MEHMET ŞEVKET EYGİ'NİN HAYATINDAKİ LÜKSLER
27 Mart 2013 22:19 tsi
Milli Gazete yazarı Mehmet Şevket Eygi hayatındaki lüksleri yazdı. İşte Eygi'in hayatındaki onaltı maddeden oluşan lüksleri:
Mehmet Şevket Eygi'nin hayatındaki lüksler ne?
Milli Gazete yazarı Mehmet Şevket Eygi hayatındaki lüksleri yazdı. İşte Eygi'in hayatındaki onaltı maddeden oluşan lüksleri:
Milli Gazete yazarı Mehmet Şevket Eygi hayatındaki lüksleri yazdı. İşte Eygi'in hayatındaki onaltı maddeden oluşan lüksleri:
Benim lükslerim
Lüks ve şatafatın aleyhinde bulunduğuma bakmayın. Benim de lükslerim var:
Birincisi: Ekmeği kızartarak yerim.
İkincisi: Salata yaparken domatesi soyarım.
Üçüncüsü: Kaliteli çay içerim. Çin'in Yunnan bölgesinde yetişen üç çeşit çayım vardır. Ayrıca Paris'teki Palais des Thés mağazasından alınma, her biri birbirinden leziz ve nefis çay içerim. Bunların hemen hepsi hediye olduğu için israf etmiş sayılmam.
Dördüncüsü: Hoşafı şekersiz içerim ama bazen lükse kaçar üzerine biraz krema koyarım.
Beşincisi: Zaman zaman civardaki içkisiz lokantalarda, bir defasında 15 TL'yi aşmayan güzel yemekler yerim.
Altıncısı: Kaç senedir gidemiyorum, inşaallah havalar biraz ısınınca Kadıköy Baylan'da Coupe Grillé (Kup griye) yiyeceğim.
Yedincisi: Cep telefonum ucuz ve berbat bir şeydir ama Mont Blanc dolma kalemim fevkaladedir. Onu satın almaya bütçem elvermez, hediye geldi.
Sekizincisi: Geçenlerde Avrupa malı harika lüks bir palto aldım. Satıcı 150 TL dedi, pazarlık sonunda yüz liraya benim oldu. Böyle bir paltoyu lüks mağazalardan bin liraya bile alamazsınız.
Dokuzuncusu: Çok para ödememek şartıyla bazen lüks ayakkabı giyiyorum. En son Balat'tan bir çift aldım, tam 90 TL verdim.
Onuncusu: Kendi otomobilim mütevazı küçük bir araba. Bazen dostlarım lüks arabalarıyla geliyorlar, bendenizi alıp şuraya buraya götürüyorlar. Onların lüksü bana da bulaşmış oluyor.
On birincisi: Fiyatı çok yüksek olmamak şartıyla bazen lüks kitaplar alıyorum. En son Fatih'te bir sahhaf dükkânından büyük boy 227 sayfalı, içindeki resimlerin bazısı renkli Le Palais Altieri isminde Fransızca bir kitap aldım (yayınlayan: Association Bancaire Italienne). Bu güzel ve lüks kitaba inanmayacaksınız tam on lira verdim.
On ikincisi: Geçenlerde bir dostum Avrupa'dan trüflü lüks bir peynir getirdi, birazını yedim, acayip bir tadı vardı
Sonra hediye eden zat telefon etti "Özür beyan ediyorum, o peynirde alkollü içki varmış aman yemeyin, dikkat etmemişim kusuruma bakmayın" dedi
Peynir konusundaki o lüksüm hüsranla sonuçlandı.
On üçüncüsü: Kedilerimin de bazen lüks yemekleri olur. Tavuk ciğeri alır, kaynatır, veririm. Yalnız kedilerin kötü bir ahlakı var: Lüks ciğeri yedikten sonra ucuz kedi maması yemiyorlar.
On dördüncüsü: Balkonuma gelen kumrulara bazen lüks buğday veriyorum, bazen de daha mütevazı kırık pirinç.
On beşincisi: Hayli namaz takkem vardır. Bunların birine lüks diyebiliriz. İpliği Özbekistan'dan gelmiş, İstanbul'da tabiî boyalarla boyandıktan sonra Ermenistan'a gönderilmiş; orada büyük anne, anne ve kızdan ve yardımcılarından oluşan bir ekip tarafından Selçuklu motiflerine göre işlenmiş. Bu takkeleri sanat tarihçisi Mehmet Çetinkaya yaptırıp Amerika'da Santa Fe şehrine (Teksas) ihraç ediyor. Tanesi 150 dolar ama ben hayli ucuza aldım.
(bizim İslamcı zenginler lüks yaşarlar ama namazı ya baş açık kılarlar, ya ucuz bir takkeyle
)
On altıncısı: Beyaz ekmek yemem, kepekli ekmek tüketirim. Bulabildikçe Belediye Halk Ekmeğin en lüksü olan Ekolojik doğal buğday ekmeği alırım. (milligazete.com.tr)
Kaynak: MİLLİ GAZETE http://www.milligazete.com.tr/haber/Mehmet_Sevket_
Eyginin_hayatindaki_luksler_ne/277185#.UVNT_RfxqCk
Bu haber 665 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle