En Sıcak Konular

HEPİMİZ ERMENİYİZ'' SÖZÜNE AKP'Lİ VEKİLDEN TEPKİ

30 Ocak 2012 21:10 tsi
HEPİMİZ ERMENİYİZ'' SÖZÜNE AKP'Lİ VEKİLDEN TEPKİ Balıkesir Milletvekili Öztaylan, “Hepimiz Ermeniyiz” denmesi kanıma dokunuyor. Ben öz be öz Türküm Milliyetçiyim! “ dedi.

AKP'li vekil Ceviz Kabuğu'nda isyan etti

Balıkesir Milletvekili Öztaylan, "Hepimiz Ermeniyiz" denmesi kanıma dokunuyor. Ben öz be öz Türküm Milliyetçiyim! " dedi.
Büyük destek aldım
Usta gazeteci Hulki Cevizoğlu'nun KRT'de canlı yayımlanan programı Cevzi Kabuğu'na katılan AKP'li Cemal Öztaylan, "Ne Ermeniyim ne Hrant" açıklaması sonrası çok büyük destek aldığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
Mukaddes ucuz değil
Dink'e yapılanları onaylamıyorum ama "Hepimiz Ermeniyiz hepimiz Hrantız" demeleri kanıma dokunuyor. Ben öz be öz Türk'üm dahası Türk milliyetçisiyim. Benim mukaddeslerimi ucuz bir şey gibi kullanmalarını kabullenemiyorum.

"Hepimiz Ermeniyiz" sözü AKP'li vekili isyan ettirdi
Balıkesir Milletvekili Cemal Öztaylan: "Hepimiz Ermeniyiz, Hepimiz Hrantız" demeleri kanıma dokunuyor. Ben Öz be öz Türküm, Türk milliyetçisiyim.
Fransa Ortaçağ'daki kilise mahkemelerini (Engizisyon) hortlattı...1915'te iktidarda kim vardı: 
Vahidettin'in ağabeyi mi, Atatürk mü? Emekli Savcı Okusal: 12 Eylül'de bizim bıraktıklarımız 
öldürülüyordu.

Duayen Gazeteci Hulki Cevizoğlu'nun hazırlayıp sunduğu Ceviz Kabuğu'nda bu hafta, Fransa'nın "Ermeni soykırımı yoktur" diyeni cezalandıran çağdışı yasası ve Türkiye'deki yargı bağımsızlığı konuları masaya yatırıldı. KRT (Karadeniz) televizyonunda canlı yayınlanan Ceviz Kabuğu'nda konuşan emekli Cumhuriyet Savcısı Ali Okusal, 2003'teki İstanbul'daki Taliban saldırısı hakkında ilk kez konuştu;  AKP Balıkesir Milletvekili Cemal Öztaylan ise, "Ben ne Ermeni'yim, ne Hrant'ım" dedi. 
Hulki Cevizoğlu, Fransa senatosunda da kabul edilen Soykırımı İnkar Yasası'nın "düşünceye vurulan giyotin" olduğunu söyledi. Cevizoğlu, Avrupa'nın geçmişinin karanlık bir ortaçağ zihniyetine dayandığını hatırlatarak, Fransa'nın bu yasa ile Engizisyon mahkemelerini yeniden kurduğunu kaydetti.
CEVİZOĞLU: "ORTAÇAĞ İRTİCASI GERİ GELDİ" 
Fransa senatosunda da kabul edilen yasayı eleştiren Hulki Cevizoğlu "Sarkozy ve ekibi, düşüncenin başına giyotini indirerek ortaçağ zihniyetini geri getirmiş oldu" dedi. İlerlemenin ve aydınlanmanın örneği olarak gösterilen Avrupa'nın karanlık geçmişin halka iyi anlatılması gerektiğini savunan Hulki Cevizoğlu şunları söyledi:
 "Yıllarca Türkiye'de irtica tartışması yapıldı. AB ise, gelişmişlik ve modernliin örneği olarak gösterildi. Ama sonunda AB'nin kurucu iki ülkesinden biri olan Fransa'ya irtica geldi. İrtica ne demek? Geriye gidiş demek. Kendi ülkesi içinde 'Ermeni soykırımı yok'diyeni hapse atarız diye bir kanun çıkardı. Yani düşünceye giyotin indirdi. Sarkozy ve ekibi yaptı bunu. Gelin bunu tarihçilerimiz biliminsanlarımız yapsın dedik. 'Hayır, soykırım yok diyeni hapse atarım'dedi. Bu Ortaçağ zihniyetinin geri gelmesi demek, irtica demek. Sarkozy düşüncenin başına bu giyotini indirerek ortaçağ zihniyetini geri getirmiş oldu. Fransa engizisyon mahkemesini yeniden kurmuş oldu. Hani düşünce özgürlüğü? Bunlar ortaçağda dünya kadar biliminsanını öldürdü, düşünceye engel oldular tarihleri boyunca. Bu gerçeği bile bile, 'ben bu AB'ye gireceğim'diyenlere ulaşmalı sözümüz. Bunların geçmişini örnek göstermek yanlış. 
ASALA terör örgütü varken, Avrupa topraklarında diplomatlarımız patır patır öldürülürken Türkiye'de bir tane Ermeni vatandaşımızın burnu bile kanamadı. AKP iktidarı son on yılda ne diyordu? 'AB ye karşı olanlar Türkiye'yi içe kapamak istiyor. E bak, Fransa seni içe kapadı. Mantığın bittiği yerde siyaset konuşuyorsak sözün bittiği yer oluyor gerçekten.
Şimdi Başbakanımız diyor ki, Sayın Erdoğan, 'daha da Fransa'ya gitmem bir düşüneceğim." Başbakan Fransa'ya gitse, 'soykırım yok'dese içeri atacakları mı onu? Başbakan Fransa'ya gitse ne olur, gitmese ne olur. O da ayrı bir konu. 1915'te gerçekte neler oldu, o da ayrı bir konu. 
1915'TE İKTİDARDA KİM VARDI: 
VAHİDETTİN'İN AGABEYİ Mİ, ATATÜRK MÜ?
Hulki Cevizoğlu tarihi olayların zamanın koşullarına göre değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, tarihin sadece tarihçilere bırakmanın da her zaman doğru olmayabileceğini ifade etti. Cevizoğlu, 1915 olaylarının da zamanının koşullarına göre değerlendirilmesi gerektiğini belirterek şu açıklamaları yaptı:
 "Tarihi tarihçilere bırakmak da her zaman çok doğru değil\'85 Lozan'a imza atan Avrupa, geçmişi akladı... Siz güçlü devlet olursanız kimse 'gözünün üstünde kaşın var'diyemez. Tarihçilerin iki tanesi soykırım yok der 12 tanesi var derse ne olacak? Olayları zamanın şartları içinde değerlendirmek lazım.
1915'te soykırım yapıldı ise o dönemde yönetimde kim vardı? Türkiye'de bir ittihat ve Terakki teranesi tutturuldu. Enver Paşa, Cemal Paşa mı yönetiyordu Türkiye'yi? Sanki onlar yönetiyormuş gibi gösteriliyor Türkiye'yi. 'Dersim'de Atatürk katliamcıdır'diyor, Osmanlıyı savunuyorlar. E peki, 1915'te iktidarda Atatürk mü var?.. 35. Padişah var iktidarda, Vahidettin'in ağabeyi, Vahdetinden önceki padişah var başta. 5. Mehmet Reşat var 1915 olaylarının olduğu dönemde. Ama bu gündeme gelmiyor. Burada bile, bir taraftan Atatürk çekişmesi yaşanıyor. Soykırımı savunanlar, bunun ucunun Atatürk'e dayandığını bile açıkça söylüyorlar. Şimdi dürüst olmalı ve o dönemde iktidarda bir padişahın olduğunu kamuoyuna söylemeliyiz. Ama bunu söylemek, 'padişah soykırım yaptı'demek değildir. Yalnızca gerçekleri ifade etmek açısından, Atatürkçü-Padişahçı kavgası arasında bizler gerçekleri ifade etmeliyiz. Bu da konunun başka bir boyutu." 
Öte yandan, konuyla ilgili olarak programın telefon konuğu olan AKP Balıkesir Milletvekili Cemal Öztaylan ilginç açıklamalarını ilk kez bir canlı yayında dile getirdi.
Hrant Dink davasının sonuçlanmasının ardından "Ne Ermeni'yim, ne Hrant'ım" şeklindeki açıklamasıyla gündeme gelen AKP Balıkesir Milletvekili Öztaylan, kendisine yakın çevresi. AKP'li seçmenler ve partisinden büyük destek verildiğini belirtti.
Öztaylan, "Dink'e yapılanları onaylamıyorum ama bir şeyleri dikte etmek için 'hepimiz Ermeniyiz hepimiz Hrantız'demeleri kanıma dokunuyor. Mukaddeslerimi ucuz bir şeymiş gibi kullanmaya çalışıyorlar. Ben öz be öz Türk'üm dahası Türk milliyetçisiyim" dedi. 
Öztaylan şöyle devam etti:
 "Hiç kimse kimsenin canına ve malına kast edemez. Allah da kul da bunu söylüyor. Allah'a ve onun dinine inanan insanlar olarak bu düsturla yetiştik. Sayın Hrant Dink'e yapılanı tasdiklememiz mümkün değil. Ama bir şeyleri insanlara dikte ediyormuş gibi sokağa dökülüp Hrant'ız, Ermeni'yiz demeleri kanıma dokunuyor. Çünkü ben ne Ermeni'yim ne Hrant'ım. Benim mukaddeslilerimi ucuz bir şeymiş gibi kullanmalarını kabullenemiyorum. Herkes ne istiyorsa olsun. Bazı olayları insanın kanına ve nasırına basarcasına yapıyorlar. Doğru olduğu kanaatinde değilim. Örfümüzle âdetimizle oynuyor. Ben Türküm kardeşim.  Ben Ermeni falan değilim. Ben öz be öz Türküm hatta Türk milliyetçisiyim." 
Hulki Cevizoğlu'nun "O sözlerle bir tepkiyi ortaya koymaya çalışıyorlar. Çünkü, o sloganı atanların büyük bir kısmı da sizin gibi Türk ve Müslüman. Bu bir dayanışma gösterisi, menfur cinayete karşı" sözlerine Cemal Öztaylan, "Bunu anlatmanın başka bir yolu yok mu? Özeniyorlardır belki bilemeyeceğim" diye karşılık verdi.
"PARTİM DE MECLİS DE BENİ DESTEKLİYOR" 
Twitter'den birkaç kişi dışında hiç olumsuz tepki almadığını, aksine tebrik edildiğini ifade eden Öztaylan, Hürriyet gazetesindeki köşesinde kendisini eleştiren Ahmet Hakan'a da yanıt verirken iddialı bir açıklama daha yaptı. Meclis'teki milletvekillerinin yarısından fazlasının kendisiyle aynı düşüncede olduğunu söyleyen AKP milletvekili şöyle devam etti:
 "Ahmet Hakan ne demek istediğimi anlayamamış. Algılama sorunu var. Olmasa, sizin gibi, niye yaptınız diye sorardı, anlatırdık. Adam gibi bir yazı yazardı.  O da ona yakışır. Allah selamet versin.  Ermenilere hakaret var mı? Toprağı bol olsun Hrant Dink'e hakaret var mı sözlerimde? Benim dediklerimden bunu çıkardıysa onu okutan hocalara da Allah selamet versin.
Partimin içinden 'ağzında sağlık, yüreğine sağlık'dediler. Parlamentoya gidin. Kamuoyu yoklaması yapın. Benim gibi düşünenler yüzde 51'i geçmezse ben adam değilim. Geçmezse ben özür dileyeceğim bu söylediklerim için. Milliyetçilik MHP'nin tekelinde değil. Ben Müslüman'ım Müslümanlık da partinin(AKP'nin) tekelinde değil." 
"CESUR SAVCI" NASIL OLUNUR?
Ceviz Kabuğu'nun stüdyo konuğu emekli Cumhuriyet Savcısı Ali Okusal da, "Tam Bağımsız Yargı Ve Tek Celsede Adalet" kitabıyla ilgili soruları yanıtlarken ilginç açıklamalar yaptı.
Emekli Cumhuriyet Savcısı Ali Okusal, Türkiye'de yargı sistemi içinde yargı bağımsızlığını olumsuz etkileyen durumlar olduğunu söyledi. Bu olumsuzlukların başında adalet bakanının HSYK'ya başkanlık etmesini geldiğini dile getiren Okusal, "adalet bakanı siyasal bir kimliktir ve HSYK'da hem başkandır hem oy hakkı vardır. Bu nedenle yargı ister istemez etkilenir bundan" dedi.
Emekli Savcı Okusal, Türkiye'deki yargı bağımsızlığı hakkında şunları söyledi:
 "Türkiye'de yargının tamamen bağımsız olduğunu söylemek de yanlış olur, bağımsız olmadığını söylemek de. Tam bağımsız yargı için HSYK'nın başında adalet bakanının olmaması gerekir. Bu hep eleştirilen bir konudur.  İspanya'da var mesela bu durum. HSYK'nın başkanı Yargıtay başkanıdır. Fransa'da cumhurbaşkanı kurulun başında ve adalet bakanı da yardımcısı ama şimdi değişiyor. Adalet bakanının bu kurulun başında olması ve oy hakkının olmasının yargıyı etkilememesi mümkün değil. Adalet bakanı siyasi kişilik olduğu için etkisi olacaktır muhakkak. Bunun iktidarla ya da bakanının şahsı ile ilgisi yok. Daha önce de böyleydi bu ama değişmesi gerekir.
Yargını bağımsızlığını etkilen en önemli sorunlardan biri de hâkim adaylarının mülakatlarının kurul tarafından yapılması. Bakanlık yapıyor bunu hâlâ. Hâkim yapacağımız gençlerimizi siyasi iktidar sınav yapıyor. Partinin hangisi olduğu önemli değil. Mutlaka orda bir düşüncelere göre bir kadrolaşma olacağı kesindir. Birisi az yapar diğeri çok yapar o değişir." 
Hulki Cevizoğlu'nun, Okusal'a kitabında "Yargı bağımsız olursa cesur savcı çok çıkar" ifadesine yer verdiğini hatırlatması üzerine Okusal, "Ben cesur bir savcıydım ama sistemin el verdiği kadardı. Fazlası don kişotluk olur" diyerek ilginç bir yanıt verdi.
"2003'TEKİ EL KAİDE SALDIRISININ 
OLAY YERİ SAVCISIYDIM... 
2003 yılında El Kaide örgütünün İstanbul Şişli'de gerçekleştirdiği bombalı saldırıda olay yeri savcısı olduğunu açıklayan Ali Okusal, "Meslek hayatımda hiç bu kadar korkunç ve kahredici bir olayla karşılaşmamıştım" dedi. Yaklaşık 20 kişinin hayatını kaybettiği olay hakkında ilk kez konuşan Okusal, şunları söyledi:
 "Ömrü hayatımda kendime ülkeme insanlığa, dünyaya karşı bu kadar sorumlu hissetmemiştim. Burada bir yanlış yapsaydık dünyaya da rezil olacaktık. Çok korkunç bir manzara vardı. İnsan cesetleri değil ceset parçalar vardı. Kol, bacak, kafa bir yerde. Bin sene yaşasam bu olayı hiç unutmam. Bombanın koyulacağı yerde bir kamyon büyüklüğünde bir çukur açılmıştı. Çok korkunç bir manzaraydı." 
Bu tip olaylarda çevredeki delillerin çok dikkatli toplanması gerektiğini belirten Okusal, "Delillerin bütünlüğüne zarar vermeden toplanması gerekir. Polisin sorumluluğu altındadır bu durum" dedi.
"BIRAKILANLAR  ÖLDÜRÜLÜYORDU!" 
Ali Okusal, izleyicilerin sorusu üzerine, meslek hayatı boyunca vicdanını rahatsız eden birkaç olay olabileceğini söyledi. Bunların en önemlisinin de 12 Eylül döneminde yaşandığını ifade eden Okusal "12 Eylül döneminde asker bize suçlu diye getirdiği kişileri delil olmadığında çıkarıyorduk. Bizim çıkardığımız insanları asker dışarıda öldürüyordu ya da nezarette tutuyordu günlerce. Bu nedenle bence en kötü demokrasi askeri idareden iyidir" diye konuştu.
BEYİN FIRTINASI: SAVCILIK ÖZELLEŞEBİLİR Mİ?
Ali Okusal, izleyicilerden gelen başka bir soru üzerine, İmam Hatip mezunlarının hâkim ya da savcı olmasında bir sakınca göremediğini belirtti. İmam hatiplilerin diğer insanlardan farklı, bir ayrıcalık olmadığı sürece her işi yapabilmeleri gerektiğini söyleyen Okusal, "Benim arkadaşlarım da vardı böyle. Bir sorun yoktu, hatta günahta kalmamak için daha çok titizleniyorlardı" dedi.   
Ceviz Kabuğu'nun stüdyo konuğu emekli Cumhuriyet savcısı Ali Okusal, Hulki Cevizoğlu'nun bir sorusu üzerine beyin fırtınası yaptılar.
Cevizoğlu, örnekler vererek "avukatlık gibi savcılık müessesesinin de özelleşip özelleşemeyeceğini" sordu. Savcıların her konuya bakmak yerine, gelişen dünyadaki pek çok farklı konuya göre uzmanlaşıp, o konularda savcılık yapmasının daha iyi olacağını da vurgulayan Hulki Cevizoğlu, şöyle konuştu:
 "Peki Özel savcılar olamaz mı? Hukuk sisteminde de özelleştirmeye gidiliyor. Yıllar önce alış veriş merkezlerini de polisler koruyordu. Şimdi özel güvenlik şirketleri var. Para verip avukat tutuluyorsa, para verip savcı da tutulamaz mı?" 
Okusal, bu durumun sonucu bağımlılık yarattığı için etkileyeceği gerekçesiyle olamayacağını söyledi ve yine aynı nedenle dünyada da olmayacağını ekledi.
Ali Okusal, Türkiye'de tartışılan gizli tanık sistemini de desteklediğini, bunun işe yarayan bir sistem olduğunu söyledi. Ancak bu sistemi kullanırken dikkatli olunması gerektiğini hatırlatan Okusal, "Gizli tanık olmalıdır. Olmasının faydaları da vardır zararları da. Gizli tanığın beyanıyla karar vermek insan hakkı ihlalidir. İddiaları desteklemek gerek... Yaşın yanında kurunun yanmaması gerekir. Bunları söylerken çok hassas davranmak lazım. Burada da cumhuriyet savcılarına büyük görev düşmektedir" dedi.
Ceviz Kabuğu'nda bu hafta "Türkiye'de yargı bağımsızlığının olduğuna inanıyor musunuz?" sorusuyla bir anket düzenlendi.  İzleyicilerin SMS ile yanıtladığı anketten "yüzde 2 evet, yüzde 98 hayır" sonucu çıktı.


Kaynak: YENİÇAĞ http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/habergoster.php?haber=62724



Bu haber 1,348 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,583 µs