En Sıcak Konular

GİRMEK İÇİN CAN ATTTIĞIMIZ AB BU!

19 Mart 2010 10:03 tsi
GİRMEK İÇİN CAN ATTTIĞIMIZ AB BU! Türkiye’de AKP Hükümetinin girmek için can attığı Avrupa Birliği, Başkanlık ve Dışişleri Bakanlığı kurumlarını getiren Lizbon Anlaşması’na rağmen çatırdıyor.

Bu AB çok yaşamaz!  

Borç batağına saplanan Yunanistan ortada kaldı. Lokomotif ülkeler konumundaki Almanya ve Fransa, ticaret kavgasına tutuştu. 2010 bütçesini 80 milyar Euroluk borç üzerine kuran Almanya’dan çatırtı  sesleri geliyor... 

Türkiye’de AKP Hükümetinin girmek için can attığı Avrupa Birliği, Başkanlık ve Dışişleri Bakanlığı kurumlarını getiren Lizbon Anlaşması’na rağmen çatırdıyor. Birliğin 4 çevre ülkesinde (İrlanda,  İspanya, Portekiz ve Yunanistan) yaşanan ekonomik darboğaz, AB’nin omurgasını oluşturan temel kriterleri yerle bir etti. Günlerdir 300 milyar Euro’luk borcun içine batmış olan Yunanistan’ın nasıl kurtarılacağını tartışan AB, bu konuda somut bir karar alamadı. Sadece bu durum bile, AB’nin ‘birlik’ olmaktan uzak bir görüntü sergilediğini ortaya koyuyor.

Fransa ve Almanya karşı karşıya
AB’nin iki çekirdek ve lokomotif üyesi olan Fransa ile Almanya arasında yaşanan ‘ticaret savaşı’ ise bakanların söylemlerine yansımaya başladı. Fransa Maliye ve Ekonomi Bakanı Christine Lagarde,  “Almanya’nın ihracat sanayine ağırlık vermesi Avrupa Birliği’ndeki ortaklarına zarar veriyor” şeklindeki sözleriyle, uzun zamandır politikacıları meşgul eden bir konuyu yeniden tartışmaya açmış oldu. Almanya’nın dış ticaret fazlası Lagarde ve onun gibi düşünenleri rahatsız ediyor. Almanya’nın dış ticaret fazlasını hedef alanlar Almanya’nın iç talebi teşvik etmesini istiyorlar. Almanya hükümeti ve ihracatçı Alman şirketleri ise eleştirileri geri çeviriyor. Almanya gerçekten dünyanın en çok dış ticaret fazlası elde eden ülkelerinden biri. Alman şirketleri yurt dışına, ithal ettiği mal ve hizmetlerin toplamından çok daha fazlasını satıyor. Kriz geçen yıl Almanya’nın ihracat kaybına uğramasına ve dünya ihracat birinciliğini Çin’e kaptırmasına yol açmıştı. Bununla birlikte ticaret fazlası 136 milyar Euroyu buldu.

Almanya da borç batağında
Fransa gibi ‘dış ticaret açığı’ veren AB ülkeleri Almanya’nın izlediği ekonomi politikalarını eleştirirken,  Berlin’deki Merkel Hükümeti, 2010 bütçesini borç üzerine bina ediyor.
Almanya’nın 320 milyar Euro’luk 2010 bütçesinin yüzde 25’i borç alınarak finanse edilecek. Ülkede muhalefet bu yüksek borçlanma oranını eleştirirken, Başbakan Merkel bunun kaçınılmaz olduğu görüşünü savunuyor. Bu arada Almanya’nın toplam iç ve dış borcunun 1 trilyon Euro’yu aştığı belirtiliyor.(YENİ MESAJ  ÖZEL ANALİZ) [1]

Merkel: Yunanistan’ı atalım olsun bitsin  
 
Yunanistan karşıtı kamuoyunun baskısı altında kalan Almanya Başbakanı Angela Merkel, kurallara uymayan ülkelerin euro kullanan 16 ülkeden oluşan birlikten çıkarılması gerektiğini söyledi. 

