ERDOĞAN: ''NATO KANDİL'E ASKER YOLLASIN!''

28 Haziran 2010 22:36 tsi
Erdoğan, Toronto’dan NATO’ya çağrıda bulundu, Afganistan’da Taliban’a karşı yürütülen mücadelenin PKK’ya karşı da verilmesini istedi...

'NATO Kandil’e de asker yollasın' 

Toronto’dan NATO’ya çağrıda bulundu

BAŞBAKAN Erdoğan, Toronto’dan NATO’ya çağrıda bulundu, Afganistan’da Taliban’a karşı yürütülen mücadelenin PKK’ya karşı da verilmesini istedi: Merkezi yönetimin Kuzey Irak’ta hiçbir egemenliği yok. Terör örgütü burada belli bir bölgeyi adeta yönetiyor.

G-20 zirvesi için gittiği Kanada’nın Toronto kentinde bir basın toplantısı düzenleyen Başbakan Erdoğan, üyesi olduğumuz NATO’ya çok önemli bir çağrıda bulundu. Basın toplantısı sonrası soruları cevaplayan Başbakan, bir gazetecinin “Üçlü mekanizmanın işlevine” ilişkin sorusu üzerine şunları söyledi: “Bu işin birçok boyutu var. Psikolojik, sosyolojik, güvenlik gibi birçok boyutu var. Üçlü mekanizma zaten bunların çalışmasını yürütüyor. Biliyorsunuz burada Kuzey Irak coğrafi yapısı itibarıyla şu anda yerel yönetim tarafından tamamıyla orada egemen bir yapı yok. Merkezi yönetimin zaten Kuzey Irak’ta hiçbir egemenliği yok. Yani bütün bunlar nasıl bir egemenlik noktasında yönetime alınacak, bu konuları üçlü mekanizma kendi arasında konuşuyor. Buna yönelik adımların atılması...”

Taliban örneğini verdi

“Çünkü bölücü terör örgütü burada belli bir bölgeyi adeta konuşlanmış yönetiyor. Terör örgütünün böyle bir yeri ele geçirmiş olması, bir ülkenin hem bir taraftan toprak bütünlüğünü konuşacağı ama toprak bütünlüğünü konuşurken birileri orada bir paylaşım gerçekleştirmiş olacak. Nerede toprak bütünlüğü? O zaman burada ya merkezi yönetimin görevini yerine getirmesi lazım veya yerel yönetimin görevini yerine getirmesi lazım. Bizler de NATO ülkesi olarak aynı zamanda Afganistan’daki birlikteliğimiz neyse bu birlikteliklerimizi de farklı yerlerde de kararlılıkla sürdürmemiz lazım. Hele hele bu bölgede dayanışmamız çok daha farklı bir önem ifade ediyor ve üçlü mekanizma bütün bunlara dayalı olarak atılmış adımlardır. Bunun gereğini de arkadaşlarımız şu anda çalışıyor, yerine getireceğiz.”

İstihbarat paylaşımını aştık

Erdoğan zirve sonrası yurda dönüşünde Esenboğa Havalimanı’nda yaptığı basın toplantısında da, istihbarat paylaşımını aşan bir sürece girdiğimizi söyledi.Obama ile yapılan görüşmede gündeme gelen üçlü mekanizmada istihbarat paylaşımıyla ilgili soruyu yanıtlayan Başbakan, “Üçlü mekanizmanın tabii içeriği hakkında kalkıp bilgilendirme yapmam doğru olmaz, ancak istihbarat paylaşımını aşan bir sürecin içinde olduğumuz muhakkak. Dolayısıyla artık bu istihbarat paylaşımını daha da aşan, yapılması gereken terörle mücadelede ne varsa bunun yapılması noktasında daha kararlı adımların atılması hususu gündemimize geldi. Ve bunu da anlayışla karşıladıklarını, bunu da bu şekilde paylaştıklarını ben de memnuniyetle gördüm.”

Gana’ya yenilen ABD’nin acısını paylaşmalı

Başbakan Erdoğan’a gazeteciler, “ABD futbol takımı Gana’ya yenildiği için Obama üzgün müydü?” diye sordu. Erdoğan’ın cevabı, “Böyle bir şeyi, ciddi bir görüşmede gündeme getirsem dostumuza karşı bir saygısızlık olurdu. Tam aksine böyle bir durumda acıyı paylaşmak lazım. Böyle bir konuyu tabii ki kendilerine açmadık” oldu. [1]

Başbuğ da ‘NATO aktif olmalı’ demişti 

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Çanakkale’de yapılan İpekyolu 2010-Genel ve Amiraller Zirvesi’ndeki konuşmasında “NATO’nun sadece coğrafi alanın sınırları içerisinde hareket etmekle yetinmeyip üye ülkelerinin kolektif güvenlik çıkarlarının tehdit altında olduğu bölgelerde de aktif olması gerekmektedir” demişti. Başbuğ’un 21 Haziran’da yaptığı bu konuşmanın ardından 24 Haziran’da İstanbul’da MGK toplantısı yapıldı. Erdoğan’ın MGK’nın ardından gittiği Toronto’da dün sabaha karşı bu sözleri söylemesi, devletin zirvesinde MGK’da NATO’nun devreye sokulması konusunda bir görüş birliği oluştuğu yorumlarına yol açtı.

NATO saldırıları kınamıştı

NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen de, PKK’nın Şemdinli saldırısını kınadı. Rasmussen yaptığı yazılı açıklamada “terörle mücadelede Türkiye’yle dayanışma içindeyiz. Bu tür saldırılar asla meşru gösterilemez. Bu saldırılarda hayatlarını kaybeden askerlerin ailelerine de başsağlığı dileklerimi iletiyorum” ifadesini kullanmıştı. [2]

Uzmanlar çağrıyı değerlendirdi 

ABD’ye ‘Baskı yap’ mesajı veriyor

* Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu: Sayın Başbakan şunu söylemek istiyor: “Afganistan’daki görevi NATO üstlendi. Bu çerçevede Türkiye’de buna gerekli katkıyı veriyor. Yani ABD ile gereken işbirliğini yapıyor. Aynı şekilde Irak’ta da, ABD hem müttefik hem NATO üyesi olduğuna göre bu işbirliğini orada da sürdürmesi gerekir. Irak merkezi yönetimine mi baskı yapacak, yoksa kuzeyindeki yönetime baskı yapacak ama yapsın demek istiyor. Beraberliğimiz Afganistan’da yürüyor ve Türkiye gerekli katkıyı sağlıyorsa biz de NATO üyesi olarak olarak bu konuya ABD’den gerekli hassasiyeti göstermesini istiyoruz.

Güç talep edebiliriz

* TÜRKSAM Bşk. Yrd. Doç. Dr. Celalettin Yavuz: Küresel terörle mücadele konusunda Türkiye böyle bir yardım talep edebilir. Türkiye siz bu örgütün finansal ve siyasi desteklerini kesin diyor. Ayrıca bize istihbarat desteği sağlayın diyor. Amerika El Kaide’yle mücadele de böyle bir destek istedi. Türkiye şimdi NATO ittifakının bir üyesi olarak terör örgütünün tasfiyesi ve desteklerinin kesilmesini yolunda destek istiyorum ve bu ittifakın gereği diyor. Ama buna rağmen Belçika ve Hollanda gibi ülkelerin bunu çok önemsedikleri yok. Ancak PKK’yı tasfiye edelim derken bağımsız bir Kürt devletinin kurulma tehlikesi var. Ne Başbakan ne de Genelkurmay Başkanı buraya kuvvet yollayın ama Kürt devletinin kurulmasına yardım etmeyin diyemez. Türkiye böyle bir güç talep ederse NATO göndermek zorunda. Ya da istihbarat, silah araç eksiği için yardım önerisi getirebilirler.

Karar MGK’da alınmış olabilir

* İstanbul Kültür Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mensur Akgün: Türkiye saldırılarla baş edemeyeceğini belirtecek olursa 1949’da imzalanan Washington Anlaşması’nın 5. maddesi siyasi istişareler sonucunda devreye girer. 5. madde kapsamında bir ülkeye tehdit olduğunda bütün NATO ülkeleri tehdit edilmiş sayılıyor. Ordu ve hükümet arasında NATO gibi konularda konsensüs var. Başbakan Amerika’ya gitmeden önce Türkiye’nin yeni NATO konseptinin şekillenmesinde nasıl bir tavır takınacağı MGK’da tartışılmıştır.

Sınır ötesi için ön hamle olabilir

* (Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hakan Yılmaz: Başbakan ve Başbuğ’un açıklamaları örtüşüyor. Muhtemelen MGK’da görüşüp karar vermişlerdir. Türkiye sınır güvenliği kavramını ve NATO’nun görev tanımı genişletmek istiyor olabilir. Bu açıklamalar sınır ötesi bir operasyon için diplomatik ön hamleler olarak görülebilir. Türkiye gibi belirsiz tehditlere maruz kalan bir ülkenin NATO’nun konseptini genişletmeye çalışması doğal. Öte yandan NATO ülkeleri içinde bu tür tehditlere maruz kalan tek ülke Türkiye olduğu için diğerleri buna sıcak bakar mı ondan emin değilim.

NATO’nun ne alakası var?

* MHP Genel Başkan Yardımcısı Emekli Büyükelçi Deniz Bölükbaşı: ‘Bir şey yapmıyorlar’ diyor Sayın Başbakan. Yeni mi anladı? Sana TBMM yetkiyi vermiş. Başbakanlık ağlama duvarı değil. Şikayet makamı da değil. Gereğini kendisinin yapması lazım. Bunun anlamı da Meclis’in verdiği yetkiyi kullanarak kara harekatı yapmak ve güvenlik kuşağı oluşturmaktır. NATO’nun bu işle ne alakası var? Başbakan’ın cehaletten kaynaklanan her saçma sözünü yorumlamakla kaybedecek zamanımız yok.[3]

 

Kaynak: GAZETEVATAN

[1].http://haber.gazetevatan.com/nato-kandile-de-asker-yollasin/313578/1/Gundem

[2].http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?Newsid=313702

[3].http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?Newsid=313703

Bu haber 882 defa okundu.