ERMENİLER ANİ HARABELERİNDEKİ NAMAZDAN RAHATSIZ OLDU

4 Ekim 2010 18:21 tsi
Ermeniler, bu kez de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Kars sınırında yer alan Anı Harabeleri’nde kıldığı cuma namazıyla ayağa kalktı.

YİNE ERMENİ YAYGARASI!

Namaz provokasyonmuş!
Türklere iftira atıp yaygara koparmaktan vazgeçmeyen Ermeniler, bu kez de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Kars sınırında yer alan Anı Harabeleri’nde kıldığı cuma namazıyla ayağa kalktı. Akdamar’la şımaran Ermeniler, Anı’nın Hıristiyan dünyası için büyük önem taşıdığına dikkat çekerken, Ermeni Kilisesi daha da ileri giderek namaz için “Provokasyon” dedi.
Hükümet mecbur kalmış
Ermenİ Katolik Haber Servisi, “Türk hükümeti Akdamar’da ayin sonrası tepkiler üzerine Ermeni Kilisesi’nde namaza izin vermek zorunda kaldı” ifadelerini kullanırken, Ermeni kilisesi Eçmiyadzin’in açıklamasında öfke ve rahatsızlık patlaması vardı: Türk milliyetçileri Anı’da namaz kıldı, Bahçeli siyasi provokatörlük yaptı. Kılınan bu namazla Ermenilere karşı nefret tohumları ekildi.

Yüzsüzlüğün son perdesi
AKP iktidarının izniyle Van’daki Akdamar Kilisesi’nde ayin yapan Ermeniler, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin parti üyeleriyle birlikte geçtiğimiz hafta Anı Harabeleri’nde cuma namazı kılmasına dil uzattı
Kiliselere oluk oluk para akıtan AKP iktidarının izniyle Akdamar’da ayin yapan Ermeniler, Anı Harabeleri’nde kılınan namaza dil uzattı. Türklere iftira atıp yaygara koparmaktan vazgeçmeyen Ermeniler, bu kez de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Kars sınırında yer alan Anı Harabeleri’nde kıldığı cuma namazıyla ayağa kalktı. Akdamar’la şımaran Ermeniler, Anı’nın Hıristiyan dünyası için büyük önem taşıdığını iddia ederken, Ermeni Kilisesi daha da ileri giderek namaz için “Provokasyon” dedi. Katolik Haber Servisi, Anı Harabeleri’nin hala cami olarak kullanıldığını ifade ederek iftira dolu bir habere imza attı. Haberde, “Türk hükümetinin Akdamar Kilisisi’ndeki ayine izin vermesi tepkilere yol açtı. Bu nedenle hükümet eski Ermeni Kilisesi’nde cuma namazına izin vermek zorunda kaldı” denildi.

Çileden çıktılar
Anı Harabeleri’ndeki Ermeni Kilisesi’nin 1064 yılında Sultan Alparslan tarafından camiye dönüştürüldüğünün ifade edildiği haberde “Yüzyıllar boyunca birçok Hıristiyan kilisesi, cami olarak kullanıldı. Yıllar sonra 2 kilisede ayin yapılmasına izin verilmesi, milliyetçilerin tepkilerine neden oldu. Türk hükümeti de tepkilerden nasibini alıyor” yorumu yapıldı. Ermenistan Kilisesi Eçmiyadzin de Türk milliyetçilerinin Anı Harabeleri’nde namaz kılmasına sert tepki göstererek MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi ’provokatörlük yapmakla’ suçladı.

Siyasi provokasyonmuş!
“Milliyetçilerin, Türk hükümetinin izniyle Anı’da bulunan Hıristiyan kilisesinde namaz kıldıklarını öfkeyle öğrendik” denilen açıklamada şu küstah ifadelere yer verildi: “Bahçeli ve partisinin bu girişimi, din özgürlüğüyle hiçbir ilgisi olmayan siyasi bir provokasyondur. Bu girişim Ermenilere karşı tahammülsüzlüğü açıkça gösteriyor.”  MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Meclis’in açıldığı 1 Ekim’de Alparslan’ın 1064’te katedralden dönüştürerek ilk cuma namazını kıldığı Fethiye Camii’ni ziyaret etmişti. Bahçeli burada cuma namazı kılarak, seçim çalışmalarını başlatmıştı.(Haber: Önsel ÜNAL-Yeniçağ)

 

 

MHP’ye alkışlı, dualı ve kurbanlı uğurlama 

Alkışlı, dualı, kurbanlı uğurlama
Iğdır; nam-ı diğer Çukurovasındayız doğunun... Giderken MHP’li Iğdır Belediyesini BDP’ye kaptırmanın verdiği burukluk var bir çok MHP yöneticisin içinde. Onlar “Iğdır’ın, Iğdırlının gönlünü kazanmaya” giderken, yolda öyle şeyler yaşanıyor ki, Iğdırlılar kazanıyor konuklarının gönüllerini... Konvoydaki MHP yöneticilerinin hemen hepsinin tepkisi aynı “Helal olsun Iğdır’a!”
Digor’u geçtikten sonra hemen her köyde duruyor Bahçeli... Durmamak gibi bir şansı da yok zaten; kadın erkek, genç yaşlı, çoluk çocuk yollara dökülmüş Iğdırlılar; alkışlar, bayraklar, dualar ve kurbanlarla uğurlanıyor geçtiği yerlerde MHP konvoyu... Partili olsanız da olmasanız da insanın tüylerini diken diken eden bir manzara bu. Ülkenin en doğu ucundasınız, bulunduğunuz şehre en uzak noktasındasınız ama en yakınınınız oluveriyor buradaki insanlar sıcaklıklarıyla. İklimle birlikte nabız da değişiyor... Kars’taki o dinginlik burada yerini dibine kadar coşkuya bırakıyor. Iğdırlı gençlerin sırtlarında bayraklar; motosikletli bir kortejleri var ki söyleyecek söz bulamıyoruz... Otomobil, minibüs, bisiklet; ne bulursa onunla akın etmiş insanlar karşılamaya... Yol boyunca kaç kurban kesildi saymayı bıraktım bir yerden sonra; “koç” da değil, “tosun” kesiyorlar... Bahçeli’nin izin vermeyeceğini düşündükleri için olmalı, konvoyun başını gördükleri anda akıtıyorlar kanı!

Düğün alayı gibi
Düğün alayıymışçasına giriyoruz Iğdır’a; şehirde attığımız tur boyunca inanır mısınız bir tek olumsuz olay yok! “Pis pis” bakan küçük gruplar birikmiş kimi sokaklarda ama o kadar; pis pis bakıyorlar sadece...  Iğdır, Devlet Bahçeli’nin deyişiyle bizi Azerbaycan’a ve Orta Asya’ya bağlayan kapı! “ Nahcıvan, İran ve Ermenistan’a sınır olan bu şehir 2009 yılından beri BDP tarafından yönetiliyor. Şehirde Türk ve Kürt oyları da, yaşam biçimi de ciddi manada ayrışmış durumda. Sistemli nüfus değiştirme operasyonundan nasibini alan şehirde MHP’ye karşı beslenen duyguyu tek kelimeyle şöyle tanımladım ben; açlık! MHP’nin kurumsal kimliğinde aslında Türk bayrağına, Türke, Türkçe’ye duyulan bir açlık var burada... Seçimlerde “bölücü” olmayan herkes MHP’li oluyormuş seçimlerde... 2009’da AKP yarışa MHP’li adayla girince oy potansiyeli yüzde 60’ları bulan bu blok bölündü.. Bahçeli’nin konuşmasını bitirirken yaptığı çağrı da buna dönük aslında ” Iğdır’da bölücü olmayan kim varsa birleşin, buluşun, bir araya gelin...
Iğdır’ın içinden geçip önce Alican Sınır kapısına gidiyor Bahçeli. Komutanın “Buradan sonrasına geçemezsiniz” engellemesi üzerine Bahçeli’nin “Şöyle bir bakmaya geldik” demesi ilginç bir anekdot olarak kaydediliyor... Büyük oranda Azerbaycan Türkleri’nin acılarına atıfta bulunduğu konuşmanın finali de Alican’a girişi kadar dikkat çekici Bahçeli’nin, “etten duvar” örme çağrısı yapıyor sınırın önünde. Bu esnada bir vatandaşın “Kurban olurum” feryadı yankılanıyor... Aynı kişi Iğdır çıkışında “Cebrail ve Mikail’in kanatlarında git!” diye uğurluyor Bahçeli’yi. Azerbaycan Türklerinin ağırlığı büyük Iğdır’da; onlar Caferi... Kürt nüfus ise Şafi.
‘Aleviyim’ diyen Kürt, Türk’tür
Alican çıkışında “Karakoyunlu” da oturan bir emekli öğretmen geliyor yanıma; “Siz Selcan Hanım mısınız!”  “Alevilik” üzerine yaptığımız çalışmalardan dollayı teşekkürü var. “Buralı mısınız?” diyor, “Değilim” diyorum. “Alevi misiniz?” diyor, “Değilim” diyorum. Şaşırıyor. İkinci defa teşekkür ediyor bu kez “hassasiyetimizden”.
MHP İl Başkanlığı’ndan Iğdır’daki salon toplantısına MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır’la birlikte geçiyoruz. Arabada onunla sohbet konumuzda yine Alevilik... Mersin Milletvekili olan Şandır “Ben Aleviyim” diyen bir Kürt’e rastlarsanız bilin ki o Türk’tür diyor. Sonra Tahtacıları anlatıyor... MHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Aleviymiş; övgüyle söz ediyor Şandır kendisinden; “Mutlaka tanışın” diyor, ama o hengamede mümkün olmuyor.
Karakoyunlu demişken; Taşfırın’a kadar gidip de Karakoyun’a erememek, oradaki koç başlı mezar taşları arasında gezememek içimde kalan tek yarası bu seyahatin... (Pardon nasıl unuttum bir de Çıldır’da balık yiyememek var tabii!)

Veda zamanı
Gece gündüz, dağ tepe gezdik, MHP Genel Başkanı ve beraberindeki heyet babasını kaybeden bir parti yöneticisine taziye ziyareti için Erzurum’a devam ederken, biz Bahçeli’yle vedalaşıp Kars’a dönüyoruz. Bu defa MHP İstanbul Milletvekili Atila Kaya yol arkadaşımız. Ben türküsünden sebep bir tek “al elması” meşhur sanıyordum Iğdır’ı; aracımızı kullanan Atanur Bey yol üzerine kurulmuş meyve-sebze tezgahlarından birinde durup domates, patlıcan yükleyince bagaja; her şeyin en nefisinin yetiştiğini de öğrenmiş oluyoruz bu bereketli toprakta. Bu arada yol boyunca “Iğdır’ın al elması” diye türkü söyleyen bana da yeşil elması düşüyor buraların...
Tam “bugün de bitti” diye atmışken kendimizi otele, Kars Belediye Başkanlığı’ndan Özlem Öztürk’le yaptığımız telefon görüşmesinden anlıyoruz ki henüz bitmemiş. Bir düğüne katılan Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş otelimize gelip ziyaret etme nezaketini gösteriyor. Konuşuyoruz diyemeyeceğim; dertleşiyoruz daha ziyade... Hem bu görüşme, hem de yolculukla ilgili yollardan bildirirken atladığımız, yarım bıraktığımız ne varsa onları da dönünce yazarız artık...(Selcan Taşçı-Yeniçağ)

Bu haber 1,312 defa okundu.