En Sıcak Konular

MESULİYET BAKIMINDAN İMHA VE İHYA TASAVVURU

3 Mart 2012 19:04 tsi
MESULİYET BAKIMINDAN İMHA VE İHYA TASAVVURU “Üstad, siz imhaya memursunuz, ihyaya değil…” cümlesinin Fethi Gemuhluoğlu tarafından Necip Fazıl’a hitaben sarfedilişinin üzerinden belki de kırk yıl geçti.

Mesuliyet Bakımından İmha ve İhya Tasavvuru

"Üstad, siz imhaya memursunuz, ihyaya değil…" cümlesinin  Fethi Gemuhluoğlu tarafından Necip Fazıl'a hitaben sarfedilişinin üzerinden belki de kırk yıl geçti. Kırk sene evvel imha ve ihya kavramsallaştırması üzerinden merhum Gemuhluoğlu'nun derin  irfanıyla dile getirdiği hakikat elan üzerinde ciddiyetle düşünmemiz gereken bir mesele olarak karşımızda bütün heybetiyle durmakta. İmha algısıyla dünyayı anlamak ve davranış biçimini bu kabule göre tasarlamak son üç yüzyılı batı medeniyeti karşısında hüzünlü mağlubiyetlerle geçiren bir millet için varlığının kalan kısımlarını savunma noktasında meşruiyet kıstasları içerisinde değerlendirilebilecek bir kavrayış olarak nitelendirilebilir. Taşer gibi Gemuhluoğlu'nunda kırk yıl evvel muştuladığı büyüme, ihya ve yeniden inşa dönemi imha algısından ihya algısına tekamülün zaruri olduğu bir demdir. İmha algısı ile programlanmış insan kaynağının geniş kapsamlı restorasyon ve yeniden inşa süreçlerinde milletin ihtiyaç duyduğu katkıyı sunamayacağı açıktır.

Yeni dönemin gelip geçici iktidarlarla ya da kadrolarla doğrudan bağlantılı olduğu kanaatiyle meseleye bütünüyle muhalif duruş sergilemek büyük resme bakmak yerine resmin çerçevesinin etiketinin yapışkanına odaklanmak manasına gelir ki; bu halde rasyonel değildir.  Tarihin artık daha hızlı aktığı ve bu hızlı akışın fevkalade sancılı son üç yüz yılımızın telafisi ve medeniyetimizin yeniden ihyası için peşpeşe önemli imkanlar sunduğu bir süreci yaşıyoruz. Nasıl önceki dönemde nefsimizi müdafaa refleksinden kaynaklı ve bir çok bakımdan zaruri bir imha algımız varsa, diğer bir deyişle; bizi imha edecekleri iddiasında ve zaman zamanda fiilinde bulunanlara karşı çoğunlukla "küfrü" imha anlayışıyla hareket etmişsek artık yeni dönemde imha algımızı bir adım geri çekerek  Türklüğün etnisiteye hapsedilmediği saadet yıllarında olduğu gibi ihya tasavvurunu öne sürmemizin vaktidir. Elbette bu vakit hatırlatması fıtraten reaksiyoner, imha tasavvuru zapt edilemez insanlarımız için geçerli olmayabilir. Esasen bahsetmeye niyet ettiğimizde bir algının bütünüyle tasfiyesi değil, anılan algının önde durma devrinin sona erdiğinden hareketle lokomotif misyonunu ihya tasavvuruna bırakması lazım geldiğidir. Denilebilir ki; Necip Fazıl'da bizimdir lakin onun bizim olması hakikati devrin Gemuhluoğlu ve benzerlerinin temsil ettiği ihya-inşa ekolünün devri olduğu gerçekliğini gölgeleyemez. Birinin kıymetini diğeriyle mukayese hatasından kaçınmakta mühimdir zira hem ihyada hem de imhada millete ve milletin iddiasına vakfedilmiş ömürler mevzu bahistir. Birinde yaşama azminin diğerinde yaşatma iradesinin ana amil olduğu ifade edilebilirse de bu iki gayretin hemhal olması sebebiyle kati bir ayrım sağlıklı olmaz.

Milletin iddiasına sahip çıkmayı hayatını anlamlandırma noktasında omurga kabul edenlerin ana mesuliyeti artık ihyaya memur olduklarının şuurunda olmalarıdır. Mesuliyetlerinin bu memuriyet olduğunun idrakinde olmak aynı zamanda medeniyetimizin aslına uygun yeniden restorasyonunda ve dahi inşasında ihtiyaç duyulan nitelikli insan kaynağına katkı sağlamak demektir.  Milletin mukaddeslerinin ve bizatihi varlığının zarar görmemesi için fedakarane ve sadıkane terini, kanını ortaya koyanların ihya döneminde de en önde ve zinde olması en ideal olandır. Lakin ideal olan fiiliyatta tecelli edemezse dahi millet büyümeye ve medeniyetini yeniden ihya etmeye muktedirdir.

HÜSEYİN RAŞİT YILMAZ - TÜRKYORUM

 

Kaynak: turkyorum.com  http://www.turkyorum.com/mesuliyet-bakimindan-imha-ve-ihya-tasavvuru/#more-999



Bu haber 1,149 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,506 µs