DIŞARDA ''TERÖRİST'' İÇERDE ''SAYIN'' ÖCALAN

15 Eylül 2011 10:53 tsi
Devletin resmi organlarınca ismi geçtiği her yerde ''terörist'' ibaresi kullanılan Apo'ya,MİT müşteşarı olduğu iddia edilen kişi, internete düşen kayıtlarda ''Sayın'' Öcalan ifadesini defalarca kullanıyor...

Kirli birlik ifşa oldu 

Başbakan Erdoğan'ın "milli birlik ve kardeşlik projesi" dediği şeyin, aslında nasıl bir kirli birlik ve ayrıştırma projesi olduğu internete düşen ses kaydıyla bir defa daha belgelendi. 

SES kaydı bir İngilizin koordinatörlüğünde MİT - PKK ve İmralı arasında yapılan pazarlığın ayrıntılarını ortaya koyuyor. Kayıtta, bugünkü MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın, Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı'yken, MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş ile birlikte PKK yönetcileri Mustafa Karasu ve Sabri Ok'la yaptığı görüşmenin detayları yer alıyor. Fidan, hem Öcalan'la hem PKK'lılarla Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla ve 'özel temsilcisi' sıfatıyla görüştüğünü ifade ediyor.

İNTERNET sitelerinde yayınlanan ses kaydında, İngilizce konuşan ve tarafları buluşturmak için Ankara'da ve Kandil'de temaslarda bulunmuş ve 'koordinatör ülke temsilcisi' diye anılan yabancı bir kişi dikkat çekiyor. Konuşmanın ayrıntıları, kaydedilen görüşmenin beşinci toplantıya ait olduğunu ve daha önce Oslo'da dört toplantı daha yapıldığını gösteriyor. Hakan Fidan'ın bu toplantılara katılmadan önce İmralı'da Öcalan'la 2 saatlik bir görüşme gerçekleştirdiği de ayrıntılardan anlaşılıyor.

Kaset siyasetine yeni bir halka eklendi ve bu kez Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan ile yardımcısı ve PKK'nın 3 üst düzey yöneticisi arasında geçtiği iddia edilen ses kaydı ortaya çıktı. Bu kayıt Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "milli birlik ve kardeşlik projesi" dediği şeyin, aslında nasıl bir kirli birlik ve ayrıştırma projesi olduğunu bir defa daha belgeledi.

Bazı internet sitelerinde yayınlanan ses kaydı bir İngilizin koordinatörlüğünde MİT - PKK ve İmralı arasında yapılan pazarlığın ayrıntılarını ortaya koyuyor. Kayıtta, bugünkü MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın, Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı'yken, MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş ile birlikte sözde PKK yönetcileri Mustafa Karasu ve Sabri Ok'la yaptığı görüşmenin detayları yer alıyor. Fidan, hem Öcalan'la hem PKK'lılarla Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla ve 'özel temsilcisi' sıfatıyla görüştüğünü ifade ediyor.

İnternet sitelerinde yayınlanan ses kaydında, İngilizce konuşan ve tarafları buluşturmak için Ankara'da ve Kandil'de temaslarda bulunmuş ve 'koordinatör ülke temsilcisi' diye anılan yabancı bir kişi dikkat çekiyor. Konuşmanın ayrıntıları, kaydedilen görüşmenin beşinci toplantıya ait olduğunu ve daha önce Oslo'da dört toplantı daha yapıldığını gösteriyor. Hakan Fidan'ın bu toplantılara katılmadan önce İmralı'da Öcalan'la 2 saatlik bir görüşme gerçekleştirdiği de ayrıntılardan anlaşılıyor.

47 dakikalık kayıt PKK'ya yakınlığıyla bilinen Dicle Haber Ajansı'nın (DİHA) internet sitesinden yayınlandı. 'Görüşmelerin iç yüzü Erdoğan'ı yakacak' başlığı ile yayınlanan kaset, DİHA yetkililerinin iddiasına göre site hacklenip sisteme gizlice girilerek servise konuldu.

