AKGÖNENÇ: ''SON TUZAK SURİYE''
20 Mart 2012 14:52 tsi
'Arap Baharının' birinci yılını değerlendiren Saadet Partisi Genel Başkan Danışmanı ve GİK Üyesi Prof. Dr. Oya Akgönenç, şu anki durumun 'Arap Sonbaharı'nı andırdığını söyledi.
Son tuzak Suriye
Yıllardır Türkiye'nin etrafında bir ateş çemberi çevrildiğine dikkat çeken Saadet Partisi Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Oya Akgöneç, "Türkiye, Suriye'ye 10 metre girsin hemen, Osmanlıyı diriltiyor diye yaygara koparacaklar. Her türlü insani görevleri yapmalı ama Türkiye asla Suriye'ye girmemeli. Çünkü ABD kendisi girmek istemiyor. Girecek durumu da yok"
'Arap Baharının' birinci yılını değerlendiren Saadet Partisi Genel Başkan Danışmanı ve GİK Üyesi Prof. Dr. Oya Akgönenç, şu anki durumun 'Arap Sonbaharı'nı andırdığını söyledi. Başta Tunus olmak üzere Mısır, Yemen ve Libya'da durumun eskiye oranla daha da kaotik bir hal aldığına dikkat çeken Prof. Dr. Oya Akgönenç, Türkiye için en kritik ülkenin ise Suriye olduğun ifade etti.
Araştırma ve Kültür Vakfı'nın Ankara'daki merkezinde "Türkiye'nin Stratejik Tercihleri" konulu bir konferans veren Saadet Partisi Genel Başkan Danışmanı ve GİK üyesi Prof. Dr. Oya Akgönenç, Suriye'nin Türkiye için çok kritik bir ülke olduğunu söyledi. Türkiye'nin komşuları tarafından yalnızlığa itilmesi için yanlış yapmaya zorlandığını kaydeden Oya Akgöneç, Irak Savaşı öncesi bir durumun yaşandığını belirtti. Suriye konusunun Türkiye'ye kurulan bir tuzak olduğuna vurgu yapan Akgönenç: "Suriye'de muhalif ayaklanmalar başlayalı 1 yıl oldu. Ancak hala İsrail'den bir ses yok. Çünkü İsrail su kaynaklarını barındıran Golan tepelerine hakim. Beşar Esed, halkına zulmediyormuş. Ama Esed devrilirse, yerine Müslüman idareciler gelir diye İsrail ses çıkarmıyor, bekliyor. ABD Suriye'ye girmiyor. Çünkü orda bir hadise olursa, ilk rahatsız olacak olan İsrail olur diye ABD müdahale etmiyor. Bir de Suriye'nin yapısı diğer ülkelere göre daha karışık.7-8 muhalif grup var ve bunlar birbiriyle kavga halindeler. Bir araya gelmiyorlar. Bu muhaliflerin çoğu Suriye'de değildi. Olaylarla birlikte İngiltere ve Fransa'dan Suriye'ye geçtiler. Ve ülkeye yabancılar. Türkmenler arada kalmış ve durumları kritik." dedi.
Kürtlerin ise, Irak'tan Suriye'nin kuzeyinde bir koridor açılarak Akdeniz'e açılmayı planladığına dikkatleri çeken Prof. Dr. Oya Akgönenç, Barzani'nin "Nisan'da bir sürprizimiz var. Çünkü parçaların birleşme zamanı geldi" sözlerine dikkat edilmesi gerektiğini belirtti. Nusayrilerin en çok sahil şeritlerini tuttuklarını vurgulayan Akgönenç, Fransa'nın 100 yıl önce 1914'te yaptığı gibi yine Nusayri ve Hristiyanlara yardım ettiğini belirtti.
Türkiye'nin Suriye'ye 10 metre girmesi halinde hemen, "Türkiye Osmanlıyı diriltiyor" diye yazılacağına vurgu yapan Oya Akgönenç, "Türkiye her türlü insani yardımda bulunmalı ama asla Suriye'ye girmemelidir.Çünkü Suriye içerisinde bölünmüş bir muhalefet, dış dünyada ise BM kararlarını veto edecek Rusya ve Çin var. Diğer yanda Suriye olayının hem içinde, hem dışında olan bir İran var. O kadar çok Şii askerin olduğu söyleniyor ki. Bu bakımdan Suriye konusunda en büyük tehlike Türkiye içindir" şeklinde konuştu.
Kürecik'teki Radar, Türkiye'nin Eksenini Düzeltti mi?
Türkiye'deki bazı aydınların da, Batılı yazarların ürettiği "Türkiye'nin ekseni kayıyor" yorumlarına alet olduğunu dile getiren Prof. Dr. Oya Akgönenç, "Malatya Kürecik'e, İran için kurulan NATO'nun sabit yönlü radarından sonra Türkiye'nin ekseni tartışmaları unutuldu. Kürecik'teki radar mı Türkiye'yi yörüngesine oturttu?" diye sordu. NATO tarafından İran'ı izleyecek radar kurulmasının asıl nedeninin ise, "Türkiye'nin komşularının güvenini kaybederek yalnızlığa itilmesi" olduğunu ifade eden Akgönenç, "Türkiye yalnız kalsın, Batıya ram olsun istiyorlar. Dikkatli olmalıyız" diye uyarıda bulundu
Kaynak: MİLLİ GAZETE http://www.milligazete.com.tr/haber/son-tuzak-suriye-233346.htm
Bu haber 672 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle