En Sıcak Konular

FAİZ- DÖVİZ BALONU PATLADI

15 Ocak 2014 23:33 tsi
FAİZ- DÖVİZ BALONU PATLADI Faiz-döviz balonu patladıHükümetin övündüğü rezervler gerçekte 41 milyar $ düzeyinde, sıfır faiz politikası ise tamamen iflas etti!

Faiz-döviz balonu patladı

Faiz-döviz balonu patladıHükümetin övündüğü rezervler gerçekte 41 milyar $ düzeyinde, sıfır faiz politikası ise tamamen iflas etti!
Başbakan Erdoğan'ın 135 milyar dolar döviz rezervi ve sıfır faiz politikası iflas etti. 135 milyar dolarlık döviz rezervinin 94 milyar dolarını Merkez Bankası'nın döviz yükümlülükleri, yani borçları oluştururken, kullanılabilir net döviz rezervi ise ancak 41 milyar dolar seviyesinde.  "Faiz lobisine yenilmeyeceğiz"  diyen Başbakan Erdoğan, halkın mevduatına  enflasyondan arındırılmış olarak negatif reel faiz verirken, halkın borç içinde kıvrandığı kredi kartlarına bankalar yüzde 26 gibi fahiş faiz uyguluyor. Bir başka deyişle, bankaya mevduatını borç veren vatandaş yüzde 6 gibi  aldığı düşük faizle  parasını yüzde 7.5'lik enflasyon karşısında eritirken, bankalar kredi kartı ile borç verdiği halktan enflasyonun 3.5 katı yani yüzde 26 faiz alıyor..

Ya rezervler biterse 

İktisatçı Prof. Dr. Güngör Uras, geçtiğimiz günlerde yazdığı köşe yazısında 
Başbakan Erdoğan'ın meydanlarda söylediği döviz rezervleriyle ilgili sözlerini analiz etti.
Uras köşe yazısında döviz rezervi ile ilgili şu açıklamalarda bulundu:
Merkez Bankası geçmişte "Döviz Tanzim Alımı" yapıyor, piyasadaki dövizleri toplayarak döviz fiyatının daha fazla düşmesini önlemeye çalışıyordu. Böylece döviz rezervi büyüdü.Derken efendim uzun süre dizginlenen döviz fiyatları patlama eğilimine girince, bu defa "Döviz Tanzim Satışı" başladı. Ve de korku ortaya yayıldı. "Ya bu satışlar sonucu döviz rezervindeki dövizler azalır ve de sonunda biter ise? Ne yaparız?

41 milyar dolarlık rezerv

 Merkez Bankası'nın 2013 yılı sonunda 114 milyar doları döviz 20.9 milyar doları altın olmak üzere toplam 134.9 milyar dolar rezervi var.
 Bu rezervin 93.8 milyar  dolarlık bölümü Merkez Bankası'nın döviz yükümlülüklerinden  (borçlarından) oluşuyor.

Merkez Bankası'nın döviz yükümlülükleri (borçları ise şunlar:

1) 57.5 milyar doları bankaların zorunlu karşılık olarak yatırdıkları döviz
2) 16.2 milyar doları bankaların zorunlu karşılık olarak yatırdıkları altınlar
3) 6.4 milyar doları kamunun (devletin) döviz hesapları
4) 5.4 milyar doları, yurtdışındaki işçilerin döviz hesapları bakiyesi
5) 8.3 milyar doları bankaların döviz hesapları bakiyesi.
134.9 milyar toplam rezervden 93.8 milyar dolar döviz yükümlülükleri çıkarılınca kalan 41.1 milyar dolar Merkez Bankası'nın net döviz rezervi olarak kabul ediliyor.

Düşük faizle kul hakkı 

Gazetemiz köşe yazarı iktisatçı Prof. Dr. Esfender Korkmaz da " Faizde oyunun kuralı "başlıklı köşe yazısında, hükümetin Merkez Bankası'na baskı yaparak faizleri düşük seviyede tutturmasının, enflasyon karşısında  ezilen vatandaşın hakkının yenmesine sebep olduğuna dikkat çekti. Prof. Dr. Korkmaz yazısında hükümetin faiz politikasını şöyle açıklıyor
"Türkiye'de bankacılığın gelişmediği dönemlerde tefeciler ayda yüzde 10 gibi yüksek faizler alırdı. Borç birinci yıl ikiye, ikinci yıl dörde katlanırdı. Bu tefeciler birçok insanın evini yıkmıştır. 
Bugün de tefeciler var... Ancak bunlar genellikle bankalardan biraz daha fazla faiz alırlar. Hatta kredi kartlarında bankalardan daha düşük faiz alıyorlar. Bir çok insan kredi kartı borcunu kapatmak için tefecilerden para alıyor. 
Bir ekonomide enflasyon varsa iki faiz var demektir... Birisi enflasyonu dikkate almadan hesaplanan nominal faiz... Diğeri de enflasyonu dikkate alarak, enflasyonun paranın satın alma gücünü ne kadar düşürdüğünü hesaplayarak bulunan reel faiz oranı .

Günah değil mi?

Ele geçen reel getiri, brüt faiz gelirinden yüzde 16 oranında vergi ve diğer kesintilerden sonra kalan getiridir.
Diyelim ki 2013 yılı başında birisi arkadaşına 1000 lira borç para verdi. Bu paradan da faiz almadı. 2013 sonunda borç verdiği bu 1000 liranın satın alma gücü 14 lira 20 kuruş daha düşük olacaktır. Başka bir ifade ile parası enflasyon nedeniyle yüzde 1.42 oranında, yani 14 lira 20 kuruş erimiştir. Eline geçen 1000 liranın reel değeri 985 lira 80 kuruşa düşmüştür. 
Bu şartlarda borç verenin parası eksilmiş, borç alanın ise satın alma gücü artmıştır. Özetle enflasyondan dolayı işleyen ters bir faiz olmuştur. Borç verenin haksız yere kaybı olan bu ters faiz günah değil mi?" 

Para değerindeki aşınma 

Prof. Dr. Esfender Korkmaz, : "2013 yılında borç veren eğer enflasyon oranı kadar faiz alsaydı, bu faiz mi sayılacaktı, yoksa enflasyonun para değerindeki aşınma mı sayılacaktı?" diye sorarak şöyle devam ediyor "Merkez Bankası Web sayfasında, banka ve kredi kartları azami faiz oranları ilan ediliyor. Bankalar isterlerse ilan edilen bu azami faizin altında faiz alabilirler. Ne var ki 19 banka ve iki katılım bankası azami faiz olan yüzde 2.2 oranından faiz alıyorlar. 19 banka bu faizi ilan edilen" en yüksek aylık akdi kredi faiz oranı (nakit çekilenler dahil) "üstünden, 2 katılım bankası da yine hemen aynı sütunda ilan edilen" en yüksek aylık kâr payı oranı (nakit çekilişi dahil) "üstünden ve aynı oranda alıyorlar.

Aynı oranda kâr payı 

Katılım bankaları hep diğer bankalar ve Merkez Bankası'nın ilan ettiği azami faiz kadar mı kâr ediyor ki aynı oranda kâr payı dağıtıyor . Küresel dünyada düşük faiz veya sıfır faiz politikası var. Bu faizler bazen eksiye de düşebiliyor. Ancak biz resmen eksi faiz politikası uyguluyoruz. Son üç yıldır mevduat reel faizleri eksi yazıyor. Yani parasını bankalara yatıranlar üstüne de ters faiz veriyor. Vatandaşın parası eriyor, bankaların gelirleri artıyor... Tasarrufu olan fakirleşiyor... Bankalar zenginleşiyor. Bir bakıma bankalar haksız kazanç sağlıyor. Bu yanlışı yaratanlar, mevduat faizlerini  enflasyonun altında tutan bankalar, bunlara yol veren Merkez Bankası ve daha da önemlisi eksi faizi bildiği halde faizlerin düşük tutulmasını isteyen siyasi iktidar değil mi? Ve bu eksi faiz günah değil mi?
Yine bankalar mevduata yüzde 7 faiz veriyor... Aynı mevduat sahibinden kredi kartı için yüzde 26.4 oranında faiz alıyor. Bu istismar günah değil mi? Bu günahı bankalara bu imkanı verenler işlemiyor mu?"

