TÜRKLÜK MİLLİ BİR KİMLİKTİR YOK EDİLEMEZ
14 Nisan 2013 22:35 tsi
Türk adı, herkesi kucaklayan sosyolojik, hukuki ve kültürel bir kimlik adı olmaktan çıkarılıp Türk milletini oluşturan diğer etnik gruplar seviyesine indirgenmek isteniyor.
Türklük, milli bir kimliktir, yok edilemez
Son günlerin yoğun tartışma gündemi, Amerikanın içerdeki yerli işbirlikçilerinin marifetiyle bağımsız millî Türk devletinin yıkılıp, yerine paramparça kavimlere bölünmüş ve tamamen Amerikanın sömürgesi haline getirilmiş bir çöplüğe döndürme projesi olan Yeni Türkiyeyi inşa sürecidir. Bunun da temel taşı olan yeni Anayasa yapma gayretkeşlikleri içinde anayasadan milletimizin adı olan Türk kimliğini ve Türklük değer ve kavramlarını yok etme çalışmalarıdır. Bu şer projesi, çok boyutlu olarak uygulama alanına sokuldu. Bu bağlamda Türk adı, herkesi kucaklayan sosyolojik, hukuki ve kültürel bir kimlik adı olmaktan çıkarılıp Türk milletini oluşturan diğer etnik gruplar seviyesine indirgenmek isteniyor.
Amaç da devletimize, vatanımıza, egemenliğimize ortaklar ihdas etmek. Yani PKK talepleri doğrultusunda Türkün kanıyla kazandığı vatanı ve irfanıyla kurduğu bağımsız devleti, demokrasi ile elinden alınmak isteniyor. Bu konuda en çok yoğunlaştıkları konu da milletimizi kandırıp aldatarak mankurtlaştırmak ve sersemletmek. Türklüğü ısrarla biyolojik bir kimlik olan etnik kimliğe indirgemek istiyorlar. Bunu herkese kabul ettirebilirlerse o zaman şimdilik bölücülük, parçalayıcılık, kavmiyetçilik projeleri, daha sonra da PKK devleti projesi başarıya ulaşacaktır.
Biz de milletimize tek millet davasını yani sadece ve sadece Türk milleti gerçeğini iyice anlatmak zorunluluğu hissediyoruz. Türk, doğulur da, olunur da. Eğer ortada bir sorun varsa bu sorun, emperyalist Haçlı-Siyon ittifakının tahrik ettiği Kürtçülük, Türk düşmanlığına dayalı Kürt ırkçılığı sorunudur. Bu sorun, bu vatanda yaşayan herkesin: Ben Türküm, biz hepimiz tek milletiz; Türk milletiyiz demesiyle çözüme kavuşacaktır. Bu zor da değildir. Eskiden bu böyleydi ve sorun yoktu. Nitekim Türklüğün sosyolojik bir millet kimliği olduğuna bazı örnekler verelim.
Mehmet Niyazinin Türk Düşüncesi dergisinde aktardığı iki önemli olay var. Birisi şu: Mehmet Akif, bir şiirinde Zenci Musadan bahseder. Bu Zenci Musa, Osmanlı Devletinin istihbarat teşkilatı olan Teşkilat-ı Mahsusa mensubudur. 1917 yılında Birinci Dünya Paylaşım Savaşında 300.000 altını İngilizlere yakalanmadan Yemene kaçırır ve Tevfik Paşaya teslim eder. Edirnenin geri alınışında da büyük yararlılıkları görülür. Yemende 39. Alay kumandanı Ali Sait Akbaytogan, Zenci Musaya emekli olmasını teklif edince o, tam bir Türk kimlik ve kişiliğiyle şöyle cevap verir: Paşam, ben bu milletten emekli maaşı alacak adam mıyım, bin yıldır İslamın yükünü çeken, hizmet eden bir milletten. Bu millet dediği de Türk milletidir. Demek ki zenci de olsa bir kişi, Türk olabilir, kendisini Türk kabul edebilir.
Zenci Musa, Millî Mücadelede Türk ordusuna işgalcilerden gizli olarak silah kaçırıyor. İstanbul İşgal Kuvvetleri komutanı General Harrington Zenci Musaya birlikte çalışmayı teklif eder: Seni altına boğarım bizimle çalışır mısın? der. Bunun üzerine Zenci Musa, şu soylu cevabı verir:
Her teklif herkese yapılmaz, bu savaş burada bitmedi, bunu bilin. Benim bir kumandanım var Eşref Bey, Maltada sürgün, onu bekliyorum, bu bir. Benim bir dinim var: İslam, bir devletim var: Devlet-i Aliyye (yani Yüce Osmanlı Devleti) bu iki. Bu savaş burada bitmedi, bu da üç
Mehmet Niyazinin aktardığı ikinci önemli söz de şu: Bir Arnavut doçent var, geçenlerde şöyle diyor: Ben Türkçüyüm. Çünkü dünyada 334 milyon Türk var. Biz bunlara hitap ettiğimiz zaman bir güç oluruz. (Türk Düşüncesi, S.2, 2013, s.44)
Türkün bol parasıyla semirip, çokça alkışını alarak şımarmış olanlar, Ben Türk değilim, Arnavudum derken bu sözü iyi düşünmeli.
Haçlı-Siyon şebekelerin kışkırtıcılığıyla Kürt ırkçılığı yapanlar da ilk Meclisin Diyarbakır milletvekili Diyap Ağanın şu hatırasını iyi düşünsünler. Diyap Ağa şöyle der:
"Bir kere de Lozan Konferansı sırasında kürsüye çıktım. Aha bizim memleket ahalisi Kürtmüş, orada bir Kürt Hükûmeti kuracaklarmış, bunu duyunca kızdım, kürsüye çıkıverdim. Gene sustular: Lâilaheillallah Muhammedürresullallah dedim. Gerek Şafiî, gerek Hambelî, gerek Hanefî hepimizin kıblesi birdir. Meclisimiz, kulübümüz, dinimiz, milletimiz birdir. Biz Kürt değil, biz Türküz. Hepiniz Lâilaheillallah demişsiniz. Şimden sonra mı, ayrı bir din, ayrı bir millet olacağız. dedim. Gene el çırptılar, İsmet Paşa ayakta kürsünün yanına gelmiş, sakalımın dibine yaklaşmıştı. O da coştu, o da el vurdu."
Yine hepimiz Ermeniyiz diye bağıranlara da şu örneği verelim.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan ve kendisini Türk milletine mensup kabul eden Levon Boğos Dabağyan şöyle der: Ben Türk üniformasını giydim, Türk askeriyim. Türkiye Ermenistan`la savaşırsa bende savaşırım.
(http://mehmetselimpolat.wordpress.com/2011/01/09/levos-dabagyan-turk-milleti-olmasa-turkiye-ermenileri-de-olmazdi/)
Prof. Dr. Nurullah Çetin - Yeni Mesaj
Kaynak: YENİ MESAJ GAZETESİ http://www.yenimesaj.com.tr/?artikel,12005377/turkluk-milli-bir-kimliktir-yok-edilemez/prof-dr-nurullah-cetin
Bu haber 677 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle