ALMANYA'DA LİSE AÇACAKMIŞIZ (!)

7 Nisan 2010 16:22 tsi
''Siz yapsanız yapsanız Türklerin yaşadığı yerlerde dinini, dilini yaşatması için yatırım yapmak yerine İsevi’ye, Musevi’ye ibadet yeri ve okulu açarsınız.''

Almanya’da lise açacakmışız

Osmanlı Devleti en güçlü dönemlerinde bir kısım kararlar alır,  “Her millet dininde ve dilinde serbesttir” der. Bunu da yetersiz bulup tebaasının rahat ibadetini yapabilmesi için kiliseler yapar. Papazlar, Hahamlar ve Patrikler atar.
Aynı devletimiz bir kısım Avrupalılara ticari kolaylıklar getirir. Bir çok devletin topraklarımızda okullar açmasını sağlar.
Gücümüzün kaybolmasıyla birlikte korumamız altında varlık kazanan o millet mensupları, yapılan iyilikleri unutup topraklarımızı paylaşmaya kalkar.
Bu paylaşımı da yaparken, o kiliselerin ve okulların nasıl birer cephaneye dönüştüğünü, orada yetişenlerin bazılarının çete reisi olduğunu, namusumuzu kirletip ve kanımızı dökerek tarih yaptıkları görülmüştür.
Tarih tekerrürden ibaret değilmişçesine, ders almayan yöneticilerin tavizleriyle bugünkü gelinen duruma bakınca; Patrikhanenin istekleri ve dünyada yürüttüğü politikaların, Ermenilerin talepleri ve aleyhimize aldırdığı kararlar, Yahudilerin fırsatı bulunca döktüğü Müslüman kanına her gün yenilerinin eklenmesi...
Düştüğümüz durum düşünülmeden ülkemizde insanların kimliklerinin öne çıkarılması, açılım adında grupların tahrik edilişi, İsevi ve Museviler için kilise sinagog yapılışı, yapıların ibadete açılışı bunun adını da  “inanç turizmi”  deyip halkın para kazanacağı söylemleriyle çekilen peşkeşlerin karartılması görülmektedir.
Türk halkı camisini kendisi yaparken, kiliseye benim vergimin harcanması hangi inancın gereğidir? Cami yapılırken  “irtica artıyor” diyenler, kilise yapılıp ibadete açılırken neden susar?
Eğer Batı ülkeleri bizden daha demokratik ise oralarda devletler niçin cami yapmaz? Yapılanları referandumla nasıl yasaklar? Olanları niçin yakılmaya bırakır? Oraları neden depo olarak kullanır?
Ruhban okulu niçin kapatılmıştır? O meşhur kapısının devamlı kapalı tutulması nedendir?  “İki hedefimden biri Akdamar kilisesi idi onu hallettik . İkincisi ise Ruhban Okulu” diyen Çelik’le,  “Açın artık şu Ruhban Okulunu” diyen Arınç, amacınız demokratiklikse Avrupa’nın, sözde soykırımları kabul edişini, Türk’e vize uygulayışını, okullarının bahçesinde dahi Türkçeyi yasaklayışını nasıl izah edebiliyorsunuz?
Amaç tacizci papazların ülkemizde cirit atması ise; yeteri kadar tacizci var. Yok yapılmak istenen şirin gözükmekse, yapılanlarla, ülkeyi bölecek kadar şirinlik yapılıyor.
Hoşgörü ise, sadece bu hoşgörü Türk olmayanlara mı? Ruhban Okulunun açılışını desteklerken, hayırsever Ayşe ninenin yaptırdığı okulun açılışını bir başka liderin yapmasını niye hazmedemezsiniz?
Beyoğlu’nda Angele Merkel göğsünü gere gere Alman Lisesini gezerken, biz neden Almanya’da lise açmak bir tarafa okul bahçesinde bile Türkçe konuşma yasağını kaldırtamayız?
Almanya’da yaşayan üç milyon Türk’ün birliği niçin sağlanamaz? Niçin lobi yapmazlar, yapamazlar? Birlik hiç olmazlar, çünkü onları etnik gruplara ayırmışız adam kendisini Türk kabul etmiyor.
Sonra Almanya’da lise açsanız ne olacak? Türkçe eğitim verilen Kosova, Makedonya, Romanya ve Bulgaristan’da insanlar okutacak ders kitabı bulamazken, Almanya’da göstermelikten öteye geçmeyen bir Türk lisesi açılması talebiniz suçunuzu bağışlatacak mı?
Devlet inancıyla, diliyle, insanıyla birliğini koruyan birilerine şirin gözüken değil, milletine hizmet edendir.
Ey yönetenler! Siz yapsanız yapsanız Türklerin yaşadığı yerlerde dinini, dilini yaşatması için yatırım yapmak yerine İsevi’ye, Musevi’ye ibadet yeri ve okulu açarsınız. Her halde kendinizi Fatih, devletimizi de çağ açıp kapayan bir dönemde görüyorsunuz. Keşke olsak. Fatih döneminde bile ve daha sonra verilen tavizlerin ülkeyi nasıl Kurtuluş Savaşına götürdüğü görülmüştür.

Şuayip Özcan-Yeniçağ

Kaynak: YENİÇAĞ GAZETESİ,http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=12756

Bu haber 821 defa okundu.