En Sıcak Konular

BÜYÜKŞEHİR YASASI MÜZAKERE RÜŞVETİ!

20 Ekim 2012 15:23 tsi
BÜYÜKŞEHİR YASASI MÜZAKERE RÜŞVETİ! Muhalefetten Erdoğan’a sert tepki: BDP ve İmralı’yı yeniden görüşme masasına oturtmak için, özerkliği Büyükşehir Yasası kılıfıyla Meclis’ten geçirmeye çalışıyor. Çünkü; Oslo’da terör örgütü PKK’ya söz verildi!..

Büyükşehir yasası müzakere rüşveti!

Muhalefetten Erdoğan'a sert tepki: BDP ve İmralı'yı yeniden görüşme masasına oturtmak için, özerkliği Büyükşehir Yasası kılıfıyla Meclis'ten geçirmeye çalışıyor. Çünkü; Oslo'da terör örgütü PKK'ya söz verildi!..
 
Örgütün talepleri gerçekleşiyor
MHP Lideri Devlet Bahçeli, "Büyükşehir belediye sınırlarının il sınırına çekilmesi, fiilen bölgesel yönetim ve eyalet sistemine geçişin sondan bir önceki durağı olacağından tehlikeli mecranın kilidini açacaktır. Bölücü ve yıkıcı unsurların dayattığı bölge tabanlı demokratik özerklik ve otonomi çağrıları böylelikle cevap bulacak ve Türkiye adım adım bölünmeye götürülecektir" dedi. 

Federasyonun yolunu açıyorlar
CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan ise bundan sonraki aşamanın İmralı canisi Öcalan için ev hapsi ve genel af olduğunu savundu. Bayraktutan,  "Yerel yönetimlerle ilgili hazırlanan tasarı ihanet projesidir. Avrupa Yerel Yönetim Özerk Şartı'yla ilişkilidir. Bir anlamda federasyondur. Federasyon zaten öncelikle yerel yönetimlere adem-i merkeziyet öngörür" diye konuştu. 
 
Yugoslavya'dan daha beter olur
Büyükşehir Tasarısı'nın, Türkiye Cumhuriyeti'nin idari yapısını bir daha düzelmeyecek biçimde bozmayı amaçladığını ileri süren CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar'ın tepkisi de sert oldu: Tasarının TBMM'de ele alındığı sırada BDP- İmralı görüşmelerinin yapılması tesadüf değildir. İktidarın bu konuda sözü vardı. Bir daha geri dönülmeyecek bir biçimde ayrılığın tohumları atılmaktadır. 
  
"Rüşvet" gibi tasarı Türkiye'ye ihanettir!
Oslo'da PKK'ya verdiği "özerklik" sözünü Büyükşehir Yasası adı altında Meclis'ten geçirmeyi düşünen AKP iktidarına tepkiler çığ gibi büyüyor.
Terör örgütü PKK ve İmralı canisi Abdullah Öcalan ile pazarlık yapıldığı iddiaları gündeme bomba gibi düşerken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ısrarla çıkarmak istediği eyelatleşmenin alt yapısını oluşturan Büyükşehir Yasa Tasarısı'nın örgüte rüşvet olarak verildiği ileri sürüldü. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, "Büyükşehir Yasası Oslo'da varılan mutabakatın bir sonucudur. AKP hükümeti terör örgütü PKK'nın taleplerini bir bir gerçekleştirmeye çalışıyor. Biz de MHP olarak engellemeye çalışıyoruz. Burada özerklik söz konusu. Özerklik istiyorlar. Özerklik ancak tanımlanmış bir bölgede mümkün. Şimdi o bölgeyi iktidar Büyükşehir Yasası'yla getirmeye çalışıyor" dedi.

