AB TÜRKİYE İÇİN ''BİNA OKUR'' DÖNER DÖNER YİNE OKUR!
11 Ekim 2012 17:26 tsi
Türkiye ile AB arasındaki ilişkiler donsa da, AB'nin Türkiye'yi kabul etmeyeceği kesinleşse de, Brüksel ezberlediği taleplerini Türk halkına dayatmaya devam ediyor
AB bildiğiniz gibi
Türkiye ile AB arasındaki ilişkiler donsa da, AB'nin Türkiye'yi kabul etmeyeceği kesinleşse de, Brüksel ezberlediği taleplerini Türk halkına dayatmaya devam ediyor
Avrupa Birliği'nin yürütme organı Avrupa Komisyonu, 2012 yılı Türkiye Raporu'nu önceki gün yayınladı. 94 sayfadan oluşan raporun eski yıllarda hazırlanan kimi raporlara göre kısa olması dikkat çekti. Raporun 36 sayfası siyasi, kalan bölümleri ise ekonomi kriterleriyle ilgili.
Raporun 4. sayfasında Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin son durumu değerlendiriliyor. Verilen bilgilere göre, Avrupa Konseyi tarafından Aralık 2012'de onaylanan Pozitif Gündem'in başlatıldığı, bu gündemin "siyasi reformlar, 35 başlıklı müktesebatla uyum, diş politikada diyalog, vize, göç, enerji, terörle mücadele" gibi alanlarda sürdürüldüğüne işaret edildi.
Şu ana kadar 35 başlıktan 13'ünün açıldığına işaret edilen raporda, Türkiye'nin Kıbrıs Rum Kesimi'nin dönem başkanlığında AB Konseyi ile ilişkilerini dondurması eleştiriliyor. Raporda bu konuda şunlar kaydediliyor: "Avrupa Konseyi, Türkiye'den yapılan açıklamalara ve tehditlere ilişkin olarak derin kaygılarını ifade etmiş, anlaşmalarda AB'nin temel kurumlarından biri olarak yer alan Konsey Başkanlığının rolüne tam saygı çağrısında bulunmuştur."
Balyoz ve Ergenekon soruşturmasına methiye
Yargı süreçlerine ilişkin eleştirilere yer verilen raporda, Balyoz ve Ergenekon davalarının Türkiyedeki demokratik kurumlarının uygun işleyişine ve hukukun üstünlüğüne güvenin güçlendirilmesi için bir şans sunduğu belirtilirken, Artık, bu davalar Türk siyasetinin kutuplaşmasına katkıda bulunuyor değerlendirmesinde bulunuldu. Raporda, Balyoz ve Ergenekon davaları hakkında savunma hakları, uzun tutukluluk süreleri ve aşırı derecede uzun ve geniş kapsamlı iddianamelerle ilgili kaygıların sürdüğü belirtilerek, Tüm bunlar bu davaların meşruluğuyla ilgili kamuoyunun sorgulamasının önemli ölçüde artmasına neden oldu ifadeleri kullanıldı. Raporda Ergenekon davasında 65'i tutuklu, 279 sanığın bulunduğu bilgisine yer verildi.
Yeni Anayasadan beklenti yüksek
PKK'nın şehir yapılanması olarak bilinen Kürdistan Halklar Birliği (KCK) davasına da değinilen raporda, tutuklanan şahısların sayısının arttığına işaret edilerek, şu ifadeler kullanıldı: "KCK davasında hukukun üstünlüğü yüceltmeye özen gösterilmelidir. Uludere'de 34 kişinin öldüğü hava saldırısı soruşturmasının da şeffaf ve etkin olması sağlanmalıdır. Uludere'deki hava saldırısında 34 kişinin ölümünün şeffaf bir şekilde soruşturulmamsı güveni zedelemiştir. Anayasanın gözden geçirilmesi (Yeni Anayasa), özellikle Kürt sorunu olmak üzere Türkiye'de uzun süredir gündemde olan bir çok meseleye hitap etmede fırsat sunmaktadır."
Gül'e övgü
Raporda Cumhurbaşkanı Gül'den olumlu ifadelerle bahsediliyor. Bu konuda rapordaki ifade aynen şöyle: "Cumhurbaşkanı, fonksiyonlarını icra ederek Türkiye'nin siyasi yelpazesinde uzlaştırıcı rolünü sürdürerek, yeni bir anayasa ihtiyacına vurgu yaptı ve gazetecilerin tutuklanması konusunda kaygılarını ifade etti."
PKK'nın talebi de öyle
Avrupa Komisyonu, raporla Türkiye'deki yerel yönetim anlayışını eleştiriyor ve yerel yönetimlere güç devretme konusunda az ilerleme kaydedildiğini savunuyor. Raporda ayrıca idari ademi merkeziyetçiliğin sağlanmadığı eleştirisi yapılıyor. Raporda İçişleri Bakanlığı'nın çoğu BDP'li 55 belediye başkanını görevden alması eleştiriliyor. Bu belediyeler arasında 5 Van, Şırnak, Silopi, İdil, Uludere ve Cizre belediye başkanları da yer alıyor. Raporda bu konuda yer alan kapanış cümlesi şöyle: "İdari yetkilerin yerel yönetimlere bırakılması daha fazla çaba gösterilmesi gerekmektedir." Kısaca AB, Türkiye'de PKK'nın talep ettiği federal bir sistemin kurulmasını istiyor!!! Avrupa Birliği Komisyonu, ayrıca Kürt sorunu, Türk demokrasi için hala kilit bir meydan okuma olarak niteleniyor. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlunun girişimi üzerine Kürt sorununda ilerleme sağlanması amacıyla Başbakan Erdoğan ile CHP yönetimi arasında yapılan görüşmenin devamının gelmediğine dikkat çekilen raporda 2009 demokratik açılımının da sürdürülmediğine işaret ediliyor.
Azınlıkların hakları ihlal ediliyor!
Raporda ayrıca, Müslüman olmayan toplulukların sorunlarla karşı karşıya kalmaya devam ettiklerine vurgu yapılarak mülk hakkı, adalete erişim, iş bulma kabiliyeti gibi konularda zorluklar yaşamayı sürdürdüğüne dikkat çekildi. Raporda ilaveten kadınlara yönelik şiddet, kadınların iş gücüne katılımı, erken yaşta ve zorla yaptırılan evlilikler ve lezbiyen, gay, biseksüel ve transseksüellere yönelik ayrımcılık konusunda da eleştirilere yer verildi.
Patrik ekümeniktir!
Avrupa Komisyonu Türkiye İlerleme Raporu'nda, 'dini özgürlükler' başlığı altında, geçmiş yıllarda olduğu gibi Fener Rum Patriği Bartholomeos'tan büyük harflerle 'Ekümenik Patrik' olarak söz ediliyor. Raporda şu ifade dikkat çekiyor: "Türk yetkililere göre, Ekümenik Patrik Ekümenik sıfatını kullanmakta özgürdür. Bununla birlikte Patrikhane yetkililerden bu konuda herhangi bir bildirim almadı ve Türkçe olarak Fener Rum
Patrikhanesi unvanını kullanıyor." Raporda Patriğin ekümenik sıfatını hangi Türk yetkilinin kullanacağına dair bilgi verdiği konusunda ayrıntıya inilmiyor.
Alevi konusu yine öne çıkarıldı
Avrupa Komisyonu, 2012 İlerleme Raporunda, 2009 yılında yapılan Alevi açılımının somut bir devamının olmadığına vurgu yaparak, Alevilerin ayrımcılıklarla karşı karşıya kaldığını savundu. Raporda, din hakkında bilgilerinde yer aldığı nüfuz cüzdanı gibi kişisel belgelerin bazı ayrımcı eylemlere ve İslamdan başka bir dine geçen kişilerin yerel yetkililer tarafından 'rahatsız edilmesine' neden olduğu ifade edilerek nüfuz cüzdanlarında dini üyeliklerin belirtilmesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin ihlali olduğu belirtildi.
Bazı Alevilerin kamu hizmetinde iş konusunda ayrımcılıkla karşı karşıya kaldıklarının da belirtildiği raporda, 2009 yılında yapılan Alevi açılımının somut bir devamının olmadı. Cem evleri resmi olarak tanınmadı ve
Aleviler ibadetlerini yapmak için yeni yerler kurmak konusunda zorluklarla karşı karşıya kaldı. Aleviler, bazı şehirlerde birçok Alevi vatandaşın evinin işaretlenmesiyle ve kendilerine yönelik olaylardan dolayı kaygılandı değerlendirmesi yapıldı.
Türk ekonomisi kırılgan
Avrupa Komisyonu Türkiye ile ilgili 2012 İlerleme Raporu, son bir yılda Türk ekonomisine ilişkin gelişmeleri de değerlendiriyor. Raporda cari açığın azalmakla birlikte büyük olmayı sürdürdüğüne dikkat çekilirken, büyük dış dengesizlikler nedeniyle ekonominin yeni küresel finansal şoklara karşı kırılgan olmaya devam ettiği vurgulanıyor. Raporda, Yeni bakanlıklar ve yönetim yapıları oluşturulurken hükümet kurumları arasında sorumluluklardaki bölünme, bütçe hazırlamaya ve orta vadeli ekonomik politikalarını belirlemeye yönelik koordinasyonu giderek daha karmaşıklaştırdı gibi görünüyor ifadelerinin de kullanılıyor.(RECEP BAHAR - YENİ MESAJ)
Kaynak: YENİ MESAJ GAZETESİ http://www.yenimesaj.com.tr/?haber,658948/ab-bildiginiz-gibi
Bu haber 615 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle