En Sıcak Konular

KIRK KATIR MI KIRK SATIR MI ?

15 Eylül 2013 20:39 tsi
KIRK KATIR MI KIRK SATIR MI ? Başbakan ya müzakere ortağı PKK’ya boyun eğip Türkiye’yi parçalayacak ve siyasi bedelini ödeyecek ya da tehditlere kulak asmayacak ve kökünü kurutmak yerine masaya oturduğu örgüt yine terör estirecek

KIRK KATIR MI KIRK SATIR MI

Erdoğan'ı köşeye sıkıştırdılar...
Başbakan ya müzakere ortağı PKK'ya boyun eğip Türkiye'yi parçalayacak ve siyasi bedelini ödeyecek ya da tehditlere kulak asmayacak ve kökünü kurutmak yerine masaya oturduğu örgüt yine terör estirecek
 
Açıklamaya erteleme...
TerÖr örgütü PKK, müzakere ortağı AKP'yi açmaza düşürdü. Sözde çözüm süreciyle atbaşı giden "demokratikleşme paketi" çekilme konusundaki anlaşmazlık ve PKK'nın süre verip tehditler savurmasıyla öncelik kazandı. İktidar açısından gelinen sıkıntılı noktada 'paket'in açıklanması ertelendi ve önümüzdeki haftaya kaldı.

Yerel Yönetimler Şartı 
Paketİn en önemli noktasını "Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'ndaki şerhlerin kaldırılması" oluşturuyor. Özerklik Şartı, pratikte "eyalet sistemi önündeki tüm engellerin kaldırılması" anlamına geliyor. Türkiye'yi parçalanmaya götürecek böyle bir adım, peş peşe gelecek seçimler öncesi AKP içinde de sıkıntıya yol açtı.

Eyaletin sadece adı yok!
AslInda AKP, iktidarı boyunca eyalet sisteminin altyapısını hazırladı. ABD'ye verdiği taahhüt uyarınca bölge istinaf mahkemeleri ve kalkınma ajansları kurarak ülkeyi fiilen bölgelere ayıran AKP, Özal'ın "9 eyalet" planını benimsedi. İdari ve hukuki yapı hazırlandı, kadrolar staja gönderildi, artık sadece adının konması kaldı.

"Paket" AKP'de sıkıntıya yol açtı
Başbakan Erdoğan, "demokratikleşme paketi" konusunda PKK'nın tehditleriyle toplumun göstereceği tepki arasında sıkışıp kaldı.

PKK'nın "Çekilmeyi durdurduk" açıklamaları ve tehditleriyle köşeye sıkıştırılmak istenen Başbakan Tayyip Erdoğan, çıkış olarak "çözüm paketi" üzerine yoğunlaştı. AKP de "Demokratik çözüm paketi" adı altında Erdoğan başkanlığında ardı ardına toplantılar yapıldı. Hafta içinde şekilleneceği paket için en geç cuma günü açıklama yapılacağı bildirilmişti. Ancak, önceki gün Başbakan Erdoğan başkanlığında dün yapılması planlanan toplantı, önümüzdeki haftaya ertelendi. Sonuçlarının ne zaman açıklanacağı ise belirsiz. Siyasi kaynaklar bu ertelemelerin sebebinin, açıklanacak paketin toplum tarafından büyük tepki görecek olması ve seçim sonuçlarını etkileme ihtimali.  Siyasi kaynaklar, Başbakan Erdoğan'ın "40 katır mı 40 satır mı" ikilemiyle karşı karşıya olduğunu bu nedenle, paketle ilgili açıklamaların ertelendiğini öne sürüyor. Bazı kaynaklar ise, paketin İmralı'da yatan tetöristbaşı Abdullah Öcalan'a götürülerek onun onayına sunulduğunu ve cevabının beklendiğini öne sürüyor. Bu arada, paketle ilgili dikkat çekici  unsurlar ise bazı basın yayın organları tarafından servis edildi. Bunlar arasında yerel yönetimlere mali ve idari açıdan nispi özerklik imkanı sağlayan Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'ndaki şerhlerin kaldırılması yer alıyor. Pakette yer alan diğer maddelerin ise şunlar olduğu iddia ediliyor: "Suça karışmamış PKK'lılar eve dönecek, yasal düzenleme ile KCK'lılar serbest kalacak, kamuda devletten vatandaşa ana dilde hizmet verilecek,  özel okullarda Kürtçe eğitim serbest olacak,  yerleşim yerlerine Kürtçe isimler geri verilecek, isteyen dükkanına Kürtçe tabela asabilecek." 

Bölünmenin adımı
Burada öne çıkan, "Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'ndaki şerhlerin kaldırılması" birçok kesim tarafından ülkede bölünmenin başlangıcı olarak nitelendiriliyor.  Türkiye, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'na 21 Kasım 1988'de bazı çekinceler koyarak imza atmıştı. Özerklik Şartı, "Yerel makamların kendi iç idari örgütlenmelerini, kendilerinin kararlaştırabilmelerini, yerel nüfusun çıkarları doğrultusunda düzenlemeler yapabilmelerini", "Yerel makamlara yapılan hibelerin belli projelerin finansmanına tahsis edilme koşulu taşıyabilmesini",  "Yerel yönetimlerin kendi yetkilerini serbestçe kullanabilmek için özerk yönetim ilkelerine riayetin sağlanması amacıyla yargı yoluna başvurma hakkına sahip olabilmesini" kabul etmesi ve buna uygun bir "Anayasal düzenleme"  yapması anlamına geliyor. Kısacası bunun kabil edilmesi eyalet sisteminin önündeki tüm engellerin kaldırılması anlamına geliyor. 

Seçim öncesi zora sokacak
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve kurmayları günlerdir paket üzerinde çalışırken, AKP Genel Başkan yardımcısı Mehmet Ali Şahin, demokratikleşme paketinin gereksiz tartışmalar yol açacağını belirtti. Şahin demokratikleşme paketinin kamuoyunda söylendiği kadar beklentileri karşılayacak nitelikte olmadığını yakın çevresine ifade etti. Şahin demokratikleşme paketinin içinin boş olduğunu belirterek, "Demokratikleşme paketi toplumun beklentilerini ne ölçüde yansıtacak bilemiyoruz. Paketin içi boş. Bu nedenle çıkıp açıklamak siyaseten bizi sıkıntıya sokacak" diye konuştu.  Demokratikleşme paketinin açıklanmasından sonra partinin seçim süreci öncesinde zor duruma gireceğini de kaydeden Şahin yaptığı değerlendirmede şöyle konuştu: "Böyle bir süreçte bu paketin gündeme gelmesi bizi seçimler öncesinde zora sokacak. Toplumsal kesimlere bunu nasıl anlatacağız. Birilerini memnun edecek, diğerlerini etmeyecek. Dolayısıyla demokratikleşme paketi diye gündeme getirdiğimiz bu başlıkların partiyi zora sokacağı konusunda endişe taşıyorum." 

Federalizme giden yolun taşları parça parça döşendi
PKK'nın taleplerinin de yer aldığı paket tartışmalara yol açarken, bunun alt yapısı yıllardan bu yana çeşitli girişimlerle hazırlandı. İşte gelinen sürecin kilometre taşları: 

12 Haziran 2006: AKP'nin ABD'ye verdiği eyaletleşme taahhüdünün ilk harcı Diyarbakır'da atıldı ve finansmanını AB'nin sağladığı Bölge İstinaf Mahkemesi'nin yapımına başlandı.

23 Kasım 2006: Avrupa Birliği'nin dayattığı federalizm, Kalkınma Ajanslarıyla devreye girdi. Avrupa'nın, Osmanlı'ya dayattığı federalizm, AKP tarafından "Kalkınma Ajansları" adı altında uygulamaya konuldu, Türkiye, bölgelere bölündü.

31 Mart 2007: Hükümet kurulurken ABD'ye vermiş olduğu memorandumdaki eyaletleşme sözünün önemli bir aşaması gerçekleştirildi. Memorandumda Erdoğan'a küreselleşmenin şehir devletleri demek olduğu kendisinin de bu yönde hareket etmesi halinde destekleneceği belirtiliyordu.

7 Eylül 2007: AKP, Amerika'nın dayatması, Avrupa'nın parasıyla bölge istinaf mahkemeleri için "9 eyalet" merkezini seçti. İstanbul, Ankara, İzmir, Kayseri, Konya, Samsun, Adana, Erzurum ve Diyarbakır'da kurulması planlanan istinaf mahkemeleri ABD'yi örnek alan merhum Cumhurbaşkanı TUrgut Özal'ın hayalini kurduğu, ancak gerçekleştirmeye fırsat bulamadağı "9 eyalet" merkeziyle birebir örtüşüyordu.

10 Aralık 2010: Adalet Bakanı Sadullah Ergin, müsteşar, genel müdürler ve daire başkanları ile birlikte ABD'ye gitti. ABD'li bir bakanlık yetkilisi, Türk yetkililerin Amerikan eyalet ve federal sistemini incelediklerini ima etti.

Ocak 2011: İçişleri Bakanlığı Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı bünyesinde, Amerikan yönetim sistemini yerinde görmek ve uygulamaları incelemek amacıyla Türkiye'den 35 kaymakam ve vali yardımcısı Amerika'ya gitti.

Şubat 2012: Diyarbakır ve Şanlıurfa'yı kapsayan Karacadağ Kalkınma Ajansı yetkilileri, İspanya'nın özerk bölgesi Katalonya'nın başkenti Barcelona'da incelemelerde bulundu. Ajansın başkanlığını dönüşümlü yürüten Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak ve Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç de heyette yer aldı. Ziyaret internette "Ajans Yönetimi Barcelona örneğini yerinde inceliyor" başlığıyla duyuruldu.

11 Temmuz 2012:  Eyalet merkezi olarak da adlandırılan 15 bölge kuruldu, bu bölgelerin 11'inde 13 Bölgesel Ağır ceza Mahkemesi kurarak yargı ayağını da tamamladı.

Müzakere masasında sözler verilmişti
PKK ile Oslo'da yapılan ve kamuoyundan gizlenen görüşmelerde PKK'ya birçok sözler verildiği görüşme tutanaklarının ortalığa dökülmesiyle ortaya çıkmıştı. Bu görüşmelerde PKK'ya verilen sözler çerçevesinde gerçekleştirilen işlerin başında eyalet sisteminin önünü açacak "Yerel Yönetimler Yasası" geliyor. Bunun için de Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'ndaki çekincelerin kaldırılması isteniyor. Görüşmelerde gündeme gelen konulardan biri de teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması. MİT Müsteşar Yardımcısı A. G.'nin bu konudaki açıklamaları görüşme tutanaklarında, "Anayasa değişikliğinden Öcalan'ın serbest bırakılmasına kadar çok geniş bir skala var" şeklinde yer alıyor. "Anadilde eğitim" de Oslo'da verilen sözler arasında bulunuyor. Görüşmelerde ele alınan konulardan biri de "KCK'lıların serbest bırakılması." (Haber: Fatih Erboz-YENİÇAĞ)

Kaynak: YENİÇAĞ GAZETESİ http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/habergoster.php?haber=88883


Bu haber 794 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,559 µs