En Sıcak Konular

MURSİ'YE DARBE AKP'NİN KİMYASINI BOZDU

8 Temmuz 2013 15:18 tsi
MURSİ'YE DARBE AKP'NİN KİMYASINI BOZDU Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere kabinenin ağır topları, 11 yıldır adeta yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen kadim dost ve müttefikleri ABD’yi sert açıklamalarla topa tutmaya başladı

Mursi'ye darbe AKP'nin kimyasını bozdu

Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere kabinenin ağır topları, 11 yıldır adeta yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen kadim dost ve müttefikleri ABD'yi sert açıklamalarla topa tutmaya başladı  
 
Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin askeri darbe ile görevden uzaklaştırılması, AKP iktidarının kimyasını bozdu. Başta Başbakan Tayyip Erdoğan olmak üzere kabinenin ağır topları Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, darbeyi alkışlayan Katar ve Suudi Arabistan'a tek laf etmezken "en büyük müttefikimiz, stratejik ortağımız" dedikleri ABD'yi yaptıkları sert açıklamalarla topa tuttular.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Mısır'da ordunun yönetime el koymasını eleştirirken, "ABD başta olmak üzere AB ve Körfez ülkeleri neden korktunuz da bu tebrikleri yapmak için bir gün bile beklemediniz. Seçimle gelen ancak seçimle gider. Yapılan iş demokrasiye doğrudan müdahaledir. Yüzde 52 oyla seçilmiş cumhurbaşkanını gözaltına almak darbe niteliğini ortadan kaldırmaz. Bu, Mısır halkına karşı bir ihanettir" dedi. Türkiye'deki muhalefetin darbeyi "yarım ağız" kınarken, Mursi'yi eleştirdiğini vurgulayan Arınç, "Siyasetçiler hata yaparsa halk bu hatayı seçimde düzletir. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Mısır'da yaşanan gelişmeleri yorumlarken aba altından AKP'ye sopa gösteriyor. 'Sizin sonunuz da böyle olur ha, ayağınızı denk alın'demek iktidara gelmesi muhtemel bir muhalefet genel başkanına yakışmıyor. Biz uslandıklarını sanıyorduk. Kanları depreşiyorlar. Bir yerlerde bunları görüp 'ah keşke bizde de olsa'diyenler var. Mursi ile dayanışma içindeyiz. Darbecilerin postalı karşısında çaresiz kalan herkesle dayanışma içindeyiz" diye konuştu.
 
28 Şubat'a benziyor
 
Dışışleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da, "Mısır'dan en fazla oy almış siyasi hareket ve lider, gayrimeşru ilan edilmek isteniyor. Bizim 28 Şubat'a bu anlamda çok benziyor. Mısır'da atılması gereken ilk adım Mursi'nin seçilmiş bir lider olarak ve Hürriyet ve Adalet Partisi'nin siyasal süreçlere dönmesinin temin edilmesidir. Mısır'da müttefik kaybettik gibi bir kanaatte değilim. Köprünün altından daha çok sular geçer" dedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan da, Mısır'daki gelişmeleri değerlendirirken, AB'yi açıkça, ABD'yi ise isim vermeden suçlayan Başbakan Erdoğan, "Şaşıyorum, Batı bu olaya nasıl darbe diyemiyor. Her siyasetçinin, her siyasi liderin yanlışları olabilir. Bunun cezasını vermek egemen güçlerin görevi değildir" demişti. Başbakan Erdoğan'ın Siyasi Başdanışmanı Yalçın Akdoğan ise Mısır'daki son durumu, "Millet iradesinin katline cevaz veren, alkış ve çanak tutan darbeseverlere yazıklar olsun. Darbeye darbe diyemeyen uluslararası güçlere yazıklar olsun" diye yorumladı.
 
