SÖZÜMÜZ MÜSLÜMANA ''DİYALOGCU'' HACI(!)YA DEĞİL!

5 Aralık 2011 13:55 tsi
İslam beldeleri işgal ediliyor, Müslümanların canları kıyılıyor, namusları kirletiliyor. Bunu yapanlar Haçlı dünyası, Haçlı orduları... Ve destekçileri maalesef Müslümanım diyenler...

Sözümüz Müslümana, diyalogcu hacı(!)ya değil  
 
Âlemlere rahmet Hz. Muhammed (S.A.V.)’in sözleri, samimi müminler için çok şey ifade eder ve mutlak itaati gerektirir. Zira Allah (c.c.): “Allah’ a itaat edin, Resulüne itaat edin. “Ve “Kim Resule itaat ederse, Allah’a itaat etmiş olur” buyuruyor.
Peygamberimizin (S.A.V.), bilinen meşhur hadisinde kötülüklere (münkere) karşı nasıl bir tavır takınacağımız sırası ile beyan ediliyor:
“Sizden her kim bir kötülükle karşılaşırsa, onu eliyle düzeltsin. Gücü yetmiyorsa lisanıyla düzeltsin. Ona da gücü yetmiyorsa, kalbi ile buğzetsin. Bu, imanın en zayıf derecesidir.”
Kötülükler çoğaldı.
Ahir zaman fitneleri, deccal oyunları arttı.
İslam beldeleri işgal ediliyor, Müslümanların canları kıyılıyor, namusları kirletiliyor. Bunu yapanlar Haçlı dünyası, Haçlı orduları... Ve destekçileri maalesef Müslümanım diyenler... Irak ve Afganistan Haçlı askerleri ile işgal edilirken, Libya’ya saldırılırken siyasilerimizin tavrı ortada...
Şimdi sıra Suriye’ de, İran’da ve diğer İslam ülkelerinde... Ve 22. sırada Türkiye var.
Hayal değil bunlar. Son 20 senemize sığanlar ve yaşananlar film değil, gerçek…
Hadi diyelim gücümüz yetmedi engellemeye; destek olmak, ortak olmak niye?
Örneğin Libya’da önce “NATO’nun ne işi var?” dendi. Sonra NATO’nun Libya operasyonunun merkez karargâhı İzmir oldu, oradan saldırılar planlandı. Şimdi de, Libya’ya saldırıların, Kaddafi’yi devirenlerin amacının petrol olduğu söyleniyor.
Kimi kime şikâyet ediyorsunuz?
Bu zulümse, bu haksızlıksa, yarın başka Müslüman ülkelerde (örneğin Suriye de) aynı oyun oynanıyorsa, siz ortak değil misiniz bu zulme, bu talana, bu işgale?
El ile (güç ile) münkerata mani olamayan, Müslüman teşkilatlar, gruplar, cemaatler, sivil toplum teşekkülleri, özellikle basın yayın organları neredeler?
Dilleri ile engel oluyorlar mı?
Yapılanları yanlış ve haksız bulup kınıyorlar mı?
Mazlumların hakkını savunuyorlar mı?
Yoksa Haçlı korosuna mızıkacılığa mı soyundular?
El–Cezire, sadece Katar’da yok. CIA yayın organları Türkiye’de de dolu…
Sağcısı, solcusu, laiki, dindarı, masonu, radikali “zulüm korosuna” sazendelik yapıyor. Aynı şeyi söylüyorlar: Mübarek gitmeli, Kaddafi gitmeli, Esad gitmeli, Ahmedinecad gitmeli… Yahu, bunlar yeni mi diktatör oldu?
Demokrasi, insan hakları bir yıl önce mi keşfedildi?
20 senedir Irak’a gelen demokrasi mi özleminiz?
Ne olduğunuz ve ne olacağınız gözüküyor. Sizin bir bedeliniz var: Dolarla ölçülen bir kıymet…
Sus payı, ört payı, çarpıt payı, alkış payı...
Peygamberimizin mucizesi gerçekleşti: “Az bir pahaya dinini satacaklar.”
Hadi diyelim elin ve dilinle güç yetiremedin, ey Müslüman! Bari kalbinle buğzet yapılanlara…
Kalben rahatsız ol, acı Müslümanlara…
Ağla, dua et onlara...
Mazlumun yanında ol…
Mazlumun ahı seni tutmasın.
Bu “gönül tavrı” diyor Allah Resulü, “imanın en zayıf derecesi”…
Bunu da göstermeyenin imanı (zayıf da olsa) kalmamıştır.
Görünüşü Müslüman da olsa, kendini mümin de zannetse, Allah’ı, Resulünü ve de müminleri dost edinemediğinden, kötülüklere kalbiyle dahi olsa tavır koyamadığından dolayı, iman nimetinden mahrum kalmıştır.
Tıpkı Hac’dan dönüp, Arafat’tan gelip, İstanbul Atatürk havalimanında karşılaştığı, hahamın elini öpen diyalogcu hacı(!) gibi… 

Abdullah Terzi - Yeni Mesaj

Kaynak: YENİ MESAJ GAZETESİ {http://www.yenimesaj.com.tr/index.php?haberno=11006116&tarih=2011-12-05}

Bu haber 709 defa okundu.