barış getirecek? Tüm dünyanın gözleri önünde Arakan'da Müslümanları katleden Budist çetelere arka çıkan BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun mu Suriye'de akan kanı durduracak? Çeçenistan'da taş üstüne taş bırakmayan Rusya mı, tarafları yatıştıracak? Doğu Türkistan'da Uygurlu Müslümanları asimilasyona tabı tutan Çin mi, ateşkesi temin edecek? Cenevre'deki konferansa katılan ülkelerin büyük bir kısmi Müslüman coğrafyada yaşanan vahşetin baş sorumlusuyken, buna kim inanır… Zillet bu olsa gerek ki, biz bu katil sürüsünden Suriye'ye barış getirmesini bekliyoruz. Biz bu hayallerin peşinde koştukça olan Esad'ın zulmü altında inleyen Müslüman kardeşlerimize oluyor.

Muallim İle Ban Ki-Mun Birbirine Girdi

Cenevre'deki görüşmeler katılan Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim'in, kendisinden konuşmasını 1-2 dakika içinde bitirmesini isteyen BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'a dönerek, "Sen New York'ta yaşıyorsun. Bense Suriye'de. (Daha uzun) konuşmaya hakkım var" demesi, ardından da "Tamam 20 dakika içinde bitiriyorum" diye eklemesi, salonda tansiyonu yükseltti. Yaklaşık 20 dakika sonra ise "Son cümle lütfen" diye araya giren Ban'a "Tamam" yanıtı veren Muallim, BM Genel Sekreteri'nin "Sözünüzü tutun lütfen" lafı üzerine, "Suriye her zaman sözünü tutar" cevabını verdi.

İç savaş daha sürecek! İması

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye'de çözüm için tek seçeneğin müzakereler sonucunda bir geçiş hükümeti kurulması olduğunu belirtirken, "Beşşar Esad'ın kurulacak geçici hükümette yer alması hiçbir şekilde söz konusu olamaz" dedi. Kerry'nin sözlerine de yanıt veren Muallim, Suriyeliler dışında kimsenin Esad'ı iktidardan almaya hakkı olmadığını ifade etti. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da konuşmasında Suriye'nin iç diyalog süreci kolay olmayacak, hızlı olmayacak" ifadesini kullandı. Lavrov'un bu açıklaması demek ki Suriye'de Müslümanlar ölmeye devam edecek yorumlarına neden oldu.

Eli Kana Bulananlarla Olamaz

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da Suriye'de insanlık dışı uygulamalara bir an önce son verilmesi gerektiğini belirterek, " BM tarafından belgelenen her türlü suç ve alçakça yapılmış insan hakları ihlalleri Suriye'de maalesef yakın geçmişe damgasını vurmuştur. Bu acımasızlık açıkça insanlığa karşı suçtur ve savaş suçu işleyenler veya insanlığa karşı suç işleyenler hesap vermeli" diye konuştu. Davutoğlu, "Tarih onları acı bir şekilde yargılayacaktır. Eline kan bulaşanlar Suriye yönetiminde olamaz" ifadelerini kullanarak geçiş hükümetinde Esad'ın olamayacağını yineledi.

Cenevre -2 karşılıklı suçlamalarla başladı

İsviçre'nin Montrö şehrinde başlayan, Suriye'nin geleceğinin tartışıldığı Cenevre-2 Konferansı'nın ilk günü karşılıklı suçlamalarla geçti. 40 ülkenin temsilcilerinin katıldığı konferansa BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun ile Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim'in sözlü atışması damga vurdu. Suriye durumun bu hale gelmesine gerekçe olarak muhaliflere verilen desteği gösteren Muallim, "Erdoğan olmasaydı bunların hiçbiri olmazdı" dedi.

Konferans Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Mun'un konuşmasıyla açıldı. BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun, Cenevre-2 Konferansı'nın Suriye'deki krizin çözümü için bir umut ve fırsat olduğunu belirterek, taraflara derhal şiddeti bırakmaları, insani yardımlara izin vermeleri ve siyasi çözüm için çaba sarf etmeleri çağrısı yaptı. Ban Cenevre-2 Konferansı'nın başlangıcında yaptığı konuşmada, Suriyeli tarafların ilk kez yüz yüze bir toplantıda masanın etrafında olduklarını belirterek, Cenevre-2 Konferansı'nın Suriye'deki krizin çözümüne yönelik bir fırsat olanak nitelendirdi.

Kerry, Esad Rejimini Sorumlu Tuttu

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye'de çözüm için tek seçeneğin müzakereler sonucunda bir geçiş hükümeti kurulması olduğunu belirtirken, "Beşşar Esed'in kurulacak geçici hükümette yer alması hiçbir şekilde söz konusu olamaz" dedi.Kerry, konferansının açılışında yaptığı konuşmada, Esed rejimini insan hakları ihlalleriyle suçladı. Suriye'nin iç savaşa sürüklenmesinden Esad rejimini sorumlu tutan Kerry, "Bu devrim bir silahlı mücadele olarak başlamadı. Barışçıl bir şekilde başladı. Öğrencilerin eylemiyle başladı. Değişim talep eden yurttaşların meşru ve barışçıl gösterileriyle başladı. Ancak neredeyse hemen şiddetle karşılık buldu" şeklinde konuştu. "Gerçek şu, bu insanlar silahlarla, tanklarla, toplarla, gazla, Scud füzeleriyle öldürüldü" diyen Kerry, bu silahların muhalefetin elinde olmayan silahlar olduğunu kaydetti. Esad rejiminin meşru ve barışçıl göstericilere artan bir şekilde daha büyük şiddetle karşılık verdiğini söyleyen Kerry, son yılda 130 binden fazla kişinin yaşamını yitirmesinden Esed rejiminin sorumlu olduğunu söyledi.

Türkiye'yi de Suçladı

Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim muhalifleri vatana ihanetle suçladığı konuşmasında, Suriye'nin Türkiye dahil komşularının "teröristlere" destek verdiğini iddia etti. Başbakan Erdoğan'ı da muhalifleri desteklemekle suçlayan Muallim, "Erdoğan olmasaydı bunların hiçbirisi olmazdı. Sihrin bir gün sihirbaza döneceğini bilmiyorlardı. Terörün dini yoktur" dedi. "Komşunuzun evi yanarken, sizin eviniz güven içinde olamaz" ifadesini kullanan Muallim; Suriye'nin komşularının, muhaliflerin ülkede yaptıklarını "kutsadığını" iddia etti.

Kerry'nin sözlerine de yanıt veren Muallim, Suriyeliler dışında kimsenin Esad'ı iktidardan almaya hakkı olmadığını ifade etti.

"Sen New York'ta yaşıyorsun"

Muallim'in, kendisinden konuşmasını 1-2 dakika içinde bitirmesini isteyen Ban'a dönerek, "Sen New York'ta yaşıyorsun. Bense Suriye'de. (Daha uzun) konuşmaya hakkım var" demesi, ardından da "Tamam 20 dakika içinde bitiyorum" diye eklemesi, salonda gülüşmelere neden oldu. Yaklaşık 20 dakika sonra ise "Son cümle lütfen" diye araya giren Ban'a "Tamam" yanıtı veren Muallim, BM Genel Sekreteri'nin "Sözünüzü tutun lütfen" lafı üzerine, "Suriye her zaman sözünü tutar" cevabını verdi.  Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim, "Sayın Kerry Suriye halkı dışında dünyada hiç kimsenin, Suriye'de bir liderin, hükümetin anayasanın ya da yasanın meşruiyetini bitirmek ya da azletmek hakkına sahip değil. Bu, Suriyelilerin hakkıdır. Anayasal olarak haklardır. Burada neyin üzerinde anlaşma sağlanırsa sağlansın Suriye'de referanduma sunulacaktır. Biz burada halkın istediği şeyleri nakletmekle yükümlüyüz, geleceğine karar vermek için değil. Suriyelilerin kararını dinlemek isteyen varsa kendisini onların sözcüsü olarak görmemeli. Onların kendi yöneticilerini, hükümetlerini ve parlamantolarını seçme hakları vardır. Bunun dışında kişi özler gerçekçi değildir" dedi.

Lavrov: Kolay Ve Hızlı Olmayacak

Montrö'de düzenlenen Suriye konulu Cenevre-2 Konferansı'nın açılışında konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, "Bizim ortak görevimiz Suriye'de yaşanan trajik çatışmaya son vermek. Bu ülkede yaşananların bölgenin diğer ülkelerine sıçramasına izin veremeyiz" dedi. "Suriye'nin iç diyalog süreci kolay olmayacak, hızlı olmayacak" ifadesini kullanan Lavrov, "Rusya, tüm taraflarla krizin çözümü adına ortak çalışmaya hazır. Sözde birçok güç Cenevre-2'yi destekledi ama işe gelince konferansın başarısını istemiyorlar" diye konuştu. Lavrov, Suriye'deki tüm muhalif grupları Cenevre-2'de görüşmelere davet ederken, ilk günden olmasa bile diyaloğa tüm muhalifleri dahil etmek gerektiğini söyledi. Lavrov, Suriye'de yaşanan insani durumun vahametine vurgu yaparak, bu ülkeye giden yardımların yerine ulaşması sorumluluğunun sadece hükümete değil, muhalif gruplara da ait olduğun altını çizdi.

Kan Bulaşanlar Suriye Yönetiminde Olamaz

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'de insanlık dışı uygulamalara bir an önce son verilmesi gerektiğini belirterek, "Srebretintsa'da işlenen suçlar gibi Suriye'deki suçlara ve acımasızlıklara imza atanlar da adaletle yüzleşecekler" dedi. 2 milyondan fazla Suriyelinin evlerini terk ederek bölge ülkelerde mülteci konumuna düştüklerini belirten Davutoğlu, Türkiye'nin 700 bin Suriyeli kardeşine kucak açtığını ifade etti. Davutoğlu, "Aç bırakma bir savaş silahı olarak kullanılıyor. Bu insanlık dışı uygulamalara acilen bir son verilmeli ve bunlar cezasız kalmamalı. BM tarafından belgelenen her türlü suç ve alçakça yapılmış insan hakları ihlalleri Suriye'de maalesef yakın geçmişe damgasını vurmuştur. Bu acımasızlık açıkça insanlığa karşı suçtur ve savaş suçu işleyenler veya insanlığa karşı suç işleyenler hesap vermeli" diye konuştu. Davutoğlu, "Merak ediyorum, nasıl oluyor da rejimin temsilcileri yalanlarıyla tüm uluslararası toplumu kandırabileceklerini düşünüyorlar. Kendi halkına karşı işledikleri tüm korkunç suçlara rağmen hala utanmazlık içinde olanlara bir karşılık vermek bile istemiyorum. Tarih onları acı bir şekilde yargılayacaktır. Eline kan bulaşanlar Suriye yönetiminde olamaz" ifadelerini kullandı.


Kaynak: MİLLİ GAZETE http://www.milligazete.com.tr/haber/Bunlar_mi/306305



Bu haber 601 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,782 µs