Diğer ülkelerin döviz rezervleri?

Prof. Dr. Güngör Uras da Yabancı Merkez Bankaları'ndaki döviz rezervlerini şöyle anlattı" Ne var ki Merkez Bankası rezervleri ile ilgili bu tür hesaplar sadece Türkiye gibi döviz sorunu olan ülkeler için yapılıyor. Birçok zengin ülkenin rezervi bizim rezervlere yakın büyüklükte. Döviz rezervleri Almanya'da 210 milyar dolar, Fransa'da 156 milyar dolar, İtalya'da 155 milyar dolar, İngiltere'de 136 milyar dolar. Ve de bu ülkeler için rezervlerin yeterli olup olmadığını kimse tartışmıyor. Çok ülke döviz rezervini büyütmek istemiyor. Çünkü rezerv merkez bankaları için bir yük. Maliyeti var. Merkez bankaları yüksel maliyet ile döviz toplayarak onu, ucuz faiz ile sağda solda değerlendirmeye çalışmak istemiyorlar. 

Cari açık 60.8 milyar dolara fırladı

Türkiye'nin Kasım ayında cari işlemler açığı 3 milyar 935 milyon dolar olurken, yıllıklandırılmış bazda cari işlemler açığı 60 milyar 838 milyon dolar oldu.  Kasım ayında, Türkiye'ye "net hata noksan" kaleminde 955 milyon dolarlık kaynağı belirsiz para girdi. Cari işlemler açığı, 2013 yılının 11 aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 12 milyar 334 milyon dolar tutarında, yüzde 28.3 oranında artarak 55 milyar 962 milyon dolara yükseldi. Parasal olmayan altın hariç cari işlemler açığı 3 milyar 535 milyon dolar azalarak 45 milyar 525 milyon dolara geriledi. Dış ticaret açığı, 11 milyon 540 milyon dolar artışla 71 milyar 493 milyon dolara yükselirken, parasal olmayan altın kalemi hariç dış ticaret açığı 4 milyar 329 milyon dolar azalarak 61 milyar 56 milyon dolara geriledi. Turizm gelirleri bir önceki yılın aynı dönemine göre artarak 26 milyar 957 milyon dolar oldu.

Dolar yine rekor kırdı 

Piyasalarda siyasi risk gerginliği ile dolarda yeni rekor geldi. Dolar 2.1977 TL ile yeni rekorunu kırdı. Euro 3 TL'yi gördü. Hafta başında sakin seyrederek 2.16 TL'ye kadar düşen dolar dün yeniden yükselerek yeni tarihi zirveye ulaştı. Dolar dün sabah önce 2.19 seviyesini aşarken 2.1977 TL ile yeni rekor kırdı.
Siyasi riskin devam etmesi ile birlikte ABD'de 10 yıllık tahvil faizlerinin yükselmesi doları yukarı çeken faktörlerden oldu. Dolar tarihi rekorunu kırarken euroda da yükseliş sürdü. Euro günlük yüzde 0.7 civarında yükselerek 3.0010 TL'yi gördü.
Döviz piyasasındaki bu hareketlilik borsada da satışları beraberinde getirdi. Borsa güne yüzde 1'in üstünde kayıpla başlarken doların rekor kırmasıyla birlikte kayıplar arttı. Borsa, 68.072.51 puandan kapandı.

http://www.yenicaggazetesi.com.tr/faiz-doviz-balonu-patladi-93453h.htm


Bu haber 804 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,636 µs