En Sıcak Konular

İHSAN ELİAÇIK İLE SÖYLEŞİ

5 Şubat 2013 17:01 tsi
İHSAN ELİAÇIK İLE SÖYLEŞİ "Otorite, güç ve paraya aşırı değer veriyorsanız bunlar sizin birer putunuz haline geliyor demektir. Bir insan için; dürüstlük, doğruluk ve cesaret yeterli kriterlerdir, başka bir özellik aramaya gerek yoktur."

İhsan Eliaçık: Sınırsız ve bayraksız bir dünya hayal ediyorum…

Dün, yani 3 Şubat 2013 Pazar günü, saat 17.00'de devrimci Müslümanların önderi İhsan Eliaçık'ın Rebeze Kültür Evi'nde söyleşi ve imza günü vardı.

İhsan Hoca söyleşiye bir saat erken geldi. Beklerken kültürevinin üst katında bizimle beraber çay içip peynir zeytin bir şeyler atıştırdı. Bu esnada televizyonda Ulusal Kanal'daki Eren Erdem'in sunduğu Ezber Bozanlar programı vardı. İhsan Hoca yaptığı özel sohbette, Eren'in doğru şeyler söylediğini ancak bunu adı darbecilerle anılan bir kanalda söylemesinin sözlerini etkisizleştirdiğini, söyledi.

Daha sonra konferans salonuna geçildi. Arka fonunda Rebeze Kültür Evi'nin "Biz ezilenleri yeryüzüne önder kılmak istiyoruz!" sloganının yer aldığı masada söyleşisine başladı.

Söyleşiye Kuran'daki Necm Suresinde adları geçen Lat, Menat ve Uzza adlı putlarla; otorite, para ve güç arasında bağ kurarak başlayan İhsan Hoca, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Kuran, Necm suresinde Lat, Menat ve Uzza adındaki putlardan bahsediyor. 'Yaşayan Kuran' perspektifinden bakarsak bu anlama geliyor? Bu put isimlerinin etimolojik anlamlarına baktığımızda, Lat, Allah kelimesinin köküdür. Aramice'ye kadar gider. Mutlak otorite demektir. Eğer otoriteye tapıyorsanız, Lat'a tapıyorsunuz demektir. Otorite ikiye ayrılır: Dini otorite, siyasi otorite. Hocaların, şeyhlerin ve kanaat önderlerinin otoritesine boyun eğmek de bu kapsamdadır. Müslüman, Allah'tan başka hiç kimsesinin karşısında eğilmez, ayağa kalkmaz. Uzza, aziz kelimesiyle aynı kökten gelir. Güç sahibi olan demektir. İçimizdeki heva ve arzunun aradığı insana güç veren her şey bir Uzza'dır. Menat ise Türkmenistan'ın para birimi olan manattan gelir. Para demektir.

Yani otorite, güç ve paraya aşırı değer veriyorsanız bunlar sizin birer putunuz haline geliyor demektir. Bir insan için; dürüstlük, doğruluk ve cesaret yeterli kriterlerdir, başka bir özellik aramaya gerek yoktur. Adamın hası, eline otorite, güç ve para geçtiğinde belli olur.

Kuran ihtiyaç fazlasını infak edin, diyor. Kenz etmek yani biriktirmek İslam'a göre haramdır. Tabi ki ev, binek ve bir yıllık yiyecek gibi zaruri ihtiyaçlar bunun dışındadır. Bana, senin söylediğin olursa komünizm gelir, diyorlar. Bırak bunu iki yüz köyü olan toprak ağası düşünsün, yatları katları olanlar düşünsün. Ulan öyle salaksın ki, korkuların bile sana ait değil! Bir insan faiz geliri olmadan, kamu imtiyazı olmadan (hortumculuğun kibarcası oluyor), bilgi tekeli oluşturmadan zaten zengin olamaz ki... Hastaneler, elektrik, su ve yollar, köprüler ücretsiz olmalıdır."

Dinleyici sıralarında oturan Ekin Sanat Dergisi editörü Mehmet Özgür Ersan, "Marks'a göre bir insanın zaruri ihtiyaçları için günde iki saat çalışması yetiyor. Bunun gibi İslam'la sosyalizmin örtüştüğü pek çok durum var" diyerek söyleşiye katkı yaptı.