Ev hapsi ve genel af
Önümüzdeki aşamanın İmralı canisi Öcalan için ev hapsi ve genel af olduğunu savunan CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan ise "Yerel yönetimlerle ilgili hazırlanan ve görüşülen bu tasarı ihanet projesidir. Avrupa Yerel Yönetim Özerk Şartıyla ilişkilidir" dedi. Bunun bir anlamda federasyon olduğunu vurgulayan Bayraktutan, şöyle konuştu:
"Federasyon zaten öncelikle yerel yönetimlere ademi merkeziyet öngörür. Yerel yönetimlere özerklik geldikten sonra bu taleplerin durması mümkün değil. Talepler arka arkaya geliyor. BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, '17-18 özerk bölge kabul edilmezse bir tek özerk Kürdistan olabilir' demişti. Mustafa Kemal'in kurduğu üniter devleti ülkeyi yönetenler de kemirmeye başladı. Ev hepsi ve genel aftan sonra terör örgütünün başını TBMM'de görebiliriz. Bu gidişat onu gösteriyor. Bunlar, 'önderimiz odur' diyenlere alkış tutuyor. Bu tasarıyla bağımsızlığın önündeki ilk taviz verilmiş oldu. Bu derin batağın siyasal sorumlusu Başbakan Erdoğan ve AKP'dir. Terör örgütünü güç olarak karşı tarafa koydular. Şimdi taleplerin ardı arkası gelmiyor. Terör örgütü masanın öbür tarafındaysa meşru güç olarak görülüyor demektir." 

Yugoslavya olabilir
Tasarının Türkiye Cumhuriyeti'nin idari yapısını bir daha düzelmeyecek biçimde bozmayı amaçladığını ileri süren CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar da, "Bu bozulma Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter yapısına zıt bir eyalet sistemi yaratmaktan ibarettir. Bu tasarının TBMM'de ele alındığı sırada aynı zamanda böyle görüşmelerin yapılması bir tesadüf değildir. Bu konuda zaten iktidarın daha önceden vermiş olduğu bazı sözlerin olduğunu biliyoruz. Türkiye'de yaşayan Kürt yurttaşlar ayrı bir Kürt devletine ve Türkiye'nin bölünmesine de karşıdır. Bir daha geri dönülmeyecek bir biçimde ayrılığın tohumları atılmaktadır. Türkiye'nin bir Yugoslavya modeli olmaması için elimizden geleni yapıyoruz" dedi. 
 
Muhalefetten sert tepki AKP-BDP'den destek
Eyalet sistemini getireceği düşünülen "Büyükşehir Yasa Tasarısı"na muhalefet tepkili. CHP, tasarı ile ülkenin bölüneceğini belirtirken, MHP, düzenlemenin Türkiye'yi federasyona götüreceğini söylüyor. BDP ise özerkliğin yolunu açacağı gerekçesiyle tasarıyı sahipleniyor.
 
Reform değil ihanet
Tasarıyla bölücülük yapıldığını savunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu tasarıda kent ve kentte yaşayan insan düşünülmemiş. Düşünülen sadece 'AKP nasıl belediyeleri alır, hangi oyunları çevirirsek, hangi düzenlemeleri yaparsak biz belediyeleri alırız.' Düşünce budur" dedi. MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkan ise "Bu tasarı ülkeyi böler, Anayasa'ya aykırı. Tasarıyla, devletin siyasi birliğini parçalayacaksınız. Bu, bir seçim tasarısı. Sınırları değiştirerek kazanamadığınız belediyeleri, kazanma hassasiyeti yatıyor. Bunun adı reform değil, ihanettir. Bu ülkeyi bölme konusunda BDP mi, AKP mi görevli. Yoksa ikiniz de işbirliği mi yapıyorsunuz. İşbirliğiniz sonucunda ihanet yaftasını birbirinizin boynuna takacaksınız" diye konuştu. Muhalefetin iddialarını reddeden AKP'liler ise yapmak istediklerinin 'başarılı olan İstanbul ve Kocaeli örneğini 29 ile yaygınlaştırmak' olarak özetliyor.
 
