En Sıcak Konular

SAVCILAR

23 Şubat 2010 16:24 tsi
SAVCILAR Bir savcı bir başsavcıyı hapse atabilir mi? Böyle bir yetkisi var mı