GANDİ'NİN ''RECEP BEY'' ŞİFRESİ

24 Mayıs 2010 11:39 tsi
Kılıçdaroğlu, Başbakan’dan söz ederken birinci ismi “Recep” diye hitap etmeyi yeğledi.Gandi Kemal’in yaptığı bu “açılım”ın anlamı ise tamamen Başbakan Erdoğan’ı sıradanlaştırmaktı!

Gandi’nin “Recep Bey” şifresi

ADI: Kemal...
Soyadı: Kılıçdaroğlu...
61 yaşında, evli ve üç çocuk babası.
Lakabı “Gandi Kemal!”
Kimilerine göre “halk adamı”, kimilerine göre de “halkçı Kemal”...
Birileri onu “temiz siyasetin simgesi” diye tanımlıyor...
Bir başkası ise yoksulluğun ve yolsuzluğun hesabını soracak, “korkusuz kahraman.”
Artık O CHP’nin yeni Genel Başkanı.
*
KEMAL Kılıçdaroğlu, “blok liste” ile “tek aday” olarak girdiği 33’üncü Kurultay’dan 1189 delegeden aldığı “blok oy” oranıyla geldi bu göreve.
İktidar sözü vererek çıktığı kürsüden, hem çizdiği “yol haritası”, hem parti olarak yapacakları, hem de konuşma üslubu ile farklı bir fotoğraf verdi Kemal Kılıçdaroğlu.
“Evde tek başına” noktasından virgülüne kadar kendisinin yazdığı konuşma metni içinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ne “Tayyip Bey” diye hitap etti ne de “Başbakan Erdoğan” diye.
Kılıçdaroğlu, Başbakan’dan söz ederken birinci ismi “Recep” diye hitap etmeyi yeğledi.
Gandi Kemal’in yaptığı bu “açılım”ın anlamı ise tamamen Başbakan Erdoğan’ı sıradanlaştırmaktı!
Üstelik bunu yaparken, lafı Zonguldak’ta hayatını kaybeden kömür işçilerinden tutun da, Başbakan’ın Kasımpaşalı komşularına getirip, sık sık “Recep Bey diyor ki” sözleriyle
pekiştirerek...
*
CHP’NİN yeni Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu diyor ki;
“Recep Bey, Zonguldak’taki kazanın kömür işçilerinin kaderi olmadığını bilmiyor.
Recep Bey, Türkiye’nin en büyük sorunu olan işsizlik ve yoksulluğa çare bulamadığı için ekonomi nedir bilmiyor...
Recep Bey üreticinin ve esnafın dönen çeklerini, siftahsız kapanan dükkanlarını görmediği için piyasa nedir bilmiyor...”
Ve arkasından ekliyor:
“Sayın Başbakan’a soruyorum, söyleyin Recep Bey, İşsizlik Fonu’ndan aldığın paranın ne kadarını GAP’a harcadın?”
Durmuyor!
“Recep bey, Hukuk kültürünü bilmiyor, ‘Anayasa Mahkemesi, Ana Muhalefet Mahkemesi oldu’ diyor. Sevgili Recep Bey! Biz Fransız Anayasa Mahkemesi’ne mi başvurduk? Türkiye Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk. Biz Recep Bey’in değil, halkın çıkarlarını savunuyoruz.
Recep Bey demokrasiyi bilmiyor. Çünkü kimse korkudan Recep Bey’i eleştiremiyor. Bu nasıl düzen? Bu nasıl demokrasi? Benim bildiğim iktidarlar eleştirilir. Bu korku imparatorluğuna biz son vereceğiz.
Görüyoruz ki, ülkeyi yönetmekte zorlanan Başbakan işi gücü bırakıp CHP’nin iç işleriyle uğraşmaya başlamış, Dedikodu yapmayın Recep Bey. Benim bildiğim hiçbir Kasımpaşalı dedikoduyla uğraşmaz...” *
EVET, gördüğünüz gibi Kılıçdaroğlu’nun her cümlesinin ya başında ya sonunda mutlaka bir “Recep Bey” tanımlaması var.
Nedenini sorduk, “Hiciv” dedi.
Peki hiciv nedir?
Bir kimseyi, nesneyi, düşünceyi ya da toplumun eksik aksak yanlarını iğneleyici bir dille ortaya koymak amacıyla yapılan konuşma veya yazma sanatı.
Yani anlayacağınız önümüzdeki dönemde siyasete “sinirleri alınmış siyaset” anlayışını getirmeye çalışan Kılıçdaroğlu yeni söylem taktiği ile hem Başbakan’ı kendi minderine çekecek, hem de bu tür söylemlerle Başbakan Erdoğan’ı “sıradanlaştırma” formülü uygulayacak.
*
PEKİ Kılıçdaroğlu “Kapı kapı gezeceğim” dediği vatandaşlara ne anlatacak?
Öncelikle kurultay konuşmasının içinde yer alan Başbakan Erdoğan ve AKP iktidarının politikalarını eleştirirken kullandığı ağır ifadelerle “Başbakan” ve “kalpazan” kelimelerini aynı cümle içinde kullanacakmış.
Sonra CHP iktidarında çıkaracakları “Siyasi Ahlak Yasası”nı anlatıp, “Parlamentoda vurguncunun, talancının, kalpazanın yeri olmayacak” diyecekmiş.
Arkasından “Her ailenin sigortası, her evin mutlak bir çalışanı olacak” diyerek, milletvekili dokunulmazlıklarını sınırlandırma sözü verip, seçim barajını aşağı indireceklerinden söz edecekmiş.
Ne diyelim, Kılıçdaroğlu rüzgarı bakalım CHP’yi nerelere götürecek?...

Metin Özkan-Tercüman

Kaynak: TERCÜMAN GAZETESİ,http://www.tercuman.com.tr/v1/yazaryazi.asp?id=108
 

Bu haber 791 defa okundu.