En Sıcak Konular

KILIÇDAROĞLU: ''CHP’NİN HARAM PARAYA İHTİYACI YOK''

7 Aralık 2010 16:27 tsi
KILIÇDAROĞLU: ''CHP’NİN HARAM PARAYA İHTİYACI YOK'' BaşbakanErdoğan'ın; "İspat etsinler mal varlığımı CHP'ye bağışlarım" sözüne Kılıçdaroğlu; "CHP'nin haram paraya ihtiyacı yok" şeklinde cevap verdi.

Kılıçdaroğlu: "CHP'nin haram paraya ihtiyacı yok"     

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu polisin Dolmabahçe'de öğrencilere yönelik sert müdahalesini eleştirdi ve Başbakan'a Erdoğan'a "Bunu dünyaya nasıl açıklayacaksın" diye seslendi. Kılıçdaroğlu ayrıca "Gizli hesapları ispat etsinler mal varlığımı CHP'ye bağışlayacağım" diyen Başbakan'a, "CHP'nin kirli, haram paraya ihtiyacı yok" cevabını verdi.

İşte Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları:

76 yılın sonunda hala 4 milyon kadınımız okuma yazma bilmiyorsa bu kadınlarımız seçme ve seçilme haklarını nasıl kullanabilecekler? Peki bunların faturasını kadınlarımız kime kesmek durumundadır? Bütün kadın kardeşlerime söylüyorum. Antalya kepez’de özellikle varoşlardan gelen kadınlarla birlikte olduk. Bir kadınımız şunu söyledi: ‘Seçme ve seçilme diyorsunuz, bize sadece seçme hakkı düşüyor. Seçilme hakkı düşmüyor’ doğru söylüyor. Bu konuda en duyarlı parti CHP’dir. Kadın kotaları var. Ben söz veriyorum. Siyasette daha fazla yer alacaksınız, güç alacaksınız.

BİR TANE BİLE KADIN VALİ YOK

Dört milyon kadınımız okuma yazma öğrenmedi ama iyi eğitim alan binlerce kadınımız var. Size bazı sorular soracağım. Bugün üzülerek ifade edeyim. 81 ilin valisi içinde bir tane bile kadın yok. 439 vali yardımcımız var, kadın yardımcı sayımız 10.

852 kaymakamdan 15’i kadın. Bunlar okumadılar mı? Okudular. Nasıl oluyorsa, nüfusun yarısını oluşturan kadınlardan bir vali çıkmıyor. Evini gül gibi yöneten bir kadın, ili mi yönetemeyecek? Belediyeleri yöneten kadın ilçeleri mi yönetemeyecek.

CHP EYLEMLERDE YANINIZDA OLACAK

Yeri zamanı gelince söyleriz. Acıyı kadın çeker. Şiddete uğrar kadın. Doğru. Binlerce kadın şiddete uğruyor. Sokak ortasında dövülüyor. İntihar eden kadınlarımız var. Bir yerde ekonomik kriz varsa, ilk işine son verilen kadın oluyor. Hak verilmez alınır diye bir sloganımız var. Hakkı alacaksınız, almasını bileceksiniz. Bunun için mücadele edeceksiniz. Hakkari’deki kadınımızda, Kırklareli’ndeki kadınımızda, neden onurlu bir birey olarak haklarını isteme gibi bir talebi güçle seslendirmesinler? Bir araya gelsinler, güç olsunlar söz veriyorum CHP kadınların her türlü eyleminde mutlaka yanlarında olacaktır.

BİRİLERİ  KÖŞEYİ DÖNÜYOR

Antalya’daki kadın kardeşlerime de seslendim. Aile sigorta sözünü unutmayın dedim. Size verilen yiyecekler, makarnalar bulgurlar. Hak ettiklerinizin daha azını veriyorlar. Bazıları köşeyi dönüyor. Biz yoksul ailede kadının her ay asgari ücret kadar para yatıracağız. O kadınımız parasını bankadan çekecek. Hiç ona kuyruğa gir gel sana ekmek vereceğim, o devri kapatacağız.

Evi yöneten kadın değil mi? İhtiyaçları en iyi bilen kadın değil mi? Bu yüzden kadını güçlü hale getirmek CHP’nin boynunun borcudur.

‘YENİ EVİNİZE HOŞGELDİNİZ’ DEDİM

Geçen hafta engelliler haftamız da vardı. CHP Genel Merkezi’nde, engelli derneklerinin başkanlarını topladık. Bana söz geldiğinde ilk olarak ‘Yeni evinize hoş geldiniz’ diyerek başladım sözlerine. Biz toplumun her kesimini kucaklamak zorundayız. Her kesimin kendine özgü sorunları var.

Biz birileri gibi sözler verip, ertesi gün caymayız. İnsanımızın daima mutlu olmalarını istiyoruz.

HEPİMİZ HER AN ENGELLİ OLABİLİRİZ

Engelliler bulundukları kentlerde yaşayamıyorlar. Sokakta pek engelli göremiyoruz neden acaba? Sayıları mı az? Hayır. Kentler, engelliler için engel durumundadır. Engellilerin sinemada film izleme, stadyumda maç izleme hakkı yok mu? Bir kaza olabilir, her an engelli olabiliriz. Engelli olmak haklarından vazgeçmek hakları değil.

ÖNEMLİ OLAN UYGULAMAK

Geçen yasama döneminde parlamentodaki bütün partilerin desteğiyle bir yasa çıkardık. O yasa 5378 sayılı engelliler, hakları, hakların genişletilmesi için. Ama yasa çıkarmak yetmiyor arkadaşlar. Yasanın uygulanması gerekiyor. Bunu hayata geçirmek gerekiyor.

Geçici madde diyor ki, 7 yıl içerisinde kamu binaları, toplu taşıma araçları, engellilere uygun hale getirilecek.

Hukukçular bilir, yani emredici hükümdür. 7 yıl ne zaman başladı, 07.07.2005’te başladı. Allah aşkına Ankara’da geziyoruz. Binlerce engelli gezemiyor. Uygun hale getirildi mi? Başbakan’ın imzaladığı bir genelge de var. Süratle yerine getirin diye. Ama uygulanmıyor.

“BUNU DÜNYAYA NASIL AÇIKLAYACAKSIN”

Bir grup gencimiz, başbakan’a rapor sunmak için yürüyüş yapıyorlar. Taş atmıyorlar, kimseyi dövmüyorlar. Vay sen misin yürüyüş yapan. Coplar, tekmeler. Hangi anlayış bu? Hangi demokrasi anlayışı?

O genç kızın polis copları altında, tekme tokat dövülmesini, onun fotoğraflarını acaba recep bey dünyaya nasıl anlatacak?

Başbakan eleştirilemez. Onu eleştiremezsiniz. Onu eleştirenler, bu tür hareketlere katlanırlar. Bunun gereği de başbakan’ın talimatıyla oluyor? Başbakan sen kimsin ki eleştirilemez noktaya kendini oturtuyorsun?

Anayasa’nın 34. maddesi. Herkes önceden izin almadan toplantı ve yürüyüş düzenleme hakkına sahiptir. Bu hakkı kullanan kişiye böyle nasıl davranıyorsun?

Bizde demokrasi var, bizde hukukun üstünlüğü var deniyor. Yok kardeşim, burada recep bey demokrasi değil coplu demokrasi.

Bugün ikisi Meclis’e gelmek istedi. Ama giremedi. Burası milletin meclisi değil miydi?
Hırsızlık yapsa içeri girer hiçbir sorun yok orada. Hayali ihracat yapsa AKP’de vekil olur. Naylon fatura düzenlese zaten sorun yok bir de bakan olur. Ne yapmış bu gençler Allah aşkına? Yürüyüş yapan genci zaten dövdün. Şimdi de Meclis’e sokmuyorlar. O gençlerin tamamına sahip çıkacağız. Bunu Recep Bey unutmasın.

KEMAL TÜRKLER DAVASI

Bir dava zaman aşımına uğradı. Ana fail yurtdışına kaçtı. Uyuşturucudan yakalandı hapse girdi. Türkiye’ye geldi, burada çalıştı. Ailenin ihbarı üzerine yakalandı. Dosya istendi. Ankara’dan Bakırköy’e dosya 6 yılda gitti. 1998’de istendi, 2004’te geldi. Ne güzel ileri demokrasi değil mi?

Avukatlar ısrar ediyorlar. Yahu bu dava zaman aşımına uğrayacak. Önce alıyorlar bunun yerini değiştiriyorlar. Duruşmaya gelmesi zaman alıyor ve sonunda zaman aşımına uğruyor.

Fail belli, yapanlar belli, ama faili meçhule döndü. Bütün işçilerin kulağına küpe olsun. Hak-İş’teki kardeşlerimin de kulağına küpe olsun. Biz onların da hakkını savunacağız. Kim olursa olsun. Belki Kemal Türkler hayatta hiç CHP’ye oy vermemiştir. Ama o bir insan, o bir sendikacı. İşçilerin hakkı için mücadele etti ve öldürüldü. CHP olarak biz bilhassa kimsesizlerin yanında olacağız.

Bu konuda hiç başbakan konuştu mu acaba? Dut yemiş bülbül gibi. Niye konuşmuyorsun sayın başbakan? Aynı olay bir AKP’linin başına gelseydi yer yerinden oynardı şimdi. Televizyonda aynı adamlar günlerce bunun tartışırdı. Bu tablo karşısında acaba bunun vicdanı sızlamıyor mu? Vicdan denen bir kavram bunların akıllarında var mı acaba?

SENİN GEÇMİŞ MALİ SİCİLİN TEMİZ DEĞİL

Başbakan konuşurken Wikileaks’ten bahsetti. İddialar var. İddiayı yapan kim? Dünyanın en güçlü devleti. Bu belge sahtedir diyorlar mı? İki ayrı kaynaktan aldık bu bilgileri diyor. Başbakan da bu bizimkiler diyor, bir iki laf edilince çözülüyorlar diyor. Konuşmuşlar, adamlar kafadan yazacak değiller ya.

Biz de dedik ki bu iddialar ciddi, çık bir açıklama yap dedik. Bunun yerine saldırıya geçti. Ne medya kaldı ne bir şey kaldı. Bu neye benzer biliyor musunuz, gece mezarlıktan geçerken birileri türkü söyler korkusundan, bu ona benzer.

Başbakan diyor ki, “Vay efendim siz bunu nasıl istersiniz?”

Senin geçmiş mali sicilin temiz değil, onun için istiyoruz sizden. Bunun üzerine diyor ki efendim ben neyi ispat edeceğim.

CHP’NİN HARAM PARAYA İHTİYACI YOK

Bir yerden belge istemek doğrudur. Gidersin belge alırsın. Diyor ki gitsinler onlar alsın diyorlar.

Bugün ispat etsinler paramı CHP’ye bağışlayacağım dedi. Recep bey kulakların iyi duysun. CHP’nin kirli paraya ihtiyacı yoktur. Haram paraya ihtiyacı yoktur. Ben mali sicili temiz değil diyorum bunu es geçiyor. Sicilim temiz diyemiyor.

İstanbul valiliği bir yazı yazmış, başbakanlık makamına yazıyor. Konu recep bey ve onun banka ilişkileri. Şöyle diyor. Bunlar yasa dışı para topluyorlar, bu para vakıflar bankasında yeni cami şubesinde

Buradan da denetimi imkansız kılmak için, bilinen firma ve şahıslara aktarıldığı, seçim giderlerinin karşılandığı, Akit Kanal 7’ye kaynak aktarıldığı, bu havuz hesabından aktarım için özel bankalarda, başka havuz hesapları… diye uzun uzun yazıyor.

Bunu yazan kim emniyetin istihbarat bölümü. Kime yazıyor, başbakanlığa yazıyor. Bu belgeyi önceki genel başkanımız açıklamıştı. Başbakan’ın tepkisi şu olmuştu: bu gizli belgeyi nereden buldunuz?

Şimdi diyor ki bana güvenin böyle bir şey yoktur. Kusura bakma biz sana güvenmiyoruz. Sicilin bozuk.

ABD’yi düşünün. ABD firmaları, yabancı ülkelerde rüşvet dağıtırsa onlara da ceza veriyor.

Türkiye’de rüşvet dağıttıkları mahkeme kararıyla tespit ediliyor. Biz parlamentoya getirdik. Bize ne dediler biliyor musunuz? Bu önerge çakma önergedir dediler. Demiyorlar, ben ciddi bir devletim, ABD’de ciddi bir devlet. Firmalar kabul etmiş, karar çıkmış. Cezalar ödenmiş. Bizimkiler hala böyle bir şey yok havasına giriyor.

Bana Aşık Veysel’le yanıt vermiş. Aşık Veysel’in adını ağzına alırken, abdest aldıysa mesele yok. Aşık Veysel, yoksulun yanındadır. Aşık Veysel gözleri görmez ama dünyayı çok iyi görür ve tahlil eder. Sayın Başbakan’dan bir isteğim var. Madem ki onu çok seviyorsun. Gülhane Parkı’nda Aşık Veysel’in heykeli var. O heykelin önünde bir fotoğraf çektirebiliyor musun, o yürek var mı? Bir göster bakalım. Sazının kırıldığı, heykelinin yok edilmek istendiği bir Aşık Veysel var ortada.

İzninizle bir dörtlükte ben okuyayım. Diyor ki koca Veysel;

Birinin aklı yok deli divane,
Bir kısmı muhtaçtır acı soğana
Bir kısmını zengin etmiş yan yana
Şimdi kendi saklanıyor sır gibi

Süleymaniye camiinde yolsuzluk var demiştim. Belgelerini açıklamıştım. Rakam bile vermiştim. Kul hakkı yeniyor başbakan kul hakkı yeniyor. Niye sessiz kalıyorsun? Ahlaktan bahseden bir Başbakan’ımız var. Güzel çok güzel. Allah’tan bahsediyorsun, gayet güzel. Bir insan Allah’tan korkar. Ama senin Ak Parti milletvekillerin farklı, onlar senden korkuyorlar. Başbakan diyecek ki bunu da ispatla. Sen Ankara’da varım diye oy atıyorsun, gidiyorsun oy atıyorsun.

Sen Ankara’da gelip sahte oy kullanacaksın, sonra Hac’ca gideceksin. Başbakan onlara bir şey dedi mi? Demedi. Diyorum ya başbakan ne diyorsa bilin ki aksi olacaktır. Ahlak mı, ahlak bunların kenarından bile geçemez.

 

Kaynak: HÜRRİYET GAZETESİ {http://www.hurriyet.com.tr/gundem/16470669.asp?top=1}


 



Bu haber 686 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,778 µs