ANA'TASA'

14 Nisan 2010 11:25 tsi
Türkiye'nin tüm sorunlarını çözmekle yükümlü kurum 'siyaset'tir.Bu kurum saygın, işlevli, sonuç alıcı, ön yargısız, öngörülü ve daha da önemlisi ortak akılcı ve uzlaşmacı olmalıdır.

Ana'tasa'

TÜRKİYE'NİN tüm sorunlarını çözmekle yükümlü kurum 'siyaset'tir.
Bu kurum saygın, işlevli, sonuç alıcı, ön yargısız, öngörülü ve daha da önemlisi ortak akılcı ve uzlaşmacı olmalıdır.
Ancak ne yazık ki son zamanlarda izlediğimiz siyaset tablosunda uzlaşma değil 'kapsama' var.
Yani bir görüşün diğer görüşü kapsama talebi.
Günlerdir, Anayasa değişikliği üzerine birçok şey yazıldı, birçok şey söylendi.
*
AKP: 'Anayasayı değiştirmek istiyoruz.'
CHP: 'Uzlaşalım değiştirelim'
MHP: 'Bu dönem kararlaştıralım, yeni Meclis görüşsün.'
AKP: 'Anayasayı değiştiriyoruz, taslağımız hazır.'
CHP: 'Bu anayasa ile hukuk siyasallaştırılıyor.'
Anayasa Mahkemesi Başkanı: 'Uzlaşın ve bu konuyu bize getirmeyin.'
HSYK, Yargıtay Başkanı, Danıştay Başkanı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, YARSAV ve birçok Anayasa hukukçusu: 'Bu düzenleme Anayasa'ya aykırıdır.'
MHP: 'Bu anayasa taslağı AKP'nin kendisini kurtarma projesidir.'
AKP: 'AB ülkelerinin uyguladığı sistemi uygulayıp Venedik Kriterlerini getiriyoruz.'
CHP: 'Bu taslak Anayasaya aykırıdır. Israr ederseniz Anayasa Mahkemesi'ne götürürüz.'
AKP: 'Yargı ile CHP aynı ağızdan konuşuyor. Referandumu göze aldık, millete gideceğiz.'
CHP: 'Cumhurbaşkanı'na çağrı yapıyoruz, üç maddeyi Meclise iade edin.'
AKP: 'CHP Cumhurbaşkanını siyasallaştırmaya çalışıyor. '
CHP: 'Üç maddeyi ayırın destek verelim.'
Başbakan Erdoğan ABD seyahati öncesi: 'Biz varız, değerlendirebiliriz.'
CHP: 'İkinci bir öneri olarak diyoruz ki; 'Üç maddeyi ayıralım ve seçim sonrası 24. dönem Meclisi olarak üç maddeyi yeniden değerlendirmeye alalım.'
*
DÜN MHP Grup toplantısında konuşan Genel Başkan Devlet Bahçeli ise şunları söyledi:
'Bu gidişat tam anlamıyla yıkımdır. Bu yıkıma neden olanlar, gerekçe hazırlayanlar, sessiz duranlar, göz yumanlar, sebepleri olursa olsun, hangi bahaneleri bulurlarsa bulsunlar yaptıkları ve bundan sonra da yapacakları; açıkça söylüyorum 'millete, tarihe ve devlete' ihanettir. Sizler ne yaparsanız yapınız, nasıl bir uzlaşma ararsanız arayınız Milliyetçi Hareket, milletimizi parçalayacak olan bu alçaklıklara 'hayır' diyecektir. Başbakan'ın bölünmüş Türkiye projelerine 'hayır' diyecektir. Milletimiz üzerinde oynanan oyunları görerek, kendisine hazırlanan tuzaklara düşmeyecek ve ayrışmaya, parçalanmaya, ufalanmaya sonuna kadar 'hayır' diyecektir.'
Görünen o ki MHP çizgisini değiştirmiyor.
Yani dün ne söylüyorsa, bugün de aynı noktada.
*
PEKİ sonuç ne olacak ?
Bugün CHP Lideri Baykal Brüksel'den, Başbakan Erdoğan ise Washington'dan dönüyor.
Anayasa Komisyonu çalışmalarını tamamladı. Teklif, en erken Cuma günü TBMM Genel Kuruluna gelecek.
Şimdi merak edilen, Başbakan Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Baykal'ın Genel Kurul öncesi biraraya gelerek nasıl bir uzlaşma yolu arayacağı.
Şüphesiz göz ardı edemeyeceğimiz bir gerçek var. O da baştan beri uyarısını yaptığımız uzlaşma formülünün yine tam olarak devreye giremeyeceği. Liderler eğer bu konuda başlangıçta gerekli adımları atsaydı, bugünkü gerilimler de yaşanmayacaktı. Ne yazık ki, çaba da söylemde kaldı, arayış da...

Metin Özkan-Tercüman

Kaynak: TERCÜMAN GAZETESİ,http://www.tercuman.com.tr/v1/yazaryazi.asp?id=108

Bu haber 534 defa okundu.