Merkel Almanya Parlamentosu’nda yaptığı konuşmada, Yunanistan’ın bütçe açığının yarattığı kriz karşısında, Euro bölgesinin yeni bir anlaşmaya ihtiyacı olduğunu dile getirdi. Almanya Başbakanı bu yeni anlaşmanın, üyelerden birinin kuralları uzun süre ve sıklıkla ihlal etmesi durumunda, son çare olarak üyelikten çıkarılmasını da öngörmesi gerektiğini belirtti. Yunanistan’ın bütçe açığının euro’ya olumsuz etkisini, para biriminin şimdiye kadar karşılaştığı en büyük sorun olarak nitelendiren Merkel, çözümün bir ülkenin yardımına acilen koşulması değil sorunun kökenlerine inilmesi olduğunu savundu. Ancak Merkel hiçbir ülkenin Yunanistan’ın karşılaştığına benzer sorunlar karşısında yalnız bırakılmaması gerektiğine de dikkat çekti. Gözlemciler Merkel’in bu sözlerinin, Avrupa’yı ve euro’yu koruma adına herşeyi yapmaya hazır olduğunun göstergesi olarak yorumluyor.

Avrupa Birliği içinde euro kullanan ülkelerin maliye bakanları önceki gün Yunanistan’a içinde bulunduğu finansal krizden çıkması için nasıl yardım edecekleri konusunda anlaşmaya varmıştı. Anlaşmanın detayları açıklanmazken, 16 ülkenin maliye bakanı Yunanistan ekonomisinin kurtarılmasına gitmeyeceklerini belirtti. [2]

Yunanistan başının çaresine bakacak  

Euro ülkeleri, iflasın eşiğine gelen Yunanistan’ı yalnız bırakmama konusunda anlaştı ancak mali önlemler, Yunanistan’ın kendi başına krizin üstesinden gelememesi durumunda devreye sokulacak. Desteğin ne zaman geleceği de belirsiz. 

Gırtlağına kadar borç içinde olan Yunanistan’ı kurtarma sürecinde ilk adım atıldı. Avrupa Birliği Komisyonu’nun ekonomik ve parasal işlerden sorumlu üyesi Olli Rehn, Brüksel’deki toplantı sonrasında, “Avrupa Birliği Ekonomi ve Maliye Bakanları, Yunanistan’ın mali durumu hakkında Komisyon tarafından yapılan değerlendirmeyi onayladı” açıklamasını yaptı.
Rehn, “Kapsamlı ve cesur önlemler sayesinde Yunanistan, bütçesindeki açığı bu yıl içerisinde yüzde dörde indirme hedefine ulaşma yoluna girmiştir” diye konuştu.

Juncker: Hazırlıklıyız
Siyasi gözlemciler ise şu an Yunanistan’ın yüzde 13 civarında olan bütçe açığını yüzde 3’lere kadar düşürebilmesinin garanti olmadığını belirtiyor. Euro Bölgesi Başkanı Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker, Yunanistan’ın aldığı tüm önlemlere rağmen borçlarını ödeyemeyecek duruma düşmesi durumunda devreye girebileceklerini, buna hazırlıklı olduklarını vurguladı. 

Son karar zirvede verilecek
Avrupa Birliği’nin Yunanistan’a yönelik muhtemel yardımı konusunda nihai karar AB devlet ve hükümet başkanları verecek. Avrupa Birliği Ekonomi ve Maliye Bakanları toplantısına katılan tüm yetkililer, Yunanistan’a destek konusundaki “Şu an hangi karar aşamasında bulunuluyor ve somut olarak ne gibi yardımlar öngörülüyor?” sorusuna özenle ve kelimeleri seçerek yanıt vermeye gayret gösterdi. Şimdiden belirgin olan tek şey, bir yandan Yunanistan’ın tasarruf yapması için baskılar sürdürülürken, aynı zamanda piyasaların da sakinleştirilmesinin gündemde olması.

Almanya ile Fransa karşı karşıya
Öte yandan Avrupa Birliği’nin iki büyük gücü Almanya ile Fransa arasında ekonomi ve ticaret politikaları konusunda anlaşmazlık baş göstermiş durumda. Fransa Maliye Bakanı Chiristine Legarde, Almanya’da ücretlerin düşük seviyede tutulmasının ve yüksek, ticaret geliri fazlasının, çok fazla rekabet imkânı olmayan Avrupalı ortakların aleyhine işlediğini belirtmişti. Alman siyasetçileri ise durumun böyle olmadığını savunuyor. Almanya Maliye Bakanlığı Müsteşarı Jörg Asmussen Brüksel’de yaptığı açıklamada diplomatik ifadeler kullanarak Fransa’yı eleştirdi.[3]
 

Kaynak: Yeni Mesaj Gazetesi

[1].http://www.yenimesaj.com.tr/index.php?sayfa=anasayfa&haberno=10001272&tarih=2010-03-19
[2].http://www.yenimesaj.com.tr/index.php?haberno=10001277&tarih=2010-03-19
[3].http://www.yenimesaj.com.tr/index.php?haberno=10001279&tarih=2010-03-19



Bu haber 579 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,101 µs