YENİ DÖNEMİN ''SOĞUK SAVAŞ'' AJANLARI

20 Ocak 2013 20:27 tsi
YENİ DÖNEMİN ''SOĞUK SAVAŞ'' AJANLARI

Ülkeye demokrasi ve özgürlük getireceklerini iddia edenlerin döneminde yaşadıklarımız, 12 Eylül darbe günlerini aratmayacak cinsten.

Yeni dönemin "soğuk savaş" ajanları

Ülkeye demokrasi ve özgürlük getireceklerini iddia edenlerin döneminde yaşadıklarımız, 12 Eylül darbe günlerini aratmayacak cinsten. 12 Eylül'de her şey "ihbar" üzerine kuruluydu. Sizi sevmeyen birisi, askeri cenaha bir mektup yazıp "bu adam komünisttir, filanca şeriatçıdır" şeklinde ihbarlarda bulunursa yandınız demekti. Evinizin basılması, hakkınızda "darbeci basın" tarafından haberler yapılası işten bile değildi.

Bu, sadece ihbar mektuplarına dayalı infaz operasyonlarının belli bir merkezden tezgâhlandığını, belli bir merkez tarafından kaleme alındığını elbette herkes biliyordu ama halk üzerinde yapacağı karalama etkisi düşünülerek her şeye cevaz veriyordu.

Bugün bu "ihbarcı ve infazcı" merkezlerin ortadan kalktığını sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Tam tersine 12 Eylül darbecilerinden aldıkları tecrübe ve güçle aynı yöntemi "adaletli bir kalkınma için" yapıyorlar.

Geçtiğimiz günlerde MİT merkezli bir haber basına yansıdı. Daha doğrusu tıpkı 12 Eylül dönemi gibi, tıpkı 28 Şubat dönemi gibi "hal ve hareketlerinden memnun olmadıkları" kesimlere gözdağı vermek için acemice hazırlanmış bir ihbar mektubu devreye sokulmuştu.

Başta "modern gri propaganda" medyasının öncü gazetesi Yeni Şafak'ın manşete taşıdığı haberde şöyle deniliyordu:

"Meclis Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'na MİT tarafından gönderilen belgeler arasında yer alan 6 ihbar mektubundan birinde, Seferberlik Tetkik Kurulu'nun kaos ortamı oluşturup Ak Parti'yi zor duruma düşürmek için 26 maddelik eylem planı hazırladığı kaydedildi."

26 maddelik eylem planında sözüm ona bu planı hazırlayanlar "Haydar Baş grubunda AKP aleyhindeki söylemlerin artırılmasını" istemişler.

Şimdi vahamete bakın:

Bu ülkenin istihbarat teşkilatına gelen bir ihbar mektubu, olduğu gibi Meclis komisyonlarına ulaştırılıyor ve komisyonun AKP'li üyeleri de anında basına servis yapıyorlar. İyi de biz mahalle karılarının yaptığı dedikoduların da yarın MİT tarafından kaydedilip Meclis Komisyonlarına sevk edilmeyeceğine nasıl emin olacağız?

Yani bu ülkede insanların haysiyetiyle ve verdiği mücadele ile bir ihbar mektubu ile oynanır hale gelmişsek siz ne insan hakkından bahsediyorsunuz?

Bu ülkede, bir şahsı, bir kurumu ve bir kitleyi karalamak bu kadar mı ucuz olmalı? Bu ülkenin istihbarat birimleri, vekilleri medyası bu kadar mı ruhunu kaybetmiş olur Allah aşkına?

Haydar Baş, bir partinin genel başkanıdır ve O'nun görevi iktidarları alkışlamak değil, eleştirerek doğru yolu göstermektir.

O, bugüne kadar sadece AKP'yi değil ANAP'ı da, MHP'yi de, CHP'yi de hatta danışman olduğu DYP'nin eski Genel Başkanı Tansu Çiller'i de yeri geldi ağır şekilde eleştirdi. İyi de Haydar Baş, diğer partileri eleştirdiği zaman "çok güzel" diyenler, neden eleştiri okları kendilerine yöneldiğinde "mahalle karıları" gibi masa başı ihbar mektupları yazıp "Asker, Haydar Baş grubuna AKP'yi eleştirsin diye talepte bulunulmuş" yalanını uyduruyorlar?

Bu satırlarının yazarının Yeni Mesaj gazetesinde yayınlanan yazılarını yayınladığı "Türkiye'ye derin saldırı" adlı kitapta Mesut Yılmaz'dan Devlet Bahçeli'ye kadar pek çok lideri icraatlarından dolayı ağır şekilde eleştirdiğini görürler.

Yani bizim bağlı olduğumuz ahlak anlayışı bir yerlerden gelen talimatla hareket etmeye endeksli değildir.

AKP'liler kutsal varlıklar mıdır ki eleştiriden muaf tutulsunlar?

Haydar Baş'ın eleştirilerinden MHP, ANAP, CHP ve diğer partiler hiç gocunmadı da AKP'nin derdi ne?

Küçük bir araştırma yapsalardı "asker tarafından" kullanıldığını iddia ettikleri Haydar Baş hakkında eğer darbe yapılsaydı "ilk tutuklanacaklar arasında yer alacağına" dair belgelerin yer aldığı haberlerin de yine kendi gazetelerinde yer aldığını göreceklerdi.

12 Eylül dönemini daha vahim bir psikoloji ile horlatıyorlar. "Aaa, bir ihbar mektubu gelmiş!" sahtekârlıklarıyla aslında devletin kurumlarını ve kendilerini küçük düşürüyorlar.

Ben de "ihbar mektubu geldi" diyerek bunları Meclis Komisyonlarına sevk eden ve manşete taşıtanlar hakkında "bana da sizin hakkınızda şöyle şöyle söyleniyor" yazsam çok etik olur mu acaba?

İki haftadan beri Bağımsız Türkiye Partisi olarak "milli kahramanlarımız" konulu paneller serisine başlayınca arkadaşlar arasında "birileri bu başlıktan rahatsız olacak, ülkede bayraktan, vatandan bahsetmeyi suç haline getirdiler" diye konuşuyorduk.

O birileri hemen devreye girdi. "MİT'in masasındaki ihbar mektuplarını bir anda manşetlere çıkardı.

"Bizim" arkamızda "içerden ve dışarıdan" bir güç arayıp neticede bunu bulamayanların çıldırmış bir hale gelmiş çocuksu manşetlere sığınmaları bundandır.

Onlar "Suriye" manşeti atarken de "Deniz Feneri" haberi yaparken de hep "kumandalı" hareket ettikleri için "arkasında hiç bir güç" bulamadıkları Haydar Baş'a karşı bu dengesiz saldırıları bundandır.

12 Eylül'ün darbeci askerleri Haydar Baş'ı "niye ibadet yapıyorsun diye" yargıladı, 28 Şubat'çı askerler "niye senin İlmi Araştırmalar Vakfı'nda Kuranı Kerim" var diye mahkemeye verdi, bugün AKP'li demokratları "niye askerin adamısın" diye sorguluyorlar!

Ey Allah'ım sen aklıma mukayyet ol!

Bu ne muazzam bir kin ve intikam anlayışıdır.

Bu devlet bu hale mi gelecekti?

Muharrem Bayraktar - Yeni Mesaj

Kaynak: YENİ MESAJ GAZETESİ http://www.yenimesaj.com.tr/?artikel,12004374/yeni-donemin--soguk-savas--ajanlari/muharrem-bayraktar

Bu haber 973 defa okundu.

Yorumlar

+ Yorum Ekle

kapat

Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.