En Sıcak Konular

KIBRISLI TÜRKLER ''YUMRUĞU MASAYA VURDU''

22 Nisan 2010 20:39 tsi
KIBRISLI TÜRKLER ''YUMRUĞU MASAYA VURDU'' Kıbrıs seçmeni, sadece kendi hükümetine değil, aynı zamanda Türkiye'deki AKP hükümetine, Güney Kıbrıs Rum hükümetine; Avrupa Birliği içindeki devletlere ve ABD'ye önemli mesajlar vermiştir

Kıbrıslı Türkler “Yumruğunu masaya vurdu”

18 Nisan 2010'da gerçekleşen KKTC Cumhurbaşkanlık seçimlerini birinci turda, Ulusal Birlik Partisi'nin Genel Başkanı Sn. Derviş Eroğlu kazanmış bulunmaktadır. Yasaya göre, ilk turda, bütün adaylar yarışmakta ve aralarından birisi % 50 çoğunluğu sağlayamadığı takdirde, en çok oy alan iki aday, ikinci tura kalmaktadır. İkinci tur da ise en çok oy alan kişi cumhurbaşkanı seçilmektedir.

2010 seçimleri için KKTC'de tam 7 aday seçime girmiştir. Bu küçük adada 7 adayın olması ve çoğunun da görevde bulunan adayın karşısındaki partilerden olması, seçimi Eroğlu için daha da zor hale getirmiştir. Çünkü bu oyların iyice bölünmesi anlamına gelmektedir. Bu aday bolluğu, biraz da Talat tarafının "bir zayıflatma taktiği olarak", el altından teşvik edilmiş de olabilir.

Her ne olursa olsun, oylar yediye bölünmüş olsa bile, ilk turda Derviş  Eroğlu % 50.38 oy almayı başarmış ve cumhurbaşkanlığına seçilmiştir. Eroğlu, çok büyük bir tebriği hak etmiş bulunmaktadır.

KKTC halkı Mehmet Ali Talat'ın beş yıldır sürdürdüğü Cumhurbaşkanlığından  memnun olmadığını, 2008'den bu yana 18 ayda 70 defa Hristofyas'la buluşmasından hiç bir sonuç çıkmadığını ve hatta gidişattan son derece huzursuz olduklarını gayet net bir şekilde açıklamış bulunmaktadır. Hatta, Eroğlu'nun en yakın arkadaşı, AKP teşviki ile ondan ayrılarak aday olmuştur. Bu aday sadece % 03 oy alabilmiştir.

Kıbrıs seçmeni, sadece kendi hükümetine değil, aynı zamanda Türkiye'deki AKP hükümetine, Güney Kıbrıs Rum hükümetine; Avrupa Birliği içindeki devletlere ve ABD'ye önemli mesajlar vermiştir

Verilen mesajlar:

1- Derviş Eroğlu'na verilen mesaj: Verdiğin sözü tut ve KKTC Türkü'nün haklarını koru ve bu devletin bekası için var gücünle çalış. Kazanma farkı o kadar küçüktür ki, Eroğlu önemli bir şeyler yapamazsa, ara seçimlerde büyük kan kaybına uğrayabilir.

2- Mehmet Ali Talat'a verilen mesaj:

"Sana bir şans tanımıştık ama  artık kredin bitti, sadece o makamı doldurmanın dışında hiçbirşey gerçekleştiremedin" mesajını vermişlerdir.

Yürütülen müzakerelerde, Rumlar hiçbir talep ve isteklerinden vazgeçmedikleri gibi, Türk tarafının da yavaş ve sessiz bir şekilde bir çok şeyi kaybetmekte olduğu açıkça görülmüştür. Bu müzakereleri yakından izleyen KKTC vatandaşları sonunda asıl "uzlaşmaz  tarafın, Rum tarafı olduğunu" anlayabilmiştir. Bütün tavizlerin daha çok Türk tarafından geldiği görüldükten sonra,Talat'a olan güven de çok büyük ölçüde sarsılmıştır.

3- Kıbrıs Rum tarafına verilen mesaj:

"Mehmet Ali Talat'ın seçilmesi ile elinize geçirdiğiniz  iyi bir fırsatı kendi hırsınız ve 'hep daha fazlasını isteme' huyunuz yüzünden kaybettiniz" denmiştir.

Nasıl ki Rumlar, BM plan ve tekliflerinden daha çok pay istemişlerse, aynı şekilde M.A. Talat'la yaptıkları müzakerelerde de ondan verebileceğinden daha çoğunu istemişlerdir. 5 yıllık bir deneyim KKTC halkının uyanmasını sağlamıştır.

"Belki birlikte çözüm vardır" diye umut besleyenler de bunun olamayacağını görmüş ve Rum tarafının ne kadar "ölçüsüz" olabileceğini anlamışlardır.

Burada bir kere daha hatırlatmakta yarar vardır çünkü olaylar adeta kendini tekrarlamaktadır:

2004 yılında BM Genel Sekreteri Kofi Annan tarafından hazırlanan çözüm planı Kıbrıs'ın tümünde refaranduma sunulmuştur. Türk tarafı (maalesef) AB'yi memnun etmek ve "biz hep uyumdan yanayız" mesajını verebilmek için, içinde ihtiva ettiği olumsuzluklarına rağmen, Annan Planına "Evet" demişlerdir ( % 65 oranında). O zamanın oylamasında AKP'nin baskı ve teşvikinin rolü büyük olmuştur.

Rum kesimi  ise kendilerine sağlanan bütün bu avantajları "yeterli ve tatminkar" bulmayıp, "Hayır" demekte ısrar etmiş ve % 75'i "hayır" şeklinde oylamışlardır.

Rum tarafı o gün olduğu gibi bugün de kendilerini ve art niyetlerini  deşifre etmiş bulunmaktadır.

4- AKP'ye verilen mesaj:

KKTC halkı, Talat'ın partisi iktidarda olduğu bir dönemde yapılan seçimlerde, başka bir partiyi % 44 gibi bir çoğunlukla seçerek hükümet yapmış ve Derviş Eroğlu'nun partisi tek başına iktidar olacak çoğunluğu kazanmıştır. Bu seçimde Cumhurbaşkanı Talat, kendisine  verilen açık AKP desteğine rağmen seçimi kaybetmiştir.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de aynı şey olmuştur. AKP'nin desteğine, AB teşkilat ve devletlerinin açık destek beyanlarına ve ABD sözcülerinin (bayan Clinton dahil) Talat'ı destekleyen ifadelerine rağmen, KKTC seçmeni, Derviş Eroğlu'nu Cumhurbaşkanlığına getirerek, kötü gördüğü gidişata bir "dur" demek istemiştir. İkinci defa da aldatılmak istememişlerdir.

Böylece AKP hükümetine, "sizin yönlendirmelerinize ve desteğinize artık güven duymuyoruz ve samimiyetinize inanamıyoruz" mesajları verilmiştir.

AKP hükümeti "Talat'ı desteklediğini" açıkça belirttiği halde seçimde Eroğlu başarılı olmuştur.

"Müzakerelerde Talat'ın elini zayıflatamazsınız" denilerek, AKP hükümeti elemanları ve bazı milletvekillerinin  doğrudan Kıbrıs halkına telkinde bulunmalarına rağmen, Kıbrıs halkının çoğu bu telkin ve tavsiyeleri benimsememiştir. AKP hükümetinin izlediği politikalar etkisiz kalmış, sonuç alamamıştır.

5- AB'ye verilen mesaj:

AB'ye verilen mesaj ise "AB'ye olan tüm güven ve inancımız kayboldu" denilirken, "Sizlerin sözlerini tutmayan, prensiplere dayanmayan ve belli çıkarlar için her türlü ifade ve tarzı kullanmaya hazır, çok değişken olduğunuzu anladık" mesajı da verilmiştir. Bütün AB yardımları Rum tarafına verilmiş olup, "bile bile problemli olarak aldıkları" bu adada hiç bir düzeltme için gayret etmemişler ve hep Rumlardan yana tavır sergilemişlerdir. Ne KKTC Türklerinin ve ne de Türkiye'nin bu tutumu kabul etme mecburiyetleri yoktur. Her iki taraf için de en önemli konu egemenliğin ve kültür kimliğinin muhafazasıdır.

6- ABD'ye verilen mesaj:

Büyük bir devlet olarak, ABD her iki tarafa daha eşit ve adil  bir tutum sergilemelidir. Tarihi gerçekler daha iyi bilinmeli ve takip edilmelidir.

Sonuç:

Sn. Derviş Eroğlu  seçim başarısı için  candan kutlanmalıdır. Zaman eylem alanında da başarılara imza atma zamanıdır.

Kıbrıs'ta iki devlet ve iki millet mevcuttur ve dünyanın bunu anlaması ve kabul etmesi gerekmektedir. Hakikat inkar edilerek sonuç değiştirilemez. Nasıl Kosova bağımsız bir devlet olarak kabul olunduysa, nasıl Filistin'de iki devlet kavramı üstünde çalışılıyorsa, aynı şekilde de Kıbrıs'ta da aynı prensip uygulanarak iki devletli bir idare herkesce kabul görmelidir.

AB adil davranmayı ve sözünü tutmayı öğrenmelidir. Referandumda yapacağım dediği şeyleri üstünden 6 yıl geçse de gerçekleştirmelidir.

Türk hükümeti de KKTC'ye karşı güçlü ve destekleyici bir tavır içinde olmalıdır. Madem, KKTC halkı kendi demokratik haklarını kullanarak seçimini yapmıştır ve madem, AKP "çözümü yerli halk kendi yapacaktır" demiştir, o halde bu seçime ve sonuçlarına tam destek verilmelidir. Türkiye, KKTC'ye her türlü yardım ve desteği vermelidir. KKTC'deki doğru gelişmeler, Türk devletinin Güney güvenlik stratejisinin ayrılmaz bir parçasıdır.

 

Prof. Dr. Oya Akgönenç-Milli Gazete

 

Kaynak MİLLİ GAZETE,http://www.milligazete.com.tr/makale/kibrisli-turkler-yumrugunu-masaya-vurdu-160453.htm



Bu haber 603 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,779 µs