TÜRBAN AMBALAJLI İMRALI PAKETİ

1 Ekim 2013 13:25 tsi
TÜRBAN AMBALAJLI İMRALI PAKETİ

Günlerdir bir Tanzimat Fermanı gibi beklenen demokratikleşme paketi, Başbakan Erdoğan tarafından açıklandı.

Türban Ambalajlı İmralı Paketi!

Bugün canlı yayına takılıp, yazımıza biraz geç başladık. Günlerdir bir Tanzimat Fermanı gibi beklenen demokratikleşme paketi, Başbakan Erdoğan tarafından açıklandı.

İçli girizgâh biraz uzayınca saat 12'ye kadar paketin içeriğinin açıklanmasını beklemek zorunda kaldık. Saat 12:45 itibariyle Bengü Türk canlı yayınına bağlanınca yazı, iyice demlenmiş oldu.

Başbakanın giriş ve gerekçeler bölümü yaklaşık bir saat, paketin içeriği ise onun yarısı kadar sürdü. Başbakanın şehitlerden ve şehit yakınlarından başlayıp; sözü Atatürk'e getirmesinden "durumun vahim" olduğu belliydi.

İşte paketin bize göre önemli yönleri, işte "Başörtülü Kürtçü Açılım!.."

Seçim barajı muhtemelen % 5'e çekiliyor ve dar bölge seçim sistemi uygulamasına gidiliyor. Yani paketin içinde "Kürtçe siyasi propaganda" fırsatı da bulan BDP, Bağımsız adaylarla seçime girip sonra mevzuatı dolanmaktan kurtulacak. Bu maddeler, birleştirici değil, "resmi dil birliğini" ortadan kaldıran ayrılıkçı açılımlardır.

Barajla birlikte siyasi partilere hazine yardımı şartının % 7 oy oranından % 3'e çekilmesi ise BBP, DSP gibi tabela partilerine siyasi hırs pompalayarak rakip muhalefet partilerinin oylarını bölme amacı taşıyan bir siyasi kurnazlık olarak öne çıkıyor.

İlçelerde teşkilat kurmak için beldelerde teşkilat kurma zorunluluğunu kaldırılıyor.

İki kişiden fazla olmamak kaydıyla Siyasi partilerde Eş Genel Başkanlığa kapı açılıyor.

Herkes için siyasi partilere üye olma yolu açılıyor. Oy kullanma hakkına sahip herkes, siyasi partilere üye olabilecek. Bunu, teröre bulaşanlar için bir "siyasi sicil affı" olarak da görebiliriz.

Farklı dil ve lehçelerde (Kürtçe) siyasi propagandanın önünü açılıyor. Siyasi partiler kanunu değişiyor ve ön seçimler dahil olmak üzere siyasette Türkçe'den başka dillerin kullanılmasının önündeki engeller kalkıyor. Bunlar tamamen, Apo'yla başlatılan ateşkes sürecinin yürütülebilmesi için verilmiş, siyasi bölünmeye yol açacak tavizlerdir.

Nefret suçlarının cezaları artıyor. Ayırımcılık yapma, dininin, ırkının, inançlarının gereğini yerine getirenlere karşı işlenen suçların cezası 1 yıldan 3 yıla çıkıyor.

Dini inancın gereğinin yerine getirilmesini önleyenlere ceza uygulaması geliyor.

Toplantı yer ve güzergâhının tespitine düzenleme kurulları uygulaması getiriliyor. Gün içindeki siyasi miting ve gösteri süresi üst sınırı, birkaç saat uzuyor. Hükümet komiseri uygulamasına son veriliyor. Bu değişiklik, yerel özerklik arzusunun okşanmasından başka hiçbir mesaj içermiyor. Hükümet komiserinden kimin neden rahatsız olduğunun başbakana sorulması gerekiyor.

Bunlar da eğitimde Kürtçülüğün tezahürleri...

Özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitimin önü açılıyor. Seçmeli dersten sonra Türkçe dışındaki dillerde, Eğitim Kanununa yapılan ekle "Kürtçe Özel Okul" açılabilecek. Bunu dershane ve kurslarla karıştırmayalım. Ermeni ayrışmasına giden yolu, Amerikan Kolejleri açmıştır.

Köylerin eski isimlerin geri alınması sağlanıyor. İl ve ilçe isimlerinin değiştirilmesinde de hükümetin daima yardımcı olacağı vaat ediliyor. Meşhur Dersim, Norşin ve Potamya meselesi Yer adları vatanın tapusudur, vatansızların bunu anlaması hiç de mümkün görünmüyor.

Nevşehir Üniversitesi Hacı Bektaş-ı Veli Üniversitesi oluyor. Yani Alevi kadeşlerimizin ağzına bir parmak bal çalınıyor.

Kişisel verilere güvence geliyor. Demokrasi dedik ya Olsun o kadar!.. Bunlar kamuflaj maddeleridir.

Kurban derisi, fitre ve zekat, Yardım Toplama konusunda THK yetkisi kalkıp, serbestlik geliyor. Cemaatlerin fiilen deldiği yasak, meşru zemine çekiliyor. Deri parasının "kara para" olup olmadığı, bir sonraki pakette sorgulanacak gibi görünüyor.

Kamu kurumlarında başörtüsü yasağı kalkıyor. Üniforma kullanan TSK, Emniyet, Yargıç ve Savcılar yeniliğin dışında tutuluyor. O da bir sonraki pakette inşallah!..

Sırada ilkokullardaki "Andımız" var. Yani "Türk'üm Doğruyum, Çalışkanım!.." kalkıyor. Andımızın, "Türk değilim, yamuğum, gevşeğim!.." ile değiştirilmesinde bizce bir sakınca yok. Çünkü mevzu neredeyse oraya doğru gidiyor.

Süryanilere manastır arazisi veriliyor. Romanlara Dil ve Kültür Enstitüsü açılıyor. Böylece "mastika'nın konçerto formunda çalınmasının" demokratik yolu açılıyor.

"Türban ambalajlı İmralı Paketi"nin iyice gizlenmesi için bu kardeşlerimizin "etnik dekor" olarak kullanılması, yüreğimize bir kat daha acı veriyor

Şükrü Alnıaçık- Ortadoğu

Kaynak: ORTADOĞU GAZETESİ http://www.ortadogugazetesi.net/makale.php?id=14645

Bu haber 602 defa okundu.

Yorumlar

+ Yorum Ekle

kapat

Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.