RUSYA'YA NE VERDİK?

6 Nisan 2011 20:15 tsi
Madem nükleer teknolojide bu kadar geriyiz... Nükleer enerjinin en ateşli savunucuları bile “bu konuda denetim sağlayacak elemanımız yok” diyor... Nasıl olur da tüm sorumluluğu başka bir devletin tecrübesine güvenebiliyoruz?

Rusya’ya ne verdik?

Fukuşima felaketinin boyutları halen bilinmezken, Türkiye’nin nükleer enerjiye yatırım yapma kararlılığı sürüyor. Pazar akşamı CNN Türk’te “Eğrisi Doğrusu” programında soru yönelttiğimiz Enerji Bakanı Taner Yıldız, bu kararlılığı ve gerekçelerini detaylarıyla anlattı.
Ancak mesele o kadar çok boyutlu ve derinlemesine tartışmayı gerektiriyor ki, iki saatlik program yetmez.
Bu nedenle, Akkuyu özelinde nükleer santralı hakkında önce hükümetin söylemi, sonra beliren soru işaretlerini sıralama ihtiyacını duydum.

1. DEPREM RİSKİ: Akkuyu, deprem açısından en risksiz bölgelerden birinde. Kaldı ki Fukuşima felaketi tsunami nedeniyle oldu. Bizde tsunami olmaz.
Türkiye’nin deprem haritasına bakınca böyle gözüküyor. Ancak deprem uzmanları, bu kadar emin değil.  Japonya gibi nükleer enerji teknolojisi konusunda ileri ülkede bile tüm hesapları altüst eden bir felaket yaşandı. Kaldı ki Akkuyu’nun yer lisansı 1976 tarihli, yenilenmesi şart.

2. TEKNOLOJİ: Türkiye’de nükleer tesis kurulumu, kontrolü ve güvenliğinin sağlanması için gerekli altyapımız yok. Bu nedenle akıllıca bir anlaşma yapıp, Akkuyu’daki bütün sorumluluğu Rus şirketi Rosatom’a verdik.
Madem nükleer teknolojide bu kadar geriyiz... Nükleer enerjinin en ateşli savunucuları bile “bu konuda denetim sağlayacak elemanımız yok” diyor... Nasıl olur da tüm sorumluluğu başka bir devletin tecrübesine güvenebiliyoruz?

3. YENİ NESİL: Rusların kuracağı VVER 1200 tipi santral, dokuz şiddetinde depreme dayanıklı olacak. Üçüncü nesil denilen bu santrallar, şimdiye kadar yaşanan hatalar hesaplanarak yapılıyor. Hem hükümetimiz, hiç riskli olan bir yatırım yapar mı?
VVER 1200, henüz deneme aşamasında olan, yeni bir santral tipi. Oysa nükleer enerjiye yatırım yapan ülkelerde genelde denenmiş modellerin kullanılması tavsiye ediliyor. VVER 1200, halen Avrupa Birliği’nden onay almadı.

4. NÜKLEER ATIK: Hükümetimiz, Rusya ile yaptığı uluslararası anlaşmada bu sorumluluğu Rusya’ya verdi.
Hiçbir felaket yaşanmasa bile, nükleer santrallarda en büyük sorun, nükleer atığın ne yapılacağı. On binlerce yıl doğadan yok edilemeyen atık, Rusya’nın kararına bağlı olacak. Kendi ülkelerine taşımaları pek mümkün görünmediği için Mersin’de depolanabilir.

5. HER ŞEYİN RİSKİ VAR: Hayatta her şeyin bir riski var. Evde oturmanın bile. Çernobil felaketi dahil, nükleer santralların neden olduğu ölüm sayılarına bakınca, milyonda bir ihtimal var.
Bu analizde Fukuşima hesaba katılmamış. Kaldı ki nükleer kazalardan sonra yalnızca ölüm oranı değil, kansere yakalanma, genetik hastalıklar, doğadaki hasar gibi zararlardan da bahsedilmiyor.
Elektriksiz kalacağız paniği

6. ENERJİ ŞART: Türkiye, hızla büyüyor. 2023’te dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisine girmek istiyorsak nükleer enerji şart. Fransa, ABD gibi gelişmiş ülkeler yapmış, bizim neyimiz eksik?
Enerji, her insanın hakkı. Ancak büyürken gelişmiş ülkelerin hatalarını tekrarlamamak bir insanlık meselesi. Türkiye’de özellikle sanayideki enerji tasarruf tedbirleri yeterli değil; enerji ihtiyacının yüzde 20’si bu şekilde geri kazanılabilir. Kaldı ki “yenilenebilir” enerjilere (güneş, rüzgâr) yatırım konusunda planlamalar yetersiz.

7. KENDİMİZ ÜRETECEĞİZ: Akkuyu’da Rusya’yla yaptığımız anlaşmaya göre 15 yıl boyunca sabit fiyattan, yani 1 kWs’i 12.35 dolar/sentten alacağız. Bu, hem enerjideki bağımlılığımızı azaltacak, hem de ucuza elektrik alacağız.
Elektrik mühendislerinin hesaplarına göre elektriğin santraldan çıkış fiyatı, KDV’si, maliyet hesaplarıyla birlikte ortalama 14.57 sent olacak. Bu ucuz değil, pahalı bir tarife. Ayrıca bağımlılığımızı azaltmak yerine, Rusya’nın ürettiği elektriği satın almış olacağız.
Anlayacağınız sorun, deprem riskinden ibaret değil. 

Mehveş Evin - Milliyet

Kaynak: MİLLİYET GAZETESİ {http://cadde.milliyet.com.tr/2011/04/07/YazarDetay/1373779/Rusya_ya_ne_verdik_}

Bu haber 703 defa okundu.