En Sıcak Konular

''AKP KÜRESEL ÇEVRELERİN BİBERONUYLA BESLENMEKTEDİR''

6 Aralık 2011 22:01 tsi
''AKP KÜRESEL ÇEVRELERİN BİBERONUYLA BESLENMEKTEDİR'' Bahçeli,''AKP Hükümeti devamlı tıpışlanmakta, sırtı sıvazlanmakta ve küresel çevrelerin biberonuyla beslenmektedir''dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ABD Başkan Yardımcısı Biden'in yaptığı Türkiye ziyaretini Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında ele alarak AKP Hükümeti'ne yüklendi.

Bahçeli'nin TBMM grup toplantısında ziyaretle ilgili yaptığı değerlendirme şöyle:

"Geçtiğimiz hafta ülkemizde ve komşu coğrafyalarda önemli siyasi gelişmeler ve ziyaretler gerçekleşmiştir.

Bunlar arasında en dikkat çekeni ABD Başkan Yardımcısının Irak'ın kuzeyinden sonra ülkemize gerçekleştirdiği temaslar olmuştur.

Önümüzdeki hafta bu ülkenin önemli bir ismi daha ülkemize gelecektir.

Görüldüğü kadarıyla ABD'nin ve küresel çevrelerin, son dönemlerde Türkiye'ye karşı ilgileri bir hayli artmıştır.

Batı medyasından, düşünce merkezlerinden ve sivil toplum kuruluşlarından övgüler peşi sıra gelmektedir.

AKP Hükümeti devamlı tıpışlanmakta, sırtı sıvazlanmakta ve küresel çevrelerin biberonuyla beslenmektedir.

Dün eksen kaydı kaymadı münakaşasının neden olduğu toz bulutu, yerini BOP'un yalancı ve ısmarlama baharına bırakmış ve AKP şımartılarak Suriye'ye kilitlenmiştir.

İçerik ve öz itibariyle asırlardır değişmeyen içinde bulunduğumuz coğrafyadaki provokasyonlar ve tuzaklar, Ortadoğu'ya bir kez daha yerleşmiş ve aktörleri kısmen farklı olsa da aynı zihni ve fikri hedefle mesaisine koyulmuştur.

İlerleyişi, biçimi ve stili ile Ortadoğu'yu kanlı elleriyle kuşatan yeni sömürgecilik, cinayetlerini ve katliamlarını ürettiği kavramları seferber ederek meşrulaştırmaya çalışmaktadır.

Bir asır önce doğrudan müdahale kanalları oluşturarak yakın coğrafyalarımızı aralarında bölüşen güçler, şimdi bölge insanına şirin ve sevimli gelecek kişi ya da partileri tespit ederek, bunlar vasıtasıyla maliyeti azaltmak ve kendi zayiatlarını düşürmek istemektedirler.

AKP'nin ve BOP Eşbaşkanı'nın tercih ve seçimi bu yüzdendir.

İktidara gelmeleri ve tutunmaları için gösterilen sabır ve destek bundan dolayıdır.

AKP sömürgeciliğin ve işgal emellerinin sadık bir bekçisi olmuş; utanç verici bir şekilde Müslüman âlemini sırtından hançerlemiştir.

Elbette suç ortakları, kirli organizasyonun tezgâh altı işportacıları Ortadoğu'da göze girmek ve kanlı sahnelerde rol almak için kıyasıya rekabet halindedirler.

Mizaçları ve müktesebatları bizce malum olan içerideki uzantılar da, AKP Hükümeti'ni vicdanları kararmışçasına Ortadoğu bataklığına itmekte ve ya hep ya da hiç sözleriyle savaş çığırtkanlığı yapmaktadırlar.

AKP'nin, Suriye'nin karşısına tam olarak geçmesi amacıyla muazzam bir psikolojik harekat yürütülmekte ve hayasızca tertipler yapılmaktır.

Hükümet ise zaten bunlara dünden gönüllüdür ve BOP'un sancaktarlığını kimseye kaptırmaya niyeti yoktur.

Tam 95 yıl önce, ecdad toprakları iken gizli anlaşma masalarında pay edilen Ortadoğu, bugün bir kez daha emperyalist iştahın hedefindedir.

Yabancı güçlerin vaatlerine kanarak, işgali ve esareti kukla olmak adına benimseyen dönemin işbirlikçilerinin torunları bugün de faaliyet halindedir ve bunların kim olduğunu sağduyulu herkes çok iyi görecektir.

