28 ŞUBAT VE ALPARSLAN TÜRKEŞ

6 Mart 2012 14:39 tsi
28 ŞUBAT VE ALPARSLAN TÜRKEŞ

Alparslan Türkeş, Türk ordusunu, onun yapısını, subayların ve generallerin psikolojisini iyi biliyordu. Kendisi Kurmay albay iken, hem harp akademisinde ve hem de harp okulunda genel taktik, askeri taktik ve harp tarihi dersleri vermişti.

Başbuğ Alparslan Türkeş, Türk ordusunu, onun yapısını, subayların ve generallerin psikolojisini iyi biliyordu. Kendisi Kurmay albay iken, hem harp akademisinde ve hem de harp okulunda genel taktik, askeri taktik ve harp tarihi dersleri vermişti.

Bu bakımdan da gerek kurmay subaylar ve gerekse de orduda yükselmiş generallerden pek çok öğrencileri ve hayranları vardı. Türk milletini seven ve Türklük şuuru taşıyan her subay rahmetli Başbuğ'u severdi.

Bazı toplantı ve ortamlarda bu askerler ve generallerin yaklaşıp "Komutanım ben sizin öğrencinizim" dediklerini çok işittim.

Bu bakımdan da, ordu içindeki her hareket ve olaydan haberi olurdu..

* * *

Rahmetli Erbakan, Başbakan olunca ordu içinde kıpırdanmalar başladı.

Bilhassa 1997 yılbaşından sonra, iyice huzursuzluk arttı.

Artık her ortamda ihtilal lafları edilmeye başladı.

Bilhassa o zaman Ege ordu komutanı olan Doğu Aktolga'nın adı çok geçiyordu.

Ama bunlar bir grup generaldi.

İsimleri de bizzat söyleniyordu. Mezhepçi oldukları da ileri sürülüyordu.

* * *

TBMM de bir toplantıda Başbuğ, ihtilal hazırlıklarından bahsetti.

Aktolga'nın da ismini zikrederek "Bu grup eğer ihtilal yaparsa çok kanlı olur.

Bunu önlemek için Hüsamettin Cindoruk'un gayretle çalışıyor" dedi.

* * *

Sonra rejime ayar verildi, denerek 28 Şubat muhtırası verildi.

Genel kurmay hiyerarşisi dışında "Batı çalışma grubu" diye bir kanunsuz kuruluştan bahsedilmeye başlandı.

Bu kuruluş herkesi fişliyor, baş örtüsünü yasaklıyordu.,

Şehit anaları bile yavrularının cenazesine ve törenlere katılamaz olmuştu.

Milletin inanç ve töresine karşı bir saldırı başlamıştı.

İtiraf etmek lazımdır ki, bu milletin üzerinde büyük bir baskı ve korku oluştu.

* * *

Daha sonra ordu içinde de huzursuzluk başladı.

Çünkü başörtüsü bu milletin gelenek ve töresi idi.

Bu millet binlerce yıldır başörtüsünü harimi ismetinin sembolü saymıştı.

İstiklal savaşında pek çok Türk şehrinin isyanı başörtüsüne saldırı sebebiyle başlamıştı. Fransızlara karşı Gaziantep'te ve Kahramanmaraş'taki sütçü imam isyanları böyle başladı.

Batı adına bir grup general'in bu milletin töresine saldırması, halkta Türk Ordusuna karşı soğukluk meydana getirdi.

Daha sonra Genelkurmay başkanı olan Hüseyin Kıvrıkoğlu hem başörtüsünü çene altına bağlamak şartı ile serbest etti. Hem de Batı çalışma Grubu elemanlarını emekli etti.

* * *

Nisan ayında benimde bulunduğum bir ortamda 23 Mart 1997 günü ihtilal yapılacağını duyduk. Başbuğ'u hanımı ile Almanya'ya gönderdik. Sonra Başbuğ beni oradan aradı. Ben de asayiş berkemal demek için kendisini aradımsa da ona bağlamadılar.

Başbakanlıktan bir arkadaş, Erbakan'ın faksına "Türkeş Almanya'da öldü" diye bir ibarenin geçtiğini söyledi. Sonra Başbuğ yurda döndü.

Ertesi gün de Sheraton oteldeki bir nişan merasiminden yarım saat sonra vefat etti.

Yarım saat önce evlenen gençlere şaka yapıp yüzük takan Başbuğ'un ölümüne şaşıp kaldık. Allah rahmet eylesin.

Seyfi Şahin - Ortadoğu

Kaynak: ORTADOĞU GAZETESİ http://www.ortadogugazetesi.net/makale.php?id=10463

Bu haber 820 defa okundu.

Yorumlar

+ Yorum Ekle

kapat

Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.