En Sıcak Konular

BAYIK KÜRTLERİ İSYANA ÇAĞIRDI

17 Eylül 2013 21:45 tsi
BAYIK KÜRTLERİ İSYANA ÇAĞIRDI Terör örgütü PKK’nın elebaşlarından Cemil Bayık, “Toplumsal bir tutum gösterme ve okulların içini boşaltma zamanı gelmiştir. Siyasi görüşü ne olursa olsun Kürtler okulları felç ederek ana dilde eğitimi kaçınılmaz kılmalıdır” dedi.

Bayık, Kürtleri isyana çağırdı

Terör örgütü PKK'nın elebaşlarından Cemil Bayık, "Toplumsal bir tutum gösterme ve okulların içini boşaltma zamanı gelmiştir. Siyasi görüşü ne olursa olsun Kürtler okulları felç ederek ana dilde eğitimi kaçınılmaz kılmalıdır" dedi.
Terör örgütüne yakınlığıyla tanınan ANF'ye göre Bayık, 21. yüzyılda ana dilde eğitim yasağının sürüyor olmasını, "Kürtleri kültürel soykırıma uğratma ısrarı" olarak tanımladı. Bayık, ana dilde eğitim konusunda yaşanacak zihniyet değişiminin Kürt sorununun çözümünü de kolaylaştıracağını söyledi. 
Bayık'ın konuyla ilgili yazısı şöyle: "Kürt aileleri ve çocukları bir hafta okulları boykot ederek Kürtçe ana dilde eğitim taleplerini dile getirecekler. Kürtlerin tümünün talebi olan ve Türkiye kamuoyunun önemli bir bölümünde de kabul edilen ana dilde eğitim bir daha gündeme oturacak. Türkiye'nin soykırımda ısrar etmesinin en somut ifadesi olan ana dilde eğitim yasağının gayrimeşru olduğu bir daha gözler önüne serilecek. Bu kadar gayrimeşru bir yasağı uzun süre sürdürmek zordur. Böyle bir yasağın Türk halkına ve Türk çocuklarına getirildiğini bir an düşünmek bile bu yasağın ne anlama geldiğini gösterir. Bundan daha ağır zulüm ve insanlık dışı uygulama olamaz. Devlet ve hükümetler suçludur, ama devletin politikalarına sessiz kalanların da bu durumdan sorumlulukları vardır. 21. yüzyılda Türk devleti hala ana dilde eğitim yasağını sürdürüyorsa bunun açık anlamı, Kürtleri kültürel soykırıma uğratmakta ısrarlı olmasıdır. 'Anadilde eğitim milleti böler'demek, Kürtlerin Türkleştirilmesi sonuna kadar sürdürülecektir anlamına gelmektedir. Bu suçu dünyada bu kadar açıkça savunan başka bir ülke kalmamıştır." 

Hepsi aynı zihniyette
Bayık, yazısını şöyle tamamladı: "Hala okullarda Türklük andının okutulması AKP zihniyetini ve gerçeğini gösteriyor. İnkar ve asimilasyon bitseydi buna ilk önce Türklük andını kaldırmakla başlarlardı. Türklük andının okutulduğu yerde kim inkar ve asimilasyonun bittiğinden söz edebilir? Türklük andı ne anayasa ne de yasalarda yer alır. AKP bir genelgeyle hemen kaldırabilir. Ama yapmıyor. Çünkü AKP,  CHP ve MHP dil konusunda aynı zihniyettedirler. Eğer hükümet bu konuda adım atmazsa gelecek sene bir hafta değil, bir ay boykot yapılabilir. Siyasi görüşü ne olursa olsun, Kürtler okulları felç ederek ana dilde eğitimi kaçınılmaz kılmalıdır. Çocuğunu Türkçe eğitime gönderenler giderek kendilerini Kürt toplumunun baskısıyla karşı karşıya bulmalıdır. Böyle bir iklim yaratılırsa hiç kimse çocuklarını okula göndermez. Amiyane deyimle mahalle baskısı altında kalır, çoğunluğun yaptığı gibi çocuklarını okula göndermezler. Artık böyle bir toplumsal tutum gösterme ve okulların içini boşaltma zamanı gelmiştir. Türk devletinin kültürel soykırım zihniyetinin kırılma anı da böyle gerçekleşir. Bu nedenle halkımız ve tüm demokrasi güçleri okul boykotunu önemsemeli ve gereklerini yerine getirmelidir." 
 
BDP, hükümetten isteklerini sıraladı
AKP İktidarının açıklayacağı demokratikleşme paketinin içeriğini bilmediklerini öne süren BDP'li Gültan Kışanak, hapisteki terör örgütü KCK'lı tutuklularının da bırakılmasını istedi.
 
BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, hazırlanan demokratikleşme paketi ile ilgili "BDP olarak paketin içerisinde ne olduğunu bilmiyoruz ki yorum yapalım" dedi. KCK ana davasını izlemek üzere aralarında milletvekilleri Altan Tan ve Nursel Aydoğan'ın da bulunduğu grup ile Diyarbakır Adliyesi'ne gelen Genel Başkan Yardımcısı Kışanak, burada gazetecilere açıklamada bulundu.
Kışanak, KCK operasyonlarıyla halkın iradesinin cezaevlerine alındığını, bu operasyonun Kürt demokratik siyasetine yönelik darbe girişimi olduğunu savunarak, "4.5 yıldır arkadaşlarımız cezaevinde. Çözüm sürecinin önündeki en büyük engel KCK davalarıdır. Çözüm süreci, demokratik siyasetin olanaklarını yaratmak, halka demokratik yol ve yöntemlerle hak ve özgürlüklerini kullanma konusunda teminat vermektir. Çözüm sürecinin ruhuna uygun atılacak en iyi adım KCK tutuklularını derhal serbest bırakmak, KCK davalarına zemin hazırlayan terörle mücadele yasasını ortadan kaldırmaktır" ifadesini kullandı. Barış sürecinin ilerletilmesini arzu ettiklerini vurgulayan Kışanak, "Herkesin çabası gerçekten Türkiye'yi demokratik bir ülke yapmak ve Kürt sorununu çözmektir. BDP'nin bütün çabası ve emeği bunun içindir" diye konuştu.

Öneri alınmadı
Gazetecilerin demokratikleşme paketi ile İmralı'da yapılan görüşmelere ilişkin soruları üzerine Kışanak, paketin hazırlanışının demokratik siyaset ve müzakere ruhuna uygun olmayan bir çalışma tarzıyla yapıldığını savundu.
Kışanak, hiç kimsenin önerisini almadan, tartışmadan kapalı kapılar ardında paket hazırlamanın yöntem olarak problemli olduğunu bildirerek, şunları kaydetti: "BDP olarak paketin içerisinde ne olduğunu bilmiyoruz ki bugün yorum yapalım. Demokratik çözüm sürecinin en temel aktörlerinden çözüm konusunda misyon üslenmiş BDP'nin dahi haberinin olmadığı, Türk kamuoyunun haberinin olmadığı bir paketten ihtiyaçlarımızı ve halkın beklentilerini karşılayacak bir yaklaşım çıkar mı bilemiyoruz. Bunu açıkladıklarında göreceğiz" 
 
Eksik ve yanlış
Hükümetin izlediği yolun eksik ve yanlış olduğunu kaydeden Kışanak, "İlerleme konusunda pozitif bir yaklaşım değildir. Paketin içerisinden belki çözüm sürecinde karşılıklı güven artıracak bazı çözüm önerileri çıkar mı? Temenni ediyoruz ki çıkar. Paketin ötesinde çözüm sürecinde işlerin yolunda gitmediğini biliyoruz. Sayın Öcalan ile yapılan görüşmenin ardından yapılan açıklama bu durumu bir kez daha teyid etmiştir. Sayın Öcalan 'müzakere sürecinin müzakerenin ruhuna uygun olarak sürdürülmesi ve bunun imkanlarının ortaya çıkarılması konusunda yeni önerilerde bulundum.' demiştir. Bu öneriler devletin ve hükümetin önündedir. Bunları değerlendirerek gerçekten de demokratik çözüm sürecini ilerletecek bir tutum ve yaklaşımla hareket edilmesini arzu ediyoruz." 
 
KCK'da Kürtçe savunmaya devam
Terör örgütü PKK'nın üst yapılanması KCK'ya yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, 97'si tutuklu 205 sanık hakkında açılan davanın 42. duruşması yapıldı. Tercüman aracılığıyla savunmasını Kürtçe yapan tutuklu sanık Cafer Selçuk, bütün partilerin kanunlara uygun olarak nasıl bağış ve aidat toplama hakları varsa, BDP'nin de hakkının olduğunu belirterek, genel merkezin kararı ve yetkisi dahilinde kumbara ile makbuzların çalışmalarını yürütmekle yükümlü olduğunu, kendisi ile ilgili yasal çalışmaları hakkında BDP İstanbul İl Başkanlığından mahkemenin bilgi alabileceğini söyledi. Gizli tanık ifadelerini kabul etmediğini, yalan ve iftira olduğunu dile getiren Selçuk, "Kürt sorununa yönelik bireysel hassasiyetlerim var. PKK KONGRA-GEL KCK örgütlenmesiyle ilgim yoktur. Ne üyesiyim ne de çalışanıyım. Yaşa dışı hiç bir çalışmam ve faaliyetim yoktur" dedi.
 
Terör örgütünden "kovarız" tehdidi
Terör örgütü KCK, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Adıyaman konuşmasıyla ilgili olarak, "Kürtleri kovmaya çalışanlar mutlaka bu topraklardan kovulacak, Kürtler diğer halklarla birlikte Türkiye sınırları içinde özgür ve demokratik yaşamlarına kavuşacaklardır" dedi. Yazılı bir açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, AKP iktidarının Kürt sorununun çözümüne ilişkin oyalama politikasının sonuna gelindiğini belirtti. Erdoğan'ın Adıyaman'daki konuşmasına sert bir dille tepki gösteren KCK, bunun "Türkleştirme" stratejisinden vazgeçilmediğinin bir kez daha ilan edilmesi olduğunu söyledi. KCK, "Başbakan Erdoğan Adıyaman'da yaptığı konuşmayla Kürtlere bakışını ortaya koymuştur. Kürt sorununun çözümünde bir politikası olmadığını bir daha gözler önüne sermiştir. Eski söylemleri bir daha tekrarlayarak çözümsüzlükteki ısrarını göstermiştir." dedi.


Kaynak: YENİÇAĞ GAZETESİ http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/habergoster.php?haber=88955



Bu haber 698 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,639 µs