En Sıcak Konular

BALYOZ DAVASI'NIN ''GEREKÇELİ KARARI'' TARTIŞMA ÇIKARDI

8 Ocak 2013 15:58 tsi
BALYOZ DAVASI'NIN ''GEREKÇELİ KARARI'' TARTIŞMA ÇIKARDI Balyoz Davası kararını 21 Eylül 2012’de veren İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, gerekçeli kararı da açıkladı.

Gerekçeli karar da 'Balyoz'dan farksız

Balyoz Davası kararını 21 Eylül 2012'de veren İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, gerekçeli kararı da açıkladı. Org. Çetin Doğan'ın kalp ameliyatı yüzünden darbeyi tamamlayamadığı öne sürülen ve tartışma yaratacak ifadelerle dolu olan 1435 sayfalık gerekçeli karara hukukçuların yanı sıra, CHP ve MHP'li vekillerden de sert tepki geldi. 

Biz kararımızı verdik bilirkişiye gerek yok!
Balyoz Davası'nda açıklanan gerekçede, "Kesin kanaate varıldığı için bilirkişi heyeti oluşturulmadı. Hiçbir bilirkişi raporu yargıcı kesin olarak bağlayamaz" ifadelerine yer verildi.
Balyoz Davası'na ilişkin gerekçeli karar tamamlandı. Davaya ilişkin kararını 21 Eylül 2012'de açıklayan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, gerekçeli kararının yazımını da bitirdi. 1435 sayfadan oluşan gerekçeli kararın birinci sayfasından 232'inci sayfasına kadar olan bölümde, sanık bilgileri ve iddianamelerin özetine yer verildi. Gerekçeli kararın 232 ile 249'uncu bölümlerinde mütalaa, 249-759 sayfalarında sanık savunmaları, 759 ve 954 sayfaları arasında da delillerin özetleri anlatılıyor. 954'ten 1062'inci sayfaya kadar olan bölümde de delillerin değerlendirilmesi, 1062'den son sayfaya kadar olan kısımda, sanıkların bireysel durumları yer alıyor.
 
Hepsinin haberi vardı
Delilerin değerlendirilmesi başlığı altında ilginç ifadeler yer aldı. Sanıkların her birinin Balyoz Darbe planından haberinin olduğuna dikkat çeken mahkeme, "Sanıkların sübuta erdiği kabul edilen sanıkların her birinin darbe harekatı ile ilgili çeşitli görev aldıkları, harekattan ve boyutundan haberdar oldukları ve bu şekilde haklarında mahkumiyet kararı verilmiştir" dedi
 
Emekli olunca darbe olmadı
Davanın bir numaralı sanığı Çetin Doğan'a ayrı bir bölümün ayrıldığı gerekçeli kararda, "Doğan'ın Mayıs 2003'te kalp ameliyatı olması ve Ağustos 2003'te emekli edilmesi nedeniyle gibi nedenlerle, Çetin Doğan liderliğindeki cunta yapılanmasının darbe harekatını ellerinde olmayan nedenlerle tamamlayamadığı' anlatıldı.
 
İcra harekatı tamamlanamadı
Gerekçeli kararda ayrıca " Milli Mutabakat " hükümeti ismiyle harekat sonrasında işbaşına getirilmesi planlanan hükümetin dizayn edilmesi gibi icra aşamasına geçildiği, ancak icra hareketlerinin tamamlanamadığı kaydedildi.
 
Genelkurmay Başkanı uyardı
Harekat planından Genelkurmay Başkanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın haberi olduğunun belirtildiği gerekçeli kararda, "Plandan haberdar olunması, Yaşar Büyükanıt'ın seminer sonuç raporunu hukukçulara inceletmesi, senaryonun oynanması talimatları, Genelkurmay Başkanı'nın, sanık Çetin Doğan'ı bu konuda uyarması ile belli oldu" denildi.
 
Raporlar yargıcı bağlamaz
Hukuk dışı bir yapılanma içerisinde, askeri yazışma ilkelerinin geçerli olmasını beklenemeyeceğini belirten mahkeme, bilirkişi raporlarına ilişkin ise şu değerlendirmeyi yaptı: " Kesin kanaate varıldığı için bilirkişi heyeti oluşturulmadı. Hiçbir bilirkişi raporu yargıcı kesin olarak bağlayamaz. 
Sanıkların savunma haklarının ihlal edildiği yönündeki itirazlarına da değinen mahkeme, "Kendi mağduriyetlerine kısmen ya da tamamen kendi hareketleriyle neden olan sanıklar, bu durumdan kendi lehlerine sonuç çıkararak haklarının ihlal edildiğini iddia edemezler" ifadelerini kullandı.

