ADI ''BARIŞ'',İŞİ ''TEHDİT''

23 Nisan 2010 12:04 tsi
DTP’nin ''bölücü faaliyetlerin odağı olması'' sebebiyle kapatılmasının ardından yola BDP çatısı altında devam eden milletvekilleri tehdit üstüne tehdit savuruyor.

Adı ‘Barış’, işi ‘Tehdit’

Ahmet Türk’e yumruklu saldırıyla başlayan BDP’lilerin tehditlerine bir yenisi eklendi. Hasip Kaplan “Konuşmamıza izin vermezseniz tepkimiz çok sert olur” sözleriyle TBMM Başkanı Şahin’i tehdit etti

DTP’NİN “bölücü faaliyetlerin odağı olması” nedeniyle kapatılmasının ardından yola BDP çatısı altında devam eden milletvekilleri tehdit üstüne tehdit savuruyor. Özellikle son günlerde tansiyonu giderek yükselten milletvekillerinin pervasızlığı, toplumda da tansiyonu yükseltiyor. Yasalarda ağır cezalar öngörülmesine karşın “dokunulmazlık” zırhına sahip olan BDP’lilerin tavrı, birçok kesimde öfke yarattı.

“Tepkimiz çok sert olur”

Son olarak BDP’li Hasip Kaplan, Meclis kürsüsünden “Sizi uyarıyoruz sayın Başkan! Konuşmamıza izin vermezseniz tepkimiz çok sert olur” diyerek oturumu yöneten Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin’i tehdit etmişti. Şahin’in “Tehdit mi? Ne yaparsın? Ne olacak sert olunca? Meclis Başkanlığını tehdit mi ediyorsunuz? Ne yapacaksınız, öldürtecek misiniz, vurdurtacak mısınız Meclis Başkanı’nı?” tepkisine karşın, Kaplan tavrını sürdürdü. AK Partililerin “Bizi tehdit mi ediyorsunuz?” çıkışına “Evet tehdit ediyoruz” yanıtını veren Kaplan’a, CHP’liler de “bu ne biçim konuşma, böyle bir seviyede konuşamazsın” diyerek tepki gösterdi.

“Yumruğu siz de yiyeceksiniz”

Kapatılan DTP’nin eski Eşbaşkanı Ahmet Türk’e yönelik yumruklu saldırının ardından da tehdit sesleri yükselmişti. Sırrı Sakık’ın, Samsunlulara dönerek, “Şerefsizler. Aynı yumruğu siz de yiyeceksiniz” sözleri öfke yaratmış, bir avukat da Samsun’da suç duyurusunda bulunmuştu.

“CHP gibi yumuşak olmayız”

Türk’e yönelik yumruklu saldırının ardından, toplumun hemen her kesiminden sükunet çağrıları gelirken, BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş tehditleri sürdürmüştü. Demirtaş, “Tavrımız CHP gibi yumuşak olmayacaktır” ifadesini kullanırken, “Sayın Vali bu saldırıyı organize etmemişse derhal sorumlularını açığa çıkarsın... Sanmayın ki Ahmet Türk’ün burnunun kırılmasıyla bu mücadelede tek bir geri adım atılır. Geri dönüp ödediğimiz bedellere bir bakın, biz canımızı ortaya koyduk, ama bize saldıranlar en az bizim kadar cesur olmak zorundalar. Bunu da herkesin bilmesi gerekir” demişti.

“Panzerler geri gitsin, yoksa!...”

Bir süre önce BDP Van Milletvekili Özdal Üçer de, Van’daki olayları önleme çabasındaki polisleri açıkça tehdit etmişti. “Kürdistan’da özgürlük yeşerecektir. Onlar istese de olacaktır, istemese de olacaktır” diyerek bölücü söylemle konuşan Üçer, polis barikatının kaldırılmasını isteyerek “Gerekirse panzerler biraz geri gitsin. Van’ın nüfusu bir milyona yakın, neredeyse yarısı hemen gelebilecek durumdadır” ifadesini kullanmıştı. Başbakan Erdoğan ve AK Parti’yi de tehdit eden Üçer, “Dalgalardan bahseden Erdoğan’a şunu sormak istiyorum; bu halkın dalgası alırsa seni, öyle bir tsunami olur ki aklın hayalin şaşar” demişti.

“Tabanımız dağa çıkın diyor”

BDP Mardin Milletvekili Emine Ayna da, bir süre önce, “Öcalan ve PKK tarihtir, sahip çıkıyoruz. PKK ile aramıza mesafe koymadığımıza dair eleştirilerini doğal görüyorum. Ben birey olarak Öcalaníı önemsiyorum. Ben PKKíyı önemsiyorum” sözleriyle tepki çekmiş, “Tabanımız dağa çıkmamızı istiyor... Açılımı bitiren devlettir. Demokratik siyaset kanallarını kapatmıştır. Halkı demokratik kanalları dışında silah da dahil olmak üzere farklı seçeneklere yönlendiriyorsun” cümleleriyle tehdite yönelmişti. BDP’li diğer vekiller de benzer mesajlarla sık sık tehditkar ifadeler kullanırken, başta Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir olmak üzere bazı BDP’li belediye başkanları da ağır ifadelerle toplumda tansiyonu yükseltmişti. (Hakkı KURBAN- Tercüman)

 

Kaynak: TERCÜMAN GAZETESİ,http://www.tercuman.com.tr/v1/haber.asp?id=97552&baslik=Adı%20‘Barış’,%20işi%20‘Tehdit’&katid=7

 

Bu haber 601 defa okundu.