Gazze ziyareti bir başka bahara
 
Mısır'da ordunun Muhammed Mursi'yi devirmesinden sonra Gazze'nin dünyaya açılan tek kapısı olan Refah'ı kapatması, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın buraya yapacağı ziyareti de belirsiz hale getirdi. Ankara, Refah Sınır Kapısı kapatılmadan önce de Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Gazze ziyaretini bir süreliğine rafa kaldırma kararı almıştı. Erdoğan, Gazze'ye gitmek için Refah'ı kullanacağı için bu durumda Türkiye'nin tepki gösterdiği darbecilerin iktidarda olduğu bir ülkeye gitmek durumunda kalacaktı. Diplomatik kaynaklar, "Mısır'daki darbeden önce de Gazze ziyaretinin tarihi net değildi. Ancak son olaylardan sonra bu ziyaretin belli olmayan bir tarihe ötelendiğini söyleyebiliriz" dediler. Bu arada, Türkiye'nin daha önce Saraybosna'ya atanmış Kahire Büyükelçisi Hüseyin Avni Botsalı'nın Mısır'da kalma süresi de uzatıldı. Botsalı'nın yerine Kahire'ye atanan Ahmet Yıldız, Mısır'a gitmesi durumunda darbecilerin iş başına getirdiği bir Cumhurbaşkanı'na güven mektubu sunmak durumunda kalacaktı.
 
Erdoğan'ın "Osmanlı hayalleri" suya düştü!
 
AKP kurmaylarının Mısır'daki gelişmelerde ABD'yi hedef göstermesinin nedeni "Müslüman Kardeşler" kuşağı girişimiyle hedeflenen Osmanlı hayallerinin suya düşmesi olarak yorumlandı. Emekli Büyükelçi Onur Öymen, AKP'nin Müslüman Kardeşler kuşağı yaratmak isteyerek planladığı büyük Osmanlı hayallerinin suya düştüğünü belirterek, "Bu nedenle ABD ile ters düştüler. ABD, bir ülkede hangi iktidar varsa, o iktidarla iyi geçinir. ABD'nin bölgesel çıkarlarına ve İsrail'in politikalarına zarar vermemesini ister. Süveyş Kanalı'na yönelik politikaları vardır. ABD iktidarda kimse onunla iyi ilişkiler kurar. 'Darbeye karşıyız'diyorlar ama, Mübarek'ten sonra gelen askeri hükümete karşı olurlardı. Orada Mübarek'ten sonra iktidara gelen askeri rejimle gayet iyi ilişkiler kurdular. Kahire'ye gidip, o dönemki Başbakan Tantavi'yi ziyaret ettiler. Cunta hükümetiyle ekonomik işbirliği antlaşması imzaladılar. Mursi AKP'nin kongresine katıldı. AKP devletten devlete ilişkilerden ziyade partiden partiye ilişkilere öncelik veriyor" dedi.

Şii kuşağını kırma planı 

AKP iktidarının hedeflerini iyi okumak gerektiğini dile getiren Öymen, sözlerini şöyle sürdürdü:
 "AKP'nin bölge politikaları Müslüman Kardeşler ağırlıklı Sünni hükümetlerin iş başında olduğu Orta Doğu'da Türkiye etkili olacaktı. Eski Osmanlı hayallerini gerçekleştirecekti. Bu da Sünni iktidarların, İslami iktidarların başa geçmesiydi. Suriye'de de hedef buydu. Suriye'yi diğer ülkelerden daha fazla etkilemek istemesinin nedeni buydu. Suriye'de Müslüman Kardeşler'in iktidar olmasını istediler. Böylelikle Suriye'den başlayıp Filistin ve Mısır'ı içine alan ve Atlantik'e kadar uzanan bir Müslüman Kardeşler yapısı oluşturmak düşüncesindeydiler. İran'dan Akdeniz'e inen Şii kuşağını da kırmak istiyorlardı. Bu oyun tersine döndü. Suriye'de istedikleri sonucu alamadılar. Müslüman Kardeşler kuşağın en güçlü halkası olan Mısır'da Müslüman Kardeşler çöktü." 
 