İçinde bulunduğumuz geniş coğrafi havzaya ekilen etnik, dini ve mezhep düşmanlıklarının kimlerden ve ne şekilde yayıldığı hepimizce bilinmektedir.

Şimdilerde demokrasi diyenlerin, özgürlük yaygarası koparanların nasıl bir mazi, devlet ve toplum hayatından bu zamana geldiklerini zihinlerini ve dürüstlüklerini ipotek ettirmemiş her sağduyulu insanımız gayet iyi fark edebileceklerdir.

Suriye'de demokrasi olmayışını eleştirenlerin, kendi halkına ateş ediyor diyerek insan hakları organizasyonlarını harekete geçirenlerin ve saldırılar için geri sayıma başlayanların utanma ve sıkılmaları varsa önce kendi sicillerini gözden geçirmeleri gerekmektedir.

Bakınız değerli arkadaşlarım, Arap Birliği Suriye'ye yaptırım kararı alırken demokrasi vurgusu yapmış; fakat bu organizasyonun hemen hemen bütün üyeleri bugüne kadar demokrasinin hayalinden bile ürkmüş ve ısrarla da kaçmışlardır.

Suriye'deki kanlı saldırıları her fırsatta yerden yere vuran AKP zihniyeti de, nedense Suudi Arabistan'ın Bahreyn'de döktüğü kanı ya da Mısır'da askeri vesayetin son haftalarda katlettiği insan sayısını bir türlü hatırlamamış ve dile getirmemiştir.

Hükümet Somali'yi küresel projeler kapsamında gündemine alırken, açlığın ve yoksulluğun istismarını yapmış; ama bu ülkenin şu sıralarda BOP çerçevesinde işgalin sınırında bulunduğunu katiyen itiraf edememiştir.

Demokrasi maalesef dengesiz ve samimiyetsiz ağızlarda gerçek anlam ve kapsamından hızla uzaklaşmaktadır.

Osmanlı'yı yıkan ittifak ve taraflar, bugün daha değişik bir yöntemle üzerimize çullanmanın hesabını yapmaktadır.

Buna çanak tutan ve ortam hazırlayan da hiç şüpheniz olmasın ki Adalet ve Kalkınma Partisi'dir.

Türkiye Cumhuriyeti'ni; yanlarında göstererek içten içe kanatan ve AKP'nin ihanet politikalarına destek veren çevreler, esas ve öz olarak ne Suriye'yi, ne Libya'yı ne de Mısır'ı asıl hedef olarak tayin etmişlerdir.

Unutmayınız ki Türklük, Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti BOP'un son durağıdır ve bu durak tasfiye olmadan bu şeytani proje amacına ulaşamayacaktır.

Bunun için Dersim konusu tesadüfen çıkmış bir mesele değildir.

Geçmişteki ihanetlerin katliam gibi sunulması boşuna değildir.

Türkiye'nin yıkılması için güç aldığı zeminin çatlatılması ve sallanması gerekmektedir.

Türk milletinin dağılması için anlam bunalımına düşmesi ve özgüvenini tamamen kaybetmesi lazımdır.

AKP zihniyetinin sefil ve tükenmiş yüzleri, kurtuluş savaşına kurgu, şehitliklerin de temsili olduğunu utanmadan, yüzleri kızarmadan ve kalpleri sızlamadan gündeme taşıyabilmektedirler.

İşte AKP'nin memur olduğu kepazeliklerin, yıkımların altında bunlar vardır.

Cumhuriyet ve Mustafa Kemal Atatürk meselesi aşılırsa, yeni anayasa sürecinde inisiyatif ve psikolojik üstünlük elde edeceklerini hesap eden alçaklar, BOP'un ekmeğine sürekli yağ sürmektedirler.

Bu itibarla pazarlıklar kızışmakta, BOP'un eylem planları ve ilerleyeceği güzergahlar hakkında son rötuşlar yapılmaktadır.

İşte böylesi bir ortamda az önce kısaca değindiğim gibi, ABD Başkan Yardımcısı ülkemize gelmiştir.

Bizim için üzerinde durulması gereken başlıca konulardan birisi; söz konusu şahsiyetin ziyaret halkasındaki duraklarıdır.

ABD Başkan Yardımcısı, Irak'ın kuzeyindeki peşmerge reisiyle ve PKK'nın düşüncelerini ve silah bırakma şartlarını açıklayan Irak Cumhurbaşkanıyla bir araya gelmiştir.

PKK'yı himaye eden peşmerge reisi ve terör elçisi Irak Cumhurbaşkanı'yla görüşmeler yapan ve muhataplarına terör konusunda Türkiye'nin beklentilerini ifade eden ABD Başkan Yardımcısı, gelmeden önce bu şekilde kamuoyu hazırlamış ve sonra da asıl gündemiyle ülkemizde ağırlanmıştır.

AKP'yi öven ve Türkiye'nin Suriye'de gerçek bir liderlik gösterdiğini söyleyen bu Başkan Yardımcısının; sadece Hükümeti pohpohlamak için binlerce kilometre öteden Türkiye geldiğini düşünmek izah edilemez bir saflık olacaktır.

AKP'ye biçilen postun, artık Suriye'ye serilmesi istenmekte ve bu konudaki taktik ve stratejik adımlar peşi sıra ortaya dökülmektedir.

Esasen ABD Başkan Yardımcısının geçmişte ülkemizle ilgili sarfettiği sözleri bizim tarafımızdan gayet net olarak bilinmektedir.

Milli meselelere karşı tahrik yüklü düşünceleri hala hafızalarımızdadır.

Sözde Ermeni soykırım iddiaları başta olmak üzere,  Türkiye karşıtlığı ve muhalifliği bilgimiz dâhilindedir.

Aynı stratejik vizyona sahip olduğumuzu iddia eden bu kronik Türkiye hasmının, birden bire eski fikirleriyle çelişen bir noktaya gelmesi dönemsel ve sadece bölgesel bir denklemin kurulması için geçici bir durumdur.

ABD Başkanı'nın aynı zaman içinde, "İsrail'den daha önemli müttefikimiz yoktur" sözlerini ümit ederim ki AKP zihniyeti iyi değerlendirir ve bundan sonraki adımlarını buna göre atar.

Ancak buna dair en ufak bir emare de hala görülememektedir ve en derin kaygımız da budur.

Suriye konusunda ifşa edilen beyanatlar ve fiili savaş şartları her şeyi net olarak göstermektedir.

Karşılıklı yaptırım kararları ve adımları kritik bir eşiğe gelindiğinin işaretidir.

Küresel projelerin alt yüklenicilerinden olan Dışişleri Bakanı'nın; "Komşularla sıfır problem ilişkisi dediysek biz Suriye halkıyla sıfır problem peşindeyiz." tevili tam bir geri adım ve daha önceki pozisyonlarından savrulmalıdır.

'Zalimlerle birlikte olmayacaklarını' iddia eden bu kişinin görev aldığı hükümetin; Ortadoğu sultanlarıyla, krallarıyla, emirleriyle, otoriter simalarla ve kanlı diktatörlerle yıllarca yanak yanağa olduğunu aziz milletimiz gayet iyi bilmektedir.

AKP uçurumun kenarında nutuk atmakta ve şuursuz bir halde Türkiye'yi felakete götürmektedir.

Eğer yapılanlar karşılığında diyet ödüyorsa, verdiği sözlerin karşılığını yerine getiriyorsa ve büyük bir açığı var da tehditlere boyun eğiyorsa; bilinsin ki AKP açık bir ihanet içindedir.

Küresel angajmanların sonucunda gerekli hizmeti veremeyen AKP Hükümeti ve Başbakan, gün gelecek buruşturulup bir kenara bırakılacaktır.

Milliyetçi Hareket Partisi, Türkiye'nin ve Türk milletinin çok sıkıntılı bir sürece doğru adım adım götürüldüğünü görmekte ve bu nedenle de hükümeti girdiği yoldan geri dönmesi için açıklıkla uyarmaktadır.

Her devletin kendi iç meselesini kendi mekanizma ve sosyolojik gerçekleriyle çözüme kavuşturmasına yürekten inanıyoruz ve komşu ülkelerdeki şiddet ve istikrarsızlık döngüsünün bir an önce son bulmasını temenni ediyoruz.

AKP Hükümeti, fitne ektiği yerden hüsran biçeceğini unutmamalı ve Türk milletinin de bunu affetmeyeceğini ve eninden sonunda hesap soracağını asla hatırından çıkarmamalıdır.''


Kaynak: mhp.org.tr http://www.mhp.org.tr/gbk.php?content=3157&cat=52


Bu haber 668 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,231 µs