ELİMİZDEKİ HASTA LİSTESİ ''ÖLÜM LİSTESİ'' OLDU

17 Mayıs 2010 10:07 tsi
Prof. Dr. Münci Kalayoğlu, Türkiye’nin organ bağışı konusunda Avrupa’nın en geri ülkelerinden biri olduğunu söyleyerek, “Bizim elimizdeki hasta listesini organ bağışı azlığı yüzünden ölüm listesi olarak adlandırıyoruz” dedi.

Elimizdeki hasta listesi ‘ölüm listesi’ oldu  

Dünyanın öndegelen organ nakli uzmanlarından Prof. Dr. Münci Kalayoğlu, Türkiye’nin organ bağışı konusunda Avrupa’nın en geri ülkelerinden biri olduğunu söyleyerek, “Bizim elimizdeki hasta listesini organ bağışı azlığı yüzünden ölüm listesi olarak adlandırıyoruz” dedi. 

Memorial Hastanesi Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Münci Kalayoğlu, çok büyük organ nakli ihtiyacı bulunmasına karşın Türkiye’nin organ bağışı konusunda Avrupa’nın en geri ülkelerinden biri olduğunu söyledi. Merkezi Tokyo’da bulunan ilaç firması Astellas tarafından bu yıl üçüncüsü İstanbul’da düzenlenen ve iki gün süren Tansplantasyonun Yarınını Değiştirenler 2010 Toplantısı’nda Türkiye’de organ nakli konusunda bilgi veren Kalayoğlu, Türkiye’de 2009 yılında 700’ün üzerinde karaciğer,  2 bine yakın böbrek, 54 kalp nakli yapıldığını dile getirerek, 21 merkezde karaciğer, 46 merkezde böbrek nakli ameliyatı gerçekleştirildiğini söyledi. Türk doktorların organ nakli ameliyatlarındaki başarı oranlarının en ileri ülkelerden bile daha iyi olduğuna dikkati çeken Kalayoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Elbette bunu yeterli bulmuyoruz. Türkiye’de organ nakline duyulan ihtiyaç çok büyüktür. Özellikle organ bağışı konusunda Avrupa’nın en geri ülkelerinden birisiyiz. Bu tablo, insanımızın ihtiyaç duyduğu tedavi şansına ulaşamadığını göstermektedir. Bu konuda gelişme göstermemiz gerekmektedir. Devletimizin, organ nakli konusundaki hassasiyetine ve bu konuda artarak sürdürdüğü desteğe canı gönülden katılıyoruz fakat bunu da yeterli bulmuyoruz. Organ nakli bekleme listeleri uzamakta ve mevcut nakil ameliyatları sayısı bunu karşılayamamaktadır. Bizim elimizdeki hasta listesini organ bağışı azlığı yüzünden ölüm listesi olarak adlandırıyoruz.” Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Organ Nakli Koordinatörü Op. Dr. Cemal Ata Bozoklar da, ölümlerin zamanında tespit edilemediğini belirterek, “Bu konuda yoğun bakım ünitesi doktorlarına eğitim verilmeli” dedi. 2008 yılı sonu itibariyle 63 bin 898 kişinin bağış kartı alarak organlarını bağışladığını belirten Bozoklar, “Hastanın üzerinden bağış kartı çıksa da, ailesine sormadan organlarını almıyoruz” ifadesini kullandı.

Kaçırılan çocukların organları alınmıyor
Op. Dr. Cemal Ata Bozoklar, ‘kaçırılan çocuklardan organ çalınmasına ilişkin bilgi olup olmadığı’ konusunda Emniyet Genel Müdürlüğü’ne yazı yazdığını belirterek, gelen cevapta ‘böyle bir vaka’nın olmadığının kaydedildiğini belirtti. Prof. Dr. Münci Kalayoğlu da, Türkiye’de organı alan ve nakleden bütün doktorları yaptıkları ameliyatlardan anlayabileceğine işaret ederek, Türkiye’de yasadışı organ nakli yapılmadığını bildirdi. Op. Dr. Cemal Ata Bozoklar ise, buna rağmen böbreğini satmak isteyenlerin olduğunu, bunların nakil için yurtdışına götürüldüklerini vurguladı. Fransa’daki Necker Hospital Transplantasyon Departmanı Başkanı Prof. Dr. Henri Kreis da, organ naklinin yol açtığı risklerden söz ederek, “Halen yabancı organı tehlikeli araçlar olan bağışıklığı baskılayan ajanları kullanmadan nakledemiyoruz. Bağışıklığı baskılayan ajanlar infeksiyonlar, kanserler ve kardiyovasküler hastalıkların yüksek oranda görülmelerinden sorumludurlar” dedi.

 

Kaynak: YENİ MESAJ GAZETESİ,http://www.yenimesaj.com.tr/index.php?haberno=10002159&tarih=2010-05-17

 

Bu haber 1,184 defa okundu.