Mağduru oynayacak
 
TÜRKSAM Başkan Yardımcısı Celaleddin Yavuz da, AKP'nin dış politikayı hiçbir zaman iyi okuyamadığını, Mısır'daki olaylar karşısında yalpalamasının nedenin de bu olduğunu belirtti. Yavuz, AKP'nin hatalarını sürdürdüğü için çelişkili politikaların içinde olduğu belirterek, "Başbakan uluslararası toplum ile ilgili olaylarda alınan kararlara çok girdi. BM'de 5 daimi ülke ve Almanya'dan Brezilya'ya kadar her ülke tepki koydu. İslami İşbirliği Teşkilatı Mısır'da kullanılabilirdi. Siyasi etkinliği olmasa da önemli bir nüfuzu vardı bu kuruluşun. Çok erken konuştular. Dışişleri Bakanı çok erken konuştu ve hiçbir şeyi okuyamadı" dedi. Yavuz, Mübarek ve Esad'ın da kendi içlerinde sandıkla geldiklerini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: "Dışişleri Bakanlığı gelişmeleri okuyamıyor ve yanlışlar yapıyor Gezi Parkı olaylarında Erdoğan'ın çizilen karizması AB fasıllarını bile erteletti. Erdoğan batının ve ABD'nin nezdinde geçmişteki gibi bir lider profili çizemediğinin farkında. Bu nedenle gelinen noktada yeni bir yöntem izleyecek, mağduru oynayacaktır." 
 
Mısır'da bilanço ağırlaşıyor 85 ÖLÜ
 
Darbe karşıtı göstericiler, Mursi görevine iade edilene kadar meydanlarda kalacaklarına yemin ederken, giderek şiddetlenen çatışmalarda yaralı sayısı da bini geçti 
 
Mısır'da Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin iktidar koltuğuna oturduktan sonra keyfi uygulamalar yapması, genelkurmay başkanlığına yandaş sandığı bir generali getirmesi ve yargıyı ele geçirmeye çalışması, muhalif kesimlerin sokaklara meydanlara dökülmesine yol açtı. Sonuçta, Mursi, yanında zannettiği Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı Abdülfettah el Sisi tarafından devrildi, muhalif göstericiler sevindi. Ancak bu kez tepki gösterme sırası Mursi yanlılarına gelince sokaklarda çatışmalar şiddetlendi. 30 Haziran'dan itibaren yaşanan protestolarda hayatını kaybedenlarin sayısı 85'e yükselirken, yaralı sayısı da bini aştı. Mısır'ın çeşitli kentlerinde darbe karşıtı Mursi destekçilerinin yaptığı gösteriler devam ediyor. Darbe karşıtı göstericiler, Mursi'nin serbest bırakılana kadar meydanlardan ayrılmayacaklarına  ve devam edeceklerine yemin etti. Müslüman Kardeşler'in siyasi kolu 
Hürriyet ve Adalet Partisi de Mursi görevine dönene kadar meydanlarda kalacağını açıkladı. 
 
