En Sıcak Konular

KURUMLAR ARASI GÜVEN BUNALIMI VATANDAŞA SİRAYET EDİYOR

13 Şubat 2012 22:22 tsi
KURUMLAR ARASI GÜVEN BUNALIMI VATANDAŞA SİRAYET EDİYOR Yargı ile MİT arasında süren husumet vatandaşın güveninde ciddi bir sarsılmaya yol açıyor. Kurumlar arasında yaşanan bu çekişmeden en çok Türkiye zarar görüyor.

Güven bunalımı

Yargı ile MİT arasında süren husumet vatandaşın güveninde ciddi bir sarsılmaya yol açıyor. Kurumlar arasında yaşanan bu çekişmeden en çok Türkiye zarar görüyor.

GÜNÜ GEÇİŞTİRMEK ÇÖZÜM mü?

Hükümet ise devlet krizine dönüşen ifade krizini "Fidan Yasası" olarak anılmaya başlanan hukuki düzenlemeyle çözmeye çalışıyor. Kapsamlı bir hukuki reformun şart olduğu Türkiye'de günü kurtaracak çözümler ileriki krizlerin anahtarı olabilir. Ancak MİT Müsteşarının ifadeye çağrılmasına neden olan iddiaların da vehameti ortada. KCK'nın MİT kontrolünde faaliyet gösterdiğinin belgelerle ortaya çıktığı iddiaları araştırılıp kamuoyu doğru şekilde bilgilendirilmeli.

Türkiye'de geçtiğimiz hafta kendisine uzun bir zaman yetecek kriz meydana geldi. Hala devam eden kriz Çarşamba akşam saatlerinde PKK/KCK soruşturmasını yürüten savcılığın MİT Müsteşarı Hakan Fidan, eski MİT Müsteşarı Emre Taner ve eski MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş'in "şüpheli" sıfatıyla ifadeye davet edildiğinin ortaya çıkmasıyla başladı.

Başbakan Erdoğan'a yakınlığıyla bilinen Hakan Fidan'ın ifadeye çağrılması akıllara Oslo'da "Demokratik Açılım" çalışmaları kapsamında PKK yöneticileriyle yapılan görüşmeyi getirdi. İlk konuşulanlar Oslo görüşmelerinin adli takibata tabi tutulduğu yönündeydi. Ancak sonrasındaki gelişmeler krizin daha derin boyutlarda olduğunu ortaya koydu.

YANLIŞLIKLAR DİZİSİ

Söz konusu durumun bir devlet krizine dönüşmesi yasa metinleri arasındaki çelişkiden kaynaklanıyor. MİT Kanunu'nun 26. maddesi ve darbe soruşturmalarında savcıların ellerindeki en büyük koz olan Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun 250. maddesi arasında bir çelişkiden bahsediliyor. MİT Kanunu'nda, "MİT mensuplarının görevlerini yerine getirirken görevin niteliğinden doğan veya görevin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan ötürü haklarında cezai takibat yapılması Başbakan'ın iznine bağlıdır" ifadesi ile CMK'nın 250. maddesinin c fıkrasıyla çeliştiği konuşuluyor. Aslında bu durumun herhangi bir krize neden olacak bir çelişki olmadığını savunanlar da var. Ceza Hukukçusu Prof. Dr. Vahit Bıçak, CMK 250'deki söz konusu fıkranın, sadece yargılama yerini işaret ettiğini belirtiyor.

GÜNÜ KURTARMAK YERİNE KAPSAMLI REFORM GEREK

Hükümet ise MİT krizini MİT Kanunu'na yapılacak eklemeyle aşmaya çalışıyor. Kapsamlı bir hukuki reformun gerekli olduğu aşikar iken "Günü Kurtarma" olarak nitelendirebilecek bu hamle ileriki zamanlarda meydana gelebilecek krizlerin de anahtarı olabilir.

BASINA SIZDIRILMASI SORUŞTURMANIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL

MİT Krizi'ndeki büyük yanlışlıklardan biri de MİT Müsteşarı Fidan'ın "şüpheli" sıfatıyla ifadeye davet edilmesinin basına sızdırılmış olması.


İfade davetinin basına yansımasının ardından konuyla ilgili açıklama yapan İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Fikret Seçen, ilgili kişileri ifade davetinin telefonla yapıldığını ve herhangi bir tebligat gönderilmediğini açıklamıştı.

Alışılagelmişin dışında postalı tebligat yerine telefonla davet yapılması ise soruşturmanın güvenliğine bağlanmıştı. Ancak tebligatsız ifade daveti basının kulağına gitti.

FİDAN, İFADE İÇİN MAZERET BİLDİRDİ İDDİASI

İfadeye çağrılan MİT'çilerin geçtiğimiz Perşembe günü adliyede olması ve ifade vermesi bekleniyordu. Ancak ne Fidan ne Taner ne de Güneş ifade vermek için adliyeye gitti. O günün akşamında Nöbetçi 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvuran savcı, Taner ve Güneş hakkında yakalama emri çıkarttı. Fidan'ın ifadesinin alınması için ise Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na talimat yazdı.


Fidan için yakalama kararı verilmemesinin nedeni çok geçmeden ortaya çıktı. Fidan'ın savcılığa telefon açarak mazeret bildirdiği iddia edildi. Eğer diğer MİT'çiler de mazeret bildirseydi belki de krizin Cuma günkü perdesi çok tozlu-dumanlı geçmeyecekti.

EMNİYETTE POLİS BIRAKMAYIZ TEHDİDİ

Haklarında yakalama emri çıkartılan iki MİT'çinin de polisler tarafından İstanbul Yıldız'daki MİT Bölge Müdürlüğü'nde arandığı iddia ediliyor. Konuyla ilgili iddialar bununla da sınırlı değildi. Aramanın sürdüğü dakikalarda aranan MİT'çilerin alınarak adliyeye doğru yola çıkarıldığı haberleri geliyordu. Ancak Cuma günü adliyeye gelen-getirilen olmadı. Konuşulanlara göre soruşturmayı yürüten polis şefleri Ankara'dan aranmış ve "Eğer gözaltı olursa Emniyette polis bırakmayız" diye tehdit edilmişti. Bunun üzerine polisler MİT'ten elleri boş döndü.(CİHAT ARPACIK - Milli Gazete)

 

Kaynak: MİLLİ GAZETE  http://www.milligazete.com.tr/haber/guven-bunalimi-230035.htm



Bu haber 633 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,396 µs