"Federalizm" e giden yolun taşları döşendi
Türkiye'yi dönüştürme çabalarının kilometre taşları şöyle:
12 Haziran 2006: AKP'nin ABD'ye verdiği eyaletleşme taahhüdünün ilk harcı Diyarbakır'da atıldı, Bölge İstinaf Mahkemesi'nin yapımına başlandı.
23 Kasım 2006: AB'nin dayattığı federalizm, kalkınma ajanslarıyla devreye girdi. Avrupa'nın, Osmanlı'ya dayattığı federalizm, AKP tarafından "Kalkınma Ajansları" adı altında uygulamaya konuldu, Türkiye, bölgelere bölündü.
31 Mart 2007: Hükümet kurulurken ABD'ye vermiş olduğu eyaletleşme sözünün önemli bir aşaması gerçekleştirildi. Erdoğan'a küreselleşmenin şehir devletleri demek olduğu kendisinin de bu yönde hareket etmesi istendi.
7 Eylül 2007: AKP, ABD'nin dayatması, Avrupa'nın parasıyla bölge istinaf mahkemeleri için "9 eyalet" merkezini seçti. İstanbul, Ankara, İzmir, Kayseri, Konya, Samsun, Adana, Erzurum ve Diyarbakır'da kurulması planlanan istinaf mahkemeleri ABD'yi örnek alan Özal'ın hayalini kurduğu "9 eyalet" merkeziyle birebir örtüşüyordu.
10 Aralık 2010: Adalet Bakanı Sadullah Ergin, ABD'ye gitti. ABD'li bir yetkilisi, Türk yetkililerin ABD eyalet ve federal sistemini incelediklerini ima etti.
9 Ocak 2011: İçişleri Bakanlığı Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı bünyesinde, ABD yönetim sistemini yerinde görmek ve uygulamaları incelemek amacıyla Türkiye'den 35 kaymakam ve vali yardımcısı Amerika'ya gitti.
11 Temmuz 2012:  Eyalet merkezi olarak da adlandırılan 15 bölge kuruldu, Bölgesel Ağır Ceza Mahkemesi kurularak yargı ayağını tamamlandı.
 
Prens Sabahattin'in 100 yıllık rüyasıydı
Terör örgütünün talep ettiği, bazı siyasilerin de gündemde tuttuğu özerkliğin ilk temelleri İngiliz ajanı Prens Sabahattin tarafından atılmıştı. Özerkliğin diğer adı olan "Adem-i merkeziyetçilik" fikri Osmanlı'nın yıkılış sürecinde Ahrar Fırkası tarafından gündeme getirilmişti. Ahrar Fırkası 14 Eylül 1908'de, Prens Sabahattin'in önderliğinde "Teşebbüsü Şahsi ve Adem-i Merkeziyet Cemiyeti" çatısında örgütlenen liberal Jön Türk kanadı tarafından kuruldu. Prens Sabahattin, kendisine önerilen parti başkanlığını kabul etmedi, ancak girişimi destekledi.  İngiliz siyasi parti geleneğini esas alan Ahrar'ın ademi merkeziyet görüşü Osmanlı'yı bölme girişimi olarak yorumlanmıştı.

 
Divan-ı harpte yargılandı
Parti 1908 seçimlerine katıldı, ancak başarı gösteremedi. İkdam, Sabah, Yeni Gazete, Sadayı Millet ve Servet-i Fünun gazeteleri, Ahrar Fırkası'nı destekledi. 31 Mart Vakası, Ahrar Fırkası'nın sonu oldu. Prens Sabahattin ve kurucu üye Ahmet Fazlı Bey divanı harpte yargılandı ve suçsuz bulunarak serbest bırakıldı. Fırka üyelerinin bir kısmı ise yurt dışına kaçtı.


Kaynak: YENİÇAĞ http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/habergoster.php?haber=74444


Bu haber 885 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    29,058 µs