KİM BU KOORDİNATÖR ÜLKE

MİT - PKK - İmralı pazarlığına ilişkin diyalogların yer aldığı görüşme MİT Müsteşarı Hakan Fidan, MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş ile PKK'nın sözde lider kadrosundan Sabri Ok, Mustafa Karasu ve Zübeyir Aydar ile koordinatör ülke temsilcileri arasında geçiyor. İngilizce konuşan koordinatör ülke temsilcisinin kimliği bilinmiyor. Hangi tarihte olduğu belirlenmeyen görüşmede Fidan kendisini MİT Müsteşar Yardımcısı olarak tanıtıyor.

KISA YAZMAYI BİR TÜRLÜ ÖĞRETEMEDİK SİZE

Yaklaşık 2.5 saat sonra kaldırılan kayıtta çok dikkat çekici diyaloglar bulunuyor. PKK taleplerini 15 sayfa ile MİT'e bildirince Afet Güneş, 'Ama ne olur on beş sayfa yazmayın gözünüzü seveyim. Kısa yazmayı bir türlü öğretemedik size' sözleriyle tepki gösteriyor.

ÖCALAN'LA İKİ SAAT GÖRÜŞTÜK

Hakan Fidan: Yaklaşık bir ay önce İmralı'da Sayın Öcalan'la bir araya geldik. Takdir edersiniz ki siyasi riski kabul edilemeyecek derecede yüksek bir durum. Orada Sayın Öcalan'la iki saatten fazla bir görüşmemiz oldu odasında. Üç kişiyiz, bayağı uzun ve verimli bir görüşme oldu. Sağlık durumu oldukça iyi. Zihni fevkaladeden iyi çalışıyor...

Afet Güneş: Tamam diyorum ki önderliğin yol haritası elimde. Haydi buyrun müzakereye.

Mustafa Karasu: Devlet istesin şu anda bizi uçağınıza alıp götürebilirsiniz isteseniz.

Afet Güneş: Kesinlikle. Gelin götüreyim

Mustafa Karasu: İsterseniz götürürsünüz.

Afet Güneş: Götürürüm tabii... Yani sakınca yok.

Sabri Ok: Biz istiyoruz ki en kısa sürede bu sorun çözülsün.

MÜZAKERELER YOĞUNLAŞSIN

Afet Güneş: Yürüttüğümüz çalışmalar bugün bu meseleyi Türk kamuoyunda ve Türk parlamentosunda tartışılabilir bir hale getirmiştir.

Hakan Fidan: Geliştirilen bir özgürlük alanı açıldı. Bu açılan özgürlük alanı içerisinde örgütün alt birimleri eski alışkanlıklarından hareketle 'daha fazla mevzi kazanalım daha fazla örgütlenelim' mantığı içerisinde. Biz eylemsizliği varolan konuşmaların bir sağlayıcısı olarak görüyoruz yani varolandan daha sistematik daha yoğun bir müzakere ve görüşme sürecinin devam ettirilmesinden tarafız.

Afet Güneş: Ama o işte silahla çözülmeyecek.

KRİZ YÖNETİMİ KURALIM

Sabri Ok: Şu ayrımı görmeniz lazım. Zamanında bu ülkede komünizm dendi öne çıkarıldı, zamanla irtica dendi öne çıkarıldı ama her zaman söz konusu olan Kürt olunca önü tıkandı. Mesela çok açık söylüyorum yüzde 10 barajı Kürt meselesi içindir hepsi de uzlaştı.

Hakan Fidan: Kesinlikle kesinlikle.

Hakan Fidan: Taktik konularda anlaşılabilir yani aramızda bir kriz yönetimi yapılır. Şimdi burada biz aynı yaklaşımı sizden de görürsek yani taktik hataları zaman zaman görmemezlikten gelir stratejik olarak bu yoğunlaşmaya gidersek...

HABUR KIRILMA NOKTASI

Afet Güneş: Habur bizim iki buçuk senedir neredeyse yürüyen tüm ilişkilerimizin özelde kırılma noktasını oluşturdu. Gelenler yeteri kadar eğitim almamışlardı ve ne amaçla geldiklerinin bile farkında değillerdi. Adeta bir siyasi gösteriye dönüştürüldü. Her şey yok edildi. Amaç size verilen birtakım sözlerin tutulmasıydı.

Hakan Fidan: Hem sizden hem Sayın Öcalan'dan isteğimiz, yani bizim perspektifimiz bu sürecin kesintisiz devam ettirilmesi. Habur sonrası iklim değişti bunu yönetemedik yani açıkça söyleyelim.