Köprünün iki tarafı
 
Çatışmalar sürerken, bir süre önce gözaltına alınan Müslüman Kardeşler hareketinin lideri Muhammed Bedii Kahire'deki bir mitinge katıldı. Bedii, Mursi göreve iade edilene kadar sokakta kalacaklarını söyledi. Çatışmalar, Mursi için düzenlenen destek gösterisinde askerin açtığı ateşle 3 kişinin ölmesinin ardından şiddetlendi. Görgü tanıkları, bir aracın ateşe verildiğini, Kahire'de Tahrir meydanı yakınlarındaki 6 Ekim Köprüsü civarında tarafların birbirlerine taş ve molotof kokteylleriyle saldırdıklarını aktarıyor. Son 24 saat içinde, 18'i İskenderiye'de olmak üzere, ülke çapında en az 36 kişinin hayatını kaybettiği, 400'den fazla kişinin de yaralandığı açıklandı. Ölü sayısının artmasından korkuluyor.
Kahire'de ateş açma olayının protestocuların Mursi'nin ev hapsinde tutulduğuna inandıkları Cumhurbaşkanlığı Muhafızları'nın Subay Orduevi'nin dışında düzenlenen gösteri sırasında meydana geldiği bildirildi. Cuma namazının ardından düzenlenen ve coşkulu bir kalabalığın katıldığı gösterinin ardından bir grup Orduevi'ne yöneldi, daha sonra burada toplananların sayısı arttı. Kalabalığın artmasıyla birlikte giderek daha da öfkeli hale geldikleri ve ilerlemek istemeleri sırasında askerler ateş açtı. Elbiseleri kanlı bir kişinin yere düştü ve kısa süre içinde öldü. Kina kentinde ise askerlerin güvenlik güçlerine ait bir binaya girmeye çalışan Mursi yanlısı göstericilere ateş açtığı en az iki kişinin yaralandığı duyuruldu. Mısır'ın ikinci en büyük kenti İskenderiye'de de gösterilere ateş açıldığı bildiriliyor.
 
Sina'da çatışma
 
Sina Yarımadası'nda, İslamcı militanların ordu ve polise ait güvenlik noktalarına havan topu ve füzelerle düzenledikleri saldırıda bir askerin öldüğü bildirildi. Yetkililer, saldırının hedefinde İsrail ve Gazze Şeridi yakınlarındaki El Eriş Havaalanı ve Refah'taki polis merkezi olduğunu duyurdu.
 
Mursi sonrası Orta Doğu'da yalnızlaşan Türkiye
 
Mısır'da Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin koltuktan indirilmesiyle Orta Doğu'daki en önemli müttefiklerinden birini yitiren AKP hükümeti, giderek daha da karmaşıklaşan bölgesel dengeler arasında yalnızlaşan bir portre çiziyor. "İsraille normalleşme süreci geciken, Suriye iç savaşında taraf olan, Irak liderliğiyle mesafeli olan AKP hükümetinin bölgesel liderlik planları sekteye mi uğruyor" diye soran BBC'ye göre, AKP hükümeti, Mursi'nin askeri darbe sonucu görevden alınmasına en sert tepki veren ülkelerin başında geldi. Bölgesel ortakları Katar ve Suudi Arabistan yönetimleri, darbeyi alkışlayıp yeni yönetimi kutlarken, Türkiye'nin darbeye karşıt tavrı demokratik ilkelere dayandığı kadar bölgesel politik hedefleri açısından da değerlendiriliyor. Arap Baharı'nın Mısır ayağına ilk günlerinden Hüsnü Mübarek'in ayrılması gerektiğini belirterek, Müslüman Kardeşler'in içinde yer aldığı halk ayaklanmasına tam destek veren AKP, Mursi'nin sandıktan zaferle çıkmasından sonra yeni liderliğe siyasi ve ekonomik desteğini hiç eksik etmedi. Mursi de AKP kongresine katılarak, bu süreçteki desteğinden dolayı Başbakan Tayyip Erdoğan'ın hükümetine teşekkür etmişti. Kurulmuş olan "Türkiye-Mısır ekseni", Orta Doğu bölgesinin en güçlü işbirliklerinden birini yansıtması açısından da önemliydi. Büyük bir belirsizliğin hakim olduğu Mısır'da ne seçimlerin ne zaman gerçekleşebileceği ne de oluşacak yönetimin ne kadar iç barışı sağlayabileceği belli. Bu da Türkiye'nin bölgesel planlamalarında Mısır'la işbirliği konusunu uzunca bir süre gündeme getiremeyeceği sonucunu doğurdu. Türkiye'nin Mursi sonrasında bölgede işbirliği yapabileceği bir ortağı kalmadığı düşüncesi ön plana çıkıyor.


Kaynak: YENİÇAĞ GAZETESİ http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/habergoster.php?haber=86272


Bu haber 736 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,408 µs