Delillerin aslı Genelkurmay'da
Dava dosyasındaki belgelerin sahte olduğu yönündeki iddialara ilişkin ise mahkeme, su çarpıcı değerlendirmede bulundu: "Davadaki belgelerin, Genelkurmay başkanlığı tarafından askeri birimlerde asıllarının bulunduğunun belirtilmesiyle, sanıkların aksi yöndeki savunmalarını bertaraf ederek, mahkemede tam bir kanaat oluşmuştur." 

2003-2007 word belgesi
Gerekçeli kararda, "2003 yılında yazılmış bir word belgesinin 2007 yılında yeni versiyon yüklü bir bilgisayarda açıldığında 2003'de yazılan belgenin sanki 2007 yılında hazırlanmış gibi görüneceği uzmanlarca doğrulanmıştır. Kanunların suç olarak kabul ettiği konularda amirin emrinin yerine getirilmesinin astı sorumluluktan kurtaramayacağı açıktır. Bu nedenle sanıkların emir gereği seminere katıldıkları yönündeki savunmalarına itibar edilemez" ifadeleri yer aldı.
 
Ülgen: Gerekçeli karar değil falcılık belgesi
Çetin Doğan'ın avukatı Celal Ülgen, Balyoz Davası'na ilişkin açıklanan gerekçeli kararda yer alan "Biz dijital delillere inandık bu nedenle yeni bir bilirkişi yaptırmadık" şeklindeki görüşe katılmalarının mümkün olmadığını söyledi.Ülgen, "Ne demek 'biz inandık'o halde zaman çelişkilerini de bize inandırmanın bir yolunu bulmuşsunuzdur umarız. Örneğin 2003 yılında üretildiğini ve kapatıldığını kabul ettiğiniz 11 nolu CD içine 2007 yılında piyasaya çıkacak word dokümanlarının izine bu CD'de nasıl rastlanılmış olduğunu da anlatacaksınızdır. Ayrıca Süha Tanyeri'nin el yazılarının çeşitli bölümlerindeki harflerin neden birebir kopyalanarak " K. özel " ve " Or. K.na " sözlerinin 11 ve 17 nolu CD'ler üzerine niçin aktarıldığını da unutmazsınız" diye konuştu. Ülgen, henüz gerekçeli kararı alamadıklarını belirterek, "Basına yansıyan kadarıyla; Gerekçeli kararda 'Çetin Doğan'ın Kalp ameliyatı olması nedeniyle Darbenin akim kaldığı'nın yazılı olduğunu öğreniyoruz. Eğer böyleyse bu gerekçeli karar değil falcılık belgesidir" diye konuştu. Ülgen şöyle devam etti: "Bunu neye dayandırıyorsunuz? Elinizde hangi kanıtlar var. Sahteliği açıkça ortaya çıkmış CD'leri bir tarafa bırakırsanız geriye ne kalır? Ayrıca Gerekçeli kararı Avukatlara vermeden salt notlar hazırlanarak basına dağıtılması olayı mahkeme kararındaki gerekçelerin basına ve topluma empoze edilmesi amacını taşımaktadır." 

Gerekçeli karar kafa karıştırıcı!
Avukat Hüseyin Ersöz,  5 maddede gerekçeli kararı değerlendirdi. Gerekçeli kararın kafa karıştırıcı olduğunu belirten Ersöz'ün analizinde şunlar yer aldı: 
1. Yasadışı bir oluşumda "Askeri yazım kurallarına uyulması beklenemez" şeklindeki yaklaşım tamamıyla hatalı. Eğer iddia bir darbe planının hazırlanması ise o takdirde diğer örneklerine de bakmak gerekecektir. 12 Eylül 1980 Darbesine dayanak kabul edilen Bayrak Harekat Planı askeri yazım kurallarına göre kaleme alınmıştır. Bu noktada Balyoz Harekat Planı'nda askeri yazım kurllarına uyulmaması şüphe doğurucu bir etken olarak kabul edilmeli ve sanıklar lehine yorumlanmalıdır. Zira tarih çelişkileri ve diğer teknik çelişkiler birlikte ele alındığında iddialara dayanak dijital dokümanların asker kişiler tarafından hazırlanmadığı sonucuna ulaşılmaktadır ki bu savunma makamının tezlerini güçlendiren bir husustur.
2. Mahkemenin görevi "maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasını" sağlamaktır. Bu çerçevede dijital dokümanların sahteliği iddiaları karşısında, eğer dosyada çelişkili bilirkişi raporları bulunmakta ise yeni bir bilirkişi incelemesinin yapılması Yargıtay Kararları çerçevesinde zorunludur. 
3. Gerekçeli Kararda, Genel Kurmay Başkanlığı'nın dokümanların gerçekliğini teyit ettiği şeklinde bir bilgi yer almaktadır. Bu tespitin hangi belgeye dayandığını anlaşılmamıştır. Zira Genel Kurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı Bilirkişi Raporunda, Hava Kuvvetleri Askeri Savcılığı Bilirkişi Raporunda, Donanma Komutanlığı Askeri Savcılığı Bilirkişi Raporu'nda ve Birinci Ordu Komutanlığı Bilirkişi Raporunda iddialara dayanak plan ve eklerinin TSK'ya ait bilgisayarlarda oluşturulmadığı ve "gerçekdışı" olduğu şeklinde değerlendirmeler bulunmaktadır. Son olarak Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın bir soru önergesine verdiği yanıtta da bu dokümanların TSK bilgisayarlarında oluşturulmadığına ilişkin bilgiler verilmiştir.
4. Gerekçeli Kararda, darbenin Çetin Doğan'ın sağlık durumu ve emekli olması nedeniyle hayata geçirilmediği tespiti yapılmıştır. Bu değerlendirme "çaresizlikle" kaleme alınmış görünmektedir. Zira iddianamede darbeyi Aytaç Yalman'ın önlediği iddia olunmuştur. Oysaki Mahkeme bu kişiyi tanık olarak dinlemediğinden bu hususa gerekçesinde yer vermemiştir. Bunun yerine konuyu Çetin Doğan merkezli olarak ele almıştır. Ancak Çetin Doğan'ın emekli olacağı 2002 senesinden bellidir. 
5. İsnatlara dayanak 11, 16 ve 17 Nolu CD'ler içinde yer alan bilgilerin "güncellendiği" hususunda gerekçeli kararda yazan husus ise hiçbir "bilimsel gerçeğe" dayanmamaktadır. Zira dosya içerisinde yer alan TÜBİTAK ve Emniyet Bilirkişi Raporlarında son kayıt tarihi 2003 yılı olarak tespit edilmiştir. 
 
Nilgül Doğan:
Tam anlamıyla komedi
Çetin Doğan'ın eşi Nilgül Doğan,  "Kanaatlerine dayanarak bir karar vermişler, o nedenle de gerekçeli kararı hazırlamadan önce bilirkişi heyeti toplanmasını reddettiler" dedi. Nilgül Doğan, "O kadar komik ki zaten bu davalar orduya eskiye dayanan genel bir kanaatten açıldı. Ortada planlanmayan bir darbeye ilişkin olarak darbe yapıyorlar diye ortalığı ayağa kaldırıp ordunun en mutena insanlarını hapse attılar. Ortalık süt liman olsun, ülke rahat rahat bölünsün, terörist başıyla muhalefet görmeden pazarlıklar edilsin ordu zayıflatılsın belli güçlere hizmet eden dava süreçleri ile karşı karşıya kaldık" diye konuştu. Nilgül Doğan, şunları söyledi: "Gerekçeli karar yazan heyete sormak istiyorum: Madem gerçekten kuvvetli kanaatleri vardı, 20 seneye varacak kadar kendilerinden eminler neden bilirkişi heyeti toplamaktan çekindiler? Neden çekindiler tanık çağırmaktan? Aytaç Yalman'ın gazetedeki ifadesine binaen bir kanaat edinmişler. Yalman ben darbeyi engelledim diyordu, neden mahkemeye çağırmaktan çekindiler?  Mahkeme her zamanki gibi kendine yakışanı yaptı. Böyle komik gerekçelerle davayı gerekçelendirmek aslında bizim de işimize geliyor. 31 Mart 2003 yılında Çetin Doğan bir by-pass ameliyatı geçirmişti. 4 senesini doldurmuştu. Kuvvet Komutanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı kapalıydı. Zaten kadrosuzluktan dolayı emekli olacaktı. Ameliyat olmasaymış darbe yapacakmış, Ağustos ayında da emekli etmişler." Nilgül Doğan, "Tam anlamıyla komedi başladı ve devam ediyor. gerekçeleri yoktu, uydurmak zorundalardı uydurmuşlar. Ne diyebilirim ki?" ifadelerini kullandı.

MHP Bursa Milletvekili Necati Özensoy:
Vicdanları rahatlar mı!
MHP Bursa Milletvekili Necati Özensoy,  "Balyoz ve Ümraniye gibi davaların nasıl davalar olduğunu da aslında kamuoyu tartışıyor. Oradaki bölgelerle ilgili zaten bir çok şüphe var. 2007  yılında yazılan bir belge olduğu aslında ispatlanmış durumda. Orada yazılan araç sahiplerinin 2003 yılında o araç sahiplerinin olmadığına dair bir çok kanıt var" dedi. Özensoy şöyle devam etti: "Gerekçeli kararda Çetin Doğan'ın kalp ameliyatı olmaması nedeniyle darbenin gerçekleşmediği belirtiliyor. Gerekçeli karara kadar ne savcıların verdiği mütalaada ne de mahkemede böyle bir konunun hiç tartışılmadığı ifade ediliyor.  Ne karar çıkacağını bilmiyoruz ama yargılananlar neye mahkum olursa olsun milletin vicdanında bu konu sonsuza kadar tartışılacak. Silivri'deki davalarda hem kamuoyundan gizlenerek hem de çuvallar dolusu binlerce sayfalık belgeleri şu zaman dilimi içerisinde bile okuyamayacakları belgelerle yargıya varmalarını da bir türlü bir yere koyamıyorum. Bu kararı verenler de kendileriyle baş başa kaldıklarında vicdanları rahatlar mı bilemiyorum." 
 
MHP Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen:
Ceza baştan kesilmiş
MHP Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen, "Operasyon emri verildiği zaman bu davada verilecek cezalar belinlenmiş. Dolayısıyla bilirkişiye hacet yok" diye konuştu. Belen, "Bilirkişiye gerek duymadım, kesin kanaat oluştu neyle oluştu? Kaç tane silah yakalandı? Hangi operasyonları yapmışlar? Nerelerde kimi öldürmüşler? Nereyi yakıp yıkmışlar? Bir taraftan bu ülkenin bir kısmını ayırmak için çoluk çocuk demeden katleden terörist bir örgüt var, caniler örgütü var. Hükümet oturup bunlarla pazarlık ediyor, öbür tarafta yıllarca terörist örgüte karşı mücadele etmiş insanları kanaat oluşmuştur diye karar veriyorsunuz" dedi.

 
MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan:
Bir tiyatro oynanıyor 
MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, Balyoz Davası'nda açıklanan gerekçeli karara ilişkin, "Davanın açılmasına temel olan digital verilere inanmıyorum bunu söylemek isterim. Sadece ben değil Türk toplumu da inanmıyor" değerlendirmesinde bulundu. Türkkan, "Bunların düzmece olduğuna dair Milli Savunma Bakanı'nın bir demeci var bu bir çete işi diye. Karar ne olursa olsun herhangi hukuk beklentisi yok benim açımdan. Bu kararlar hızlıca çıkacak, gerekçeli kararlar da çıkar. Ümraniye davasında da bekliyorum" dedi. Türkkan, "İmralı'daki caninin serbest bırakılmasına karşılık bunların cezaları tescil edilecek bunu bıraktık, bu insanları da bırakıyoruz denecek. Süreç devam ediyor. Bir tiyatro oynanıyor bu tiyatroya milletin kandığını sanıyorlar ama millet kanmıyor" diye konuştu.

CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal:
Zaten mahkumiyeti vereceklerdi 
CHP İstanbul Milletvekili Bülent Tanal, "Bilirkişi raporu sonuç itibariyle mahkemeyi bağlamayacaktı, aylarca bu insanları neden beklettin. Bilirkişi raporlarını neden bekledin" dedi. Tanal şöyle devam etti: "Bilirkişilerin tamamı Ankara'da görevli emniyet mensupları, bu dava ise İstanbul'da görüldü. Bilirkişi listesi Ağır Ceza Mahkemesi'nin bulunduğu yerde yazılır. Adli bilişim konusuyla ilgili uzman listesi İstanbul Adalet Komisyonu'ndan istenilmedi. Bilirkişiler konunun uzmanı değillerdi. Bir haftalık kurs görmüş kişileri bilirkişi yaptılar. Zaten mahkumiyeti vereceklerdi, kadrolu bilirkişilerinden bu raporları istediler. Bilirkişiler yetkin kişiler de değildi."

Kaynak: YENİÇAĞ GAZETESİ http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/habergoster.php?haber=79097


Bu haber 740 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,572 µs