En Sıcak Konular

BİR ORYANTALİST EYLEM: CAMİ İŞGALİ

26 Eylül 2012 20:12 tsi
BİR ORYANTALİST EYLEM: CAMİ İŞGALİ Batı oryantalizminin çalışma alanlarından birisi Müslümanların temel ilke, sembol, değer ve kurumlarını itibarsızlaştırmak, alaya almak, küçümsemek, hakaret ederek değersizleştirmek, işlevsiz hale getirmek, saygınlığını ortadan kaldırmaktır.

Bir Oryantalist eylem: Cami işgali

Batı oryantalizminin çalışma alanlarından birisi Müslümanların temel ilke, sembol, değer ve kurumlarını itibarsızlaştırmak, alaya almak, küçümsemek, hakaret ederek değersizleştirmek, işlevsiz hale getirmek, saygınlığını ortadan kaldırmaktır. Böylece Müslümanların gözünde kendi dinlerine ve medeniyetlerine ait bütün değerleri sıfırlayarak onların özgüvenlerini yok etmek isterler. Müslümanların İslam medeniyetini kurumsal planda yaşamalarının önünü kesmek için, cami gibi merkezî konum işgal eden temel kurumları itibarsızlaştırınca Müslümanların kendilik bilinçlerinde büyük bir aşınma meydana getirmeyi umarlar. 
Bu bağlamda emperyalist Haçlı-Siyon saldırganlar işgal ettikleri Müslüman memleketlerinde Müslümanların din ve medeniyet dünyalarının ana karargâhını oluşturan cami kurumunu işgal ederek orada İslam'a, İslam edebine ve cami adabına aykırı bazı hareketler yaparak fiilî işgallerini kültürel işgalle, din işgaliyle perçinlerler. Nitekim günümüzde Irak'ta, Afganistan'da, Mısır'da, Suriye'de ve daha pek çok İslam memleketinde bu tür eylemler yapılmaktadır. 

Cami, Müslümanın yaratıcısıyla ve sahibiyle baş başa kaldığı, hayatî ve ciddi anlamda varoluşun gerçekleşme anlarının sergilendiği, kul ve yaratıcısı arasında çok özel bir iletişimin gerçekleştiği kutsal bir mekândır. Cami, Müslümanın öz evidir, mahremidir, özel alanıdır, harim-i ismetidir. Müslümanların özgürce ve bağımsızca kendi dinlerinin gereklerini yerine getirebilecekleri bir kutsal mekânın ayaklar altında çiğnenmesi demek, Müslümanların inançlarını kendi mekânlarında fiiliyata geçirebilme özgürlüğünün yok edilmesi demektir. Yani din, kültür, ibadet istiklalinin yok edilmesidir. 

Camiinin istiklalini koruyamayan Müslümanlar, esir ve köle olarak aşağılık bir hayat yaşarlar. Cami namustur, şereftir, kimliktir, şahsiyettir. İnsan şahsiyetiyle insan olarak yaşar. Şahsiyetinin gâvurun ayakları altında çiğnenmesine izin vermiş, zemin hazırlamış, oylarıyla, dualarıyla, değişik türdeki destekleriyle Haçlı ordusunun Müslüman camisini ahır olarak, eğlence ve oyun mekânı olarak kullanmasına izin vermiş bir yönetime destek vermiş Müslüman, tam bir zillet içindedir. 

Müslümanların üç önemli mekânı kutsaldır, kendi özgür iradesiyle tasarrufuna aittir: Evi, camii ve vatanı. Bu üç kutsal mekân namustur, şereftir, kimliktir, şahsiyettir. Evinin yatak odasını, camiini ve vatanını koruyamamış Müslümanlar çok çok acınacak durumdadırlar. Yatak odasının namusunu koruyamamak demek, karısının, kızının, ailesinin, aile bireylerinin İslam inanç, ahlak ve yaşantısının Haçlı Batı kültürü tarafından yağmalanması, bozulması ve çarpık bir şekilde yönlendirilmesi demektir. Caminin korunamaması da İslam mabedinin gâvur çizmeleri altında çiğnenmesi olduğu kadar, Cami minberinden hangi ayetin okunup hangisinin okunmayacağına Haçlı Avrupa Birliği talimatlarının karar vermesi demektir. Vatanı koruyamamak da vatanın maddi ve manevi bütün zenginlik ve değerlerinin emperyalistler tarafından talan edilmesi demektir. 
Oryantalizmin cami işgali eylemini bizim tarihimizde de görmek mümkündür. Nitekim Millî Mücadele döneminde özellikle İngiliz ve Yunanlılar, Anadolu'nun pek çok köy ve kasabasında camilerimizi işgal etmişler, halkımızı yaşlı, kadın, çocuk demeden camilere doldurup yakmışlardır. 
Bu durumun bir ifadesi olarak Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Sodom ve Gomore (1928) adlı romanında bir oryantalist tavır olarak bu meseleye yer verdi. Kısaca ona bir bakalım. 
Roman, esas itibariyle Millî Mücadele döneminde İngiliz, Fransız, İtalyan, Yunan ve Amerikalılar tarafından işgal edilmiş İstanbul'da işgalci subay ve temsilcilerin tam bir Haçlı şövalyesi olarak Türkiye'ye, Türk milletine, İslam dinine, millî kültür ve medeniyetimize dair bakış açılarını ve tavır alışlarını sergilemektedir. Bu süreçte dinî ve millî değerlerini kaybetmiş, salt ceset halinde yaşayan kozmopolit çevrelerin işgalcilere yaltaklanma, onlara yaranma tavırları ve dolayısıyla kokuşmuş çevrelerin durumu da sergilenir. 
Romanda konumuzla ilgili olarak çok önemli bir bölüm var. İtilaf Devletleri temsilcisi subaylar, İstanbul'u işgal ederken bize ve bize ait olan değerlere tamamen oryantalistçe yaklaşmışlardır. Bu oryantalist tavırlarından biri de Müslüman Türk'ün mabedi olan mescidini işgal etmesi ve orayı şehvet mabedine çevirmesidir. 
İşgal subayı İngiliz Major Will, Yeniköy'de bir yalı kiralar. Orayı zengin eşyalarla döşer. Açılış töreni yapar, davetlilere yalıyı gezdirir. Eski Osmanlı ihtişamı devirlerinin hatırası olan bu kocaman yalıyı şark usulüne, sinemalardaki şark estetiğine göre döşemiştir. Buhurdanlar, öd ağaçları, günlükler, tütsüler, tavus tüyünden geniş, kocaman yelpazeler, divanlar, sedirler, paravanlar, yastıklar vardır. 
Major Will, yalısını oryantalist algılamaya uygun olarak döşemiş. Türk kahvesi, hamam ve şehvet odası. Bu durum, Batılının Doğu algılamasını ortaya koyar. Batıya göre Doğu, keyif, eğlence ve şehvetten ibarettir. Ayrıca yalının aile mescidini şehvet odasına çevirmekle Doğuyu kültürel anlamda da işgal ettiğini simgesel olarak ortaya koyuyor. Bu tamamen İslâm'a hakaret amacıyla yapılmıştır. 
Will, yukarı kattaki iki odayı davetlilere heyecanla göstermek ister. Ancak odalardan birini hanımlara gösteremeyeceğini söyler. Herkese gösterdiği oda, Boğaza bakan Türk kahvesi hâline sokulmuş bir verandadır. Bu odada Buhara ve Acem seccadeleriyle örtülü sedirler, nargileler, sedef kakmalı sigara iskemleleri, yuvarlak gümüş tepsiler, çubuklar, lüleler, kuş kafesleri vardır. 
Will, öteki esrarengiz odanın yalnız erkeklere mahsus bir mabet olduğunu söyler. Kadınları aşağı gönderip o odayı erkeklere gösterir. 
Will, evvelce yalının aile mescidi olarak kullanılan kısmını şehvet odasına dönüştürür. Orayı şehvetli resimler ve heykellerle doldurur. Mihrabın içine birbirine sarılmış, dudak dudağa öpüşen çıplak bir çiftin heykelini koymuştur. Daha başka çıplak, erotik heykeller, açık saçık kabartma biblolar bulunur. Duvarlarda pek çok pornografik resimler vardır. Misafirlerden biri burayı canlı bir Pompei olarak adlandırır. Pompei, İtalya'da bir kenttir. Eski yüzyıllarda zenginlerin eğlence merkeziydi. 
Geniş bir sedirde uçları püsküllü ve tırtıllı kamçılar, her renkten perukalar vardır. Davetliler, Will'in yalısını gezerler, içki içip dans ederler. Kadınlar işgalci subaylara yılışıp sırnaşarak yanaşmaya, onlardan iltifat almaya çalışırlar. 
Fanny Moore ile Nermin, çıplak hâlde Will'in şehvet odasında yakalanırlar. Will, balkon kapısının ardından bunları gizlice zevkle seyreder. 
Major Will, Türk şehrinde bir Türk yalısını kiralayıp iğrenç arzularına göre döşeyip Türkleri oraya çağırıyor ve onlara içki içirip dans ettirerek onlara yaptığı hakareti onlara güzel göstererek tam bir şövalye intikamı alıyor. 
Müslüman Türk'ün camiini, mescidini yani mabedini alaylı bir şekilde hakaret ederek şehvet mabedine çevirmek, tam bir Haçlı intikamıdır, tam bir çapulcu şövalye yağmacılığıdır. 
Müslüman!... Kişilikli, şerefli bir hayat yaşamak istiyorsan evini, camini ve vatanını Haçlı-Siyon emperyalistlerinin işgalinden, yağmalamasından, talanından, hakaretlerinden, çizmelerinden koru. 

Prof. Dr. Nurullah Çetin - Yeni Mesaj

Kaynak: YENİ MESAJ GAZETESİ http://www.yenimesaj.com.tr/?artikel,12003095/bir-oryantalist-eylem-cami-isgali/prof-dr-nurullah-cetin



Bu haber 696 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,237 µs