Bu tespiti başıyla onaylayan İhsan Hoca konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Biz 'Mülk Allah'ındır!' derken, o mala sahip olmamayı ve onu kontrol etmemeyi kastediyoruz."

Konu daha fazla dağılmadan aklımdaki soruyu sormak için söz istedim: "Hocam; otorite, güç ve para ile Kuran'da adı geçen putlar arasında bağ kuruyorsunuz. Peki, ortadan kaldırmayı düşündüğünüz bu değerler olmazsa toplumda kargaşa çıkmaz mı?"

"Doğru, çıkar. Fakat önce bunları reddedip sonra ihtiyaç kadarını kerhen kabul edeceğiz. Yani bunlarsız da bir dünya kurulabileceği fikrine olan imanımızı sürekli taze tutacağız.

Ancak cennete inanan insanlar yeni bir dünya kurabilir. Kuran'daki cennet tasvirleri öteki dünyada yaşanacak olan kardeşlik ortamını tasvir eder. Yoksa içinde hurilerin cirit attığı, haz dolu bir cennet hayal etmek materyalistlerle aynı şekilde düşünmek demektir."

Bu arada dinleyici sıralarından, "Hocam, otoriteye, hatta en gelişmiş otorite olan devlete başkaldırın, diyorsunuz. İyi de zayıf halk kitlesi, devletin ezici gücü karşısında ne yapacak?" şeklinde bir soru geldi İhsan Hoca'ya.

"Her zaman halkın gücü devletin gücünün üzerindedir. İran'da bir milyon kişi yürüdü koskoca şahlık rejimi yıkıldı. En iyi hükümet, en az hükmeden hükümettir. Sınırsız, bayraksız ve sömürüsüz bir dünya hayal ediyorum ben. Cennet ve cehennem bu dünyada da olur. Bazen çevrenizdeki insanların cehennemi yaşadığını görürsünüz. Dünyayı cennete çevirmek elimizde…

'Muhammed Peygamber Hira Dağı'na niye çıktı?' diye bir soru akla gelebilir. Özgürlük ruhunu tatmak için. Kuran'daki Allah kavramı bizim birbirimizi hizaya sokmak için kullandığımız bir panzehirdir.

Geçenlerde Hikmet Kıvılcımlı Sempozyumu'na katıldım. Mamak'tan tanıdığım yaşı altmışı geçmiş Marksist babalar da ordaydı. Onlara da söyledim. 'Güç, otorite ve paradan arınmış bir ilişki biçimi geliştirmeliyiz aramızda' diye. Ben bildiğim gibi yaşıyorum, gerisi Allah kerim.

Bir söyleme eğer kadınlar destek veriyorsa bilin ki, kadınlar o söylemdeki ayrıntıyı görmüş demektir."

Bir dinleyici: "Hocam, Edirne'den Kars'a bir infak eylemi başlattınız. Sizce bu eylem kurulu düzeni değiştirebilir mi? İkinci sorum: Lideri olduğunuz Antikapitalist Müslüman Gençlik dernek olarak mı kalacak, yoksa başka bir toplumsal yapıya evrilecek mi?" diye sordu.

"Ben fazla stratejik davranan bir adam değilim. Biraz saf olmak lazım… Tabi bundan enayi olmayı kastetmiyorum, temiz olmayı kastediyorum. Ben arkadaşlarıma, örgütünüzü putlaştırmayın, diye öğüt veriyorum. Tabi ki her örgütte öne çıkmak, gözükmek isteyenler olabilir. Bizim düsturumuz şu: Bir ilkeye uyup onu taviz vermeden sonuna kadar yaşamak.

Asıl devrimci herkesin sustuğu anda doğal olanı  söyleyendir. Geçtiğimiz 1 Mayıs'ta alana çıktık, Ramazanda sokak iftarları düzenledik. Bunlar toplumu sarsan eylemlerdi. İşte devrimcinin rolü tam da budur: Toplumun önünü açmak. Keşke İslamcılık, cemaatler içinden değil de 1 Mayıs alanından çıksaydı…"

Ne yalan söyleyeyim, söyleşi bitip de imza bölümüne geçildiğinde kafamdaki İslam imajı yerle bir olmuştu. İhsan Hoca, "devrimci" sıfatını fazlasıyla hak eden biri bence…

Osman Akyol

4 Şubat 2013 Pazar, İstanbul  

Osman Akyol 



Bu haber 1,231 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,983 µs