MUHSİN YAZICIOĞLU VE ABDURRAHİM KARAKOÇ'UN CENAZELERİ
14 Haziran 2012 09:50 tsi
''İki ülkücünün, toprağın altında bile bir araya gelmesine izin vermediler...''
Muhsin Yazıcıoğlu ve Abdurrahim Karakoç'un cenazeleri
.....
Bugün Abdurrahim Karakoç'un cenazesi ile Muhsin Yazıcıoğlu'nun gizemli defnine ışık tutmaya çalışacağım. Türkiye'mizin üzerine kâbus gibi çöken AKP hükümeti, Yazıcıoğlu'nun faili meçhul helikopter kazasını halen açığa çıkarmış değil. Yüz binlerin uğurladığı Muhsin Yazıcıoğlu'nun Tacettin Dergâhı'na gömülmesi AKP'nin izni ile değil, ülkücülerin emrivakisi ile olmuştur. Yazıcıoğlu toprağa verildikten sonra Bakanlar Kurulu kararı çıkmıştır. Şöyle ki; hükümet cenaze için her şeyi yapacağını açıklamış, Muhsin Başkan'ın dava arkadaşları ile sabahlara kadar müzakere edilmiş ancak Tacettin Dergâhı talebi kabul edilmemişti. Melih Gökçek, Karşıyaka Mezarlığı'ndaki Caminin avlusuna anıt mezar teklif ettiğinde hepimiz öfkelenmiş ben de ağır sözler sarf etmiştim. Kocatepe'de cenaze namazı kılınırken bile AKP'liler verdikleri sözü yutup alternatif öneriler getirirken, "Biz cenazemizi Tacettin Dergahı'na götürüyoruz, Siz de polisinizi-askerinizi dikip engelleyin" resti bizzat dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay'a çekildi. O günü yaşayanlar, Muhsin Başkan'ın tabutu yola çıktığında mezar yerinin yeni kazılmaya başladığını hatırlayacaktır.
Abdurrahim Karakoç vefat ettiğinde Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, salya-sümük demeç verip, cenazenin Tacettin Dergâhı'na defnedileceğini basın toplantısında duyurmuştu. Lakin söz uçar gider, yazı baki kalır... Hazırlıklar bu söze göre yapılırken gece sabaha karşı bunun mümkün olmadığı hükümet kanadınca bildirildi. Evet, Muhsin Başkan emrivaki ile toprağa verilmişti. Ama bundan üç ay önce Sağlık Sendikası eski başkanı Mustafa Başoğlu, vasiyeti üzerine, Bakanlar Kurulu kararı ile Tacettin Dergâhı'na defnedilmişti. Ortada böyle bir örnek var iken Karakoç'a izin verilmedi. Bağlum'da Abdulhakim Arvasi'nin türbesi yanına yine emrivaki ile karar alındı. Yani AKP her zaman olduğu gibi sözünde durmadı. "Yetmez ama Evet" diyenler bu gerçeklerden sonra halen AKP'ye destek verir mi bilmem. Karakoç'un defin kargaşası sırasında "Gönüllerde Birlik Vakfı"nda adını bile bilmediğim bir hanımefendinin "İki ülkücünün, toprağın altında bile bir araya gelmesine izin vermediler..." tespiti aslında birçok şeyin tercümesiydi.
......
Yavuz Selim Demirağ -YENİÇAĞ
Bu haber 1,504 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle