ELVAN: "HEPSİ SENARYO"

4 Ağustos 2010 13:51 tsi
”Bu ülkenin ekmeğini yiyen, ay-yıldızlı formayı giymekten büyük gurur duyan biri nasıl böyle bir ihanet içinde olabilir”

”Geri dönüp baktığımda Hatipoğlu ile kaybettiğim 6 yıla yanıyorum. Sanırım o da ayrılığın öfkesini çıkarmaya çalışıyor”
”Alemitu üç kez topuğuma bastı. ‘Sıkıştırıyorlar’ diye özür dilediğinde, ‘Devam et’ dedim. Alemitu bunları söylemez”
“10 bin metrede zafer turumu atmıştım. Onun da bunu tek başına yaşamasını istedim. Geri çekilmemin ilk nedeni buydu”

Avrupa Atletizm Şampiyonası’nda yine muhteşem başarı elde eden ve “madalya koleksiyonuna” bir altın, bir gümüş, iki Avrupa madalyası daha ekleyen Elvan Abeylegesse, şampiyona sonrası hakkında çıkan söylentilere MİLLİYET aracılığıyla cevap verdi.
Eski antrenörü Ertan Hatipoğlu’nun aslı astarı olmayan hayali senaryolarla gereksiz şekilde ortamı gerdiğini, buna bazı medya organlarının da alet olduğunu söyleyen milli atlet, “Takdir edilmeyi beklediğim bu özel günlerde böylesine acımasızca eleştirilmek çok üzücü. Buna neden olanları vicdanlarıyla baş başa bırakıyorum” dedi.
Kendisiyle ilgili yapılan tüm eleştirilere açık yüreklilikle yanıt veren milli atlet, “Samimiyetime inanmayanlar için yapabileceğim fazla bir şey yok. Ama işin aslı aynen böyledir” dedikten sonra hakkındaki suçlamaları teker teker cevapladı.

Komik ötesi
Milli atlet, eski antrenörü Ertan Hatipoğlu’nun yarış esnasında Portekizli atletlerle anlaştığı ve sık sık göz göze gelerek bir şeyler konuştuğuyla ilgili iddiasına şu yanıtı verdi:
“Böyle saçma, böyle komik bir iddia duymadım. Hatta komik ötesi. Dediği gibi, yarış dikkatle izlenirse Portekizli atletlerin yakın markajına ve zaman zaman kasti faullerine maruz kalanın kim olduğu çok açık şekilde görülür. Ayrıca bu ülkenin ekmeğini yiyen, suyunu içen, ay -yıldızlı formayı giymekten büyük gurur ve mutluluk duyan biri nasıl böyle bir ihanet içinde olabilir. Bu saçma sapan iddiayı Ertan Hatipoğlu’nun ruh haline bağlıyorum”.

6 yıl boşa geçti!
Elvan, Hatipoğlu’nun birden bire alevlenen bu öfke krizlerinin eskiye, yani kendisiyle çalıştığı yıllara dayandığını belirterek, devam etti:
“Türkiye’ye geldiğim ilk yıllarda antrenörlüğümü yaptı. Aralıksız 6 yıl onunla çalıştım. Bu süre içinde bir tek 5 bin metrede kırdığım dünya rekoru var. Ne bir Avrupa, ne dünya, ne de olimpiyat madalyası kazanabildim. Rekorlar kırmak içindir. Benim kırdığım rekor daha sonra başka atletler tarafından kırıldı ve hiçbir önemi kalmadı. Dünya rekoru yerine bugün boynumda o yıllarda kazandığım bir olimpiyat ya da dünya madalyası olmasını çok isterdim. Zamansız kamp programları yüzünden sıkıntılı dönemler geçirdim ve önemli organizasyonlardan eli boş döndüm. Bunu birçok kez kendisi de itiraf etti. Ondan ayrıldıktan sonra toparlanmaya ve hak ettiğim madalyaları kazanmaya başladım. Bugün geri dönüp baktığımda en çok onunla kaybettiğim 6 koca yıla yanıyorum. Sanırım bugün bu iftiralarıyla ayrılığın öfkesini çıkarmaya çalışıyor”.

Alemitu söylemez
Milli atlet, 5 bin metrede altın madalya kazanan Alemitu Bekele’nin kendisiyle ilgili yaptığı ve “Elvan ve Portekizli atlet birlikte beni bozmaya çalıştılar. Hatta Elvan bana çarpmaya çalıştı” iddialarını da hiç inandırıcı bulmadığına değindi, şu yorumu yaptı:
“Hepsi senaryo. Hepsi Ertan hocanın ya da medyanın uydurması. Benim tanıdığım ve dürüstlüğüne güvendiğim Alemitu hayatta bunları söylemez. Her ne kadar rakip de olsak karakterine her zaman kefil olabileceğim çok özel bir sporcudur. Kaldı ki, böyle bir şey zaten yaşanmadı. Yarış esnasında zaten genelde önde olan bendim. Ayrıca yaşanan ve Alemitu’nun da açık yüreklilikle dile getirdiği gerçek, Portekizli atletin sıkıştırması nedeniyle Alemitu’nun üç kez topuğuma bastığıdır. Yarış esnasında durumu açıklayıp ‘Kusura bakma sıkıştırıyorlar’ diye özür dilediğinde, ben kafamla ‘Takma devam et’ diyerek onay verdim. Bu ithamlara ve yazılanlara sadece gülüyorum”.

Kötü bir örnek
Elvan Abeylegesse oldukça başarılı geçen bir Avrupa Şampiyonası’nın ardından konuşulması ve yaşanması gereken farklı mutluluklar varken gündeme gelen bu söylentilerin çirkinliğinden de yakındı. Milli atlet, “Bizleri izleyen, başarılarımızla gururlanıp kendilerine rol modeli belirleyen, hatta örnek gösterip bu spora başlayan binlerce çocuk ve genç var. Bu yaşananları ve gereksiz tartışmaları onlar da medyadan takip edip, kendilerine göre şekillendiriyorlar. Sonuçta ortaya çok çirkin, antipatik ve onlar açısından karamsar tablo çıkıyor. Bu yönüyle de neden olanlar sorumluluklarını bilmeli ve utanmalıdır” dedi.

Üç nedeni var!
Milli atlet, 5 bin finalinin ardından Alemitu Bekele ile birlikte tura katılmayıp apar topar soyunma odasına gitmesinin çok önemli üç nedeni olduğunu, bunları açıklamaya fırsat bulmadan bu konuda da ağır bir şekilde suçlandığını söyledi.
Elvan, Pekin Olimpiyat Oyunları’nda 60 bin kişi önünde hem de iki kez ay-yıldızlı bayrakla tur attığını, bu gururu fazlasıyla tattığını belirterek şöyle konuştu:
“En önemli nedeni, onun coşkusundan ve mutluluğundan rol çalmamaktı. 10 bin metrede kazandığım altın madalyanın sevincini doyasıya yaşamış ve zafer turumu atmıştım. Fazlasıyla hak ettiği bu mutluluğu onun da doyasıya tek başına yaşamasını istedim. Kendisini kutladıktan sonra geri çekilmemin ilk nedeni buydu. Ayrıca ishal ve sakatlık nedeniyle sıkıntılı bir süreç yaşıyordum. Buna bir de uzun süredir hazırlandığım ve çifte altın hayali kurduğum Avrupa Şampiyonası’nda istediğimi elde edememenin burukluğu eklendi. Bunların büyütülmesine anlam veremiyorum. Önümüzde daha birlikte koşacağımız birçok yarış var. Yine birlikte kürsüye çıkar el ele çok zafer turları atarız”.

Hedefler büyük
Elvan Avrupa Şampiyonası’nda elde ettiği başarının kendisine olan güveni pekiştirdiğini de belirterek röportaja noktayı koydu: “Çok iyi hazırlık dönemi geçirmenin ödülünü aldım. Barcelona’da yaşadığım sağlık sorunuyla ilgili doktoruma giderek kontrolden geçtim. Önemli bir problemim olmadığını ve koşabileceğimi söyledi. Mutlaka olimpiyat ve dünya altını kazanacağım. 27 Ağustos’ta Brüksel’de yapılacak Diamond (Elmas) Lig’de 5 bin metre koşacağım”.

Milliyet

Bu haber 785 defa okundu.