En Sıcak Konular

SEMİH YALÇIN: ''MHP BİTMEZ''

1 Ocak 2011 09:22 tsi
SEMİH YALÇIN: ''MHP BİTMEZ'' MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın MHP’ye yönelik sözleri için, ''Yüzünün yunacak yeri kalmayan, başkasının suyunu kirletir" dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. E. Semih Yalçın İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın MHP’ye yönelik sözlerine karşılık yazılı basın açıklaması yaptı.

Yalçın'ın açıklaması şöyle:

"MHP’ye saldırma alışkanlığını psikolojik bir rahatsızlığın örnekleri olarak gördüğümüz AKP iktidarının başı ve sözcüleri; başları sıkıştığında, bu millet aleyhindeki olumsuzluklara yol açan icraatlarının sonuçlarıyla yüzleşmeyi göze alamadıkları her durumda, MHP’ye saldırmanın âdeta bir mecburiyet olduğunu düşünecek kadar ağır bir travma yaşamaktadırlar.

İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın MHP’ye yönelik asılsız ifadeleri de, bu kanaatimizi ispat eden ibret verici bir örnektir. Son günlerde gündeme düşen bölücü talepler karşısında AKP’de başlayan telaş; iktidar alternatifi olarak gördükleri MHP üzerinde kara propaganda yaparak psikolojik bir yönlendirme ve ön yargı ile yapılan saldırıdan başka bir şey değildir.

“Yüzünün yunacak yeri kalmayan, başkasının suyunu kirletir.” ifadesiyle özdeşleşen bir tavır ile Sayın Atalay’ın açılım sürecinde “Kapsamlı bir affın çıkarılmamasına” üzülmesi, hâlâ zihinlerde canlılığını muhafaza etmektedir. Sayın Atalay’ın devlet sorumluluğundan öte, bölücü terör örgütünün taleplerinin yerine getirilmediği isyanını çağrıştıran açıklamaları unutulmamıştır. PKK’nın talepleri içinde her zaman yer alan Kürtlerle ilgili siyasi, ekonomik ve sosyal hakların verilmesi hakkında gerekli adımların atılmadığını söyleyen Sayın Bakanın, bu talepleri olgunlaştıracak cesareti bizzat verdiği açıkça görülmektedir. Bugün bölücü odakların talepleri gündeme gelince samimiyetten uzak bir biçimde “tek dil, tek bayrak, tek devlet” söylemine sığınılması, düşülen gülünç ve tutarsız bir siyaset anlayışının ifade biçimidir.

“…Siyasi partiler mevzuatında, özellikle seçim ve mitinglerde yerel dillerin serbest bırakılması konusu var. Bu konularda geri adım atmayacağız.” diyerek iki dilliliğin önünü açan Atalay bu sözleriyle ya açıkça takiye yapmaktadır ya da AKP yöneticilerinin yaptığı farklı açıklamaların samimi olmadığını ortaya koymaktadır.

Sayın Atalay, PKK’lı katillerin dağdan indirilip affedilmesini, vatandaşın masum talepleri olarak göstermeye çalışırken; bu canilerin yıllarca katlettiği askerin, polisin ve masum vatandaşlarımızın acılarını ve taleplerini görmezlikten gelmektedir. “Genel af yok” diyerek Apo’yu affetmeyeceklerini vurgulayan iktidar, cezaevleri şartlarını iyileştirmek adına vatandaşın parasını katil Öcalan için harcamış, avukatlarıyla görüşebilmesi için yat kiralamış ve bölücü akımın İmralı’dan yönetilme şartlarını tesis etmiştir. Bugün gelinen noktada kongreler düzenlettiren, talepler listeleyen, eylemsizlik kararını seçime kadar ertelettiren, PKK’yı yöneten, siyasi uzantısına şekil veren, İmralı’yı kirleten Öcalan olmuştur. Bu bebek katiline yüklenen ‘açılım sürecini yönetme’ misyonu, AKP iktidarının düştüğü acizliğin ve zafiyetin işaretidir.

Açılım sürecini ilan ettiğinde, “Bunun içi zamanla ve mutabakatla dolacak” diyen koordinatör Atalay, sürecin geleceğinde yaşanacakları ya milletimizden gizlemiş ya da görememiştir. Zamanla Apo’nun sürece dâhil edileceğini, Kandil’le görüşmelerden çıkacak sonuçların, sürecin ana omurgasını oluşturacağını, ‘PKK taleplerinin, Kürt halkının masum talepleri gibi kabul edileceğini ve sürecin yürütücüsünün Öcalan ile sonradan toplattığı bölücü kongrelerin kararlarının açılımın içini dolduracağını, milletimize yaşattıkları Habur rezaletiyle lise talebeleri bir görürken bu ülkede bakanlık yapan birinin görmemesi mümkün değildir…

Bugün yaşanan vahim gelişmelerle bölücülerin demokratik özerklik, Kürtçenin resmî eğitim dili olması, kendilerine ait güvenlik teşkilatının oluşturulması, ekonomik kaynakların kullanımı gibi akıl almaz talepleri; açıkça bir devlet kurma isteğinin ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne başkaldırının ifadesidir. Bu sonuç karşısında alınan talimatların yerine getirilemeyeceği endişesi ile kamuoyuna yapılan açıklamalar; AKP’yi kontrol altında tutmak isteyenlerin yönettiği cüretkâr çıkış sonrası manzara, iktidar partisinin yaşadığı göstermelik telaştır. Sözde sergilenen tavırdaki gayri millilik;

AKP iktidarının yanlış yolda olduğunu ve ülkeyi bölünmeye götüren bir sürece yürütme desteğini göstermektedir. Yandaş medya kuruluşlarının bölünmeye çanak tutacak yönlendirmeler yaptığını görerek susmayı tercih eden AKP Hükümeti, kışkırtıcı medya kuruluşları hakkında yasal işlem başlatmayarak bölücülüğe destek verildiği iddialarını teyit etmektedir.

Yer adlarının değiştirilmesi, Kürtçenin propaganda dili olarak kullanılması, mitinglerde yerel dillerin serbest bırakılması gibi konularda açıklama yapan, yol gösteren, akıl veren Sayın İçişleri Bakanının söyleyecek sözü kalmamıştır. Terör örgütünün talepleriyle örtüşen vaatlerde bulunurken, arkasından gelecekleri göremeyen başarısız bu koordinatör bugün AKP’de kabul gören ucuz siyasete ve saldırganlığa can simidi edasıyla sarılmaktır. AKP saldırganlığın hedefinde ise “rüyalarında bile bu ülkenin geleceği ile endişelenen MHP” vardır. Bu aciz yıkım koordinatörünün başarısızlığını kamufle edebilmek ve genel başkanının gözüne girmek için yapacağı tek iş, MHP ve Ülkücülere saldırmak olmuştur.

Yıkım süreci başlatan, yaptığı açıklamalara bölücülere cüret ve mevzi kazandıran, ayrılıkçılarla görüşmeler yapan, sürecin yönetimini bölücülerin inisiyatifine geçmesini sağlayan, PKK’lı Hatip Dicle’nin mahkeme kayıtlarındaki ifadesinde yer alan ve Habur’dan gelecekler için “Hâkimler, savcılar ayarlandı. Geldikleri gibi geçecekler” diyen AKP iktidarıdır. Tüm bunlara rağmen MHP’yi terörün varlığı ile ilişkilendirme cüretini gösteren de Atalay gibi bu zihniyetin çürümüş temsilcileridir.

Ülkenin, bölücü terör örgütünün ‘Eylem yaparım’ tacizine teslim edilmesi acizliğini yaşayan, tavizci AKP iktidarının Sayın İçişleri Bakanının yapması gereken terör örgütlerine cesaret verip, istedikleri durum ve zamanlarda eylemsizlik kararı aldırtmak değil; terör belasından, sorumlularından ve onları her alanda destekleyenlerden hesap sormak ve bölücü unsurların kökünü kazıma iradesini ortaya koymaktır.

İçişleri Bakanı olmanın sorumluluğu, bütünlüğümüze saldıran, birliğimizi dinamitleyen bölücüleri mutlu etmek değil; Habur’dan geleceklerin müjdesini vermek değil; aksine Habur’dan gelenlerin Habur’a gelene kadar ne yaptıklarının ve bunların hesabının sorulması iradesidir.

Sayın Bakana, MHP’yi temsil edenlerden alacağı çok ders olduğu hatırlatır, bu millete ayrıştırmadan hizmet etmenin devlet adamlığı olduğunu söylemeyi ve öğretmeyi de görev biliriz.

Sonuç olarak aciz ve beceriksiz yönetim anlayışıyla bölücülüğe ve teröre her geçen gün, yeni hareket alanları açan ve güç kazandıran AKP iktidarı, hükümet olma iradesini yitirmiştir. Terörün mevcut AKP’nin başı ve başta içişleri bakanı olmak üzere bakanları ile bitirilmesi de söz konusu değildir. Çünkü İmralı susturulmadan, Kandil söndürülmeden ve AKP defedilmeden terör bitmez. Terörü bitirecek olan yegâne irade ise MHP’dir.

Terörden nemalanan, teröristle masaya oturan, ayrışmayı birleşme sanan yarım akıllılığın simgesi hâline gelmiş bu iktidar, terör beslemesi bir çaresizlik içinde son günlerini yaşamaktadır."

 

Not: Açıklamanın tam metni "mhp.org.tr"den iktibas edilmiştir.{http://www.mhp.org.tr/haber.php?id=2953}



Bu haber 621 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,888 µs