Sabri Ok: Düzeltelim, yardımcı olalım.

Hakan Fidan: Düzeltelim bunu düzeltelim işte zaten Sabri Bey. Benim bizzat burada oluşum problemi karşılıklı çözme yönünde atılan adımlardır.

PATLAYICI DOLDURDUNUZ

Sabri Ok: Bizim güçler her tarafta var. Karadeniz'de de var Toroslar'da da var.

Afet Güneş; Biliyoruz metropolleri de bu arada patlayıcılarla doldurdunuz.

Sabri Ok: Yok canım.

Afet Güneş: Hepsini biliyoruz.

Koordinatör ülke temsilcisi: Bizim Ankara'ya gitmemiz lazım. Dağa gitmemiz lazım. Evet her iki tarafıda tebrik etmek istiyorum sürecin bu yönünde trafik ışıkları yeşile dönmüş gibi görünüyor ve her iki tarafında bu eylemsizlik sürecine devam edilmesi gerektiğini düşünmesi bizleri mutlu etti. Teşekkürler.

BİRBİRİMİZİ AFFETMELİYİZ

Mustafa Karasu: Önder Apo'nun muhataplığının meşrulaşması Türkiye'nin çıkarınadır. Şu söyleniyor; '30 yıldır savaştık Apo'yu nasıl muhatap olarak kabul edelim?'... Bence aşiret devleti değildir Türk devleti. Karşılıklı birbirimizi affetmesini bilmeliyiz. Bu savaşın başlatıcısı önderi odur. Bunu siz de kabul ediyorsunuz

Afet Güneş: Devlet de şu an karşı taraftaki talepleri bu halkın talepleri nedir onları masanın bir kenarına koyuyor. 'Ben bunların içerisinden hangilerini yapabilirim ne kadar zamanda yapabilirim hangi koşullarda yapabilirim' o da bunu tartışıyor kendi kendine zaten.

Mustafa Karasu: Bize şunu söylediniz; dediniz ki 'devlet de Genelkurmay da aynı görüşte...'

Afet Güneş: Ordunun şu an yaptığı planlı bir operasyonu yoktur.

KARASU VE OK KİMDİR?

Güneş ve Fidan'ın görüştüğü Karasu, Öcalan'ın Mülkiye'den arkadaşı ve 70'li yıllardan beri Öcalan ile birlikte. KCK Yürütme Konseyi üyesi ve PKK'nın en önemli isimlerinden biri. Sabri Ok ise 2005 yılına dek Türkiye'de cezaevinde kaldı ve serbest kaldıktan sonra örgütün Avrupa sorumlusu oldu. Ok'un Bursa Cezaevi'ndeyken de 90'ların sonunda askerler ile Öcalan arasında başlatılan diyaloğun en kritik ismi olduğu biliniyor. Nurettin Demirtaş ile Bursa Cezaevinde birlikte kalan Ok aynı zamanda PKK ile BDP arasındaki köprü olarak da görülüyor.

MİT'TEN İNCELEME

Konuşmalardan devlet ile PKK arasındaki gayriresmi görüşmelerin bir süredir devam ettiği savunuluyor. Kaydın yapıldığı görüşme için "5'inci Oslo toplantısı" tanımı yapılırken, 6'ncı toplantı için de görüş birliği bulunuyor. Toplantıda, İngilizce konuşan koordinatör ülke temsilcisi de yer alıyor.

Öte yandan internete sızdırılan ses kayıtlarının son hedefi olan MİT, ses kaydının içeriği, nasıl hazırlandığı ve kimler tarafından sızdırıldığı konusunda bir araştırma başlattığını açıkladı.

MİT'ten verilen bilgilere göre, ses kaydının internete sızdırılmasından hemen sonra harekete geçildi. Öncelikle ses kaydı incelemeye alındı. İddianın, doğru olup olmadığı tespit edildikten sonra kapsamlı bir soruşturma ya dönüştürüleceği belirtildi. Bu aşamada kaydın içeriğiyle ilgili açıklama yapılmayacağını belirten MİT yetkilisi, gerekli görülmesi halinde açıklama yapılabileceğini de ifade etti.

 

Kaynak: ORTADOĞU GAZETESİ {http://www.ortadogugazetesi.net/haber.php?id=21341}

Bu haber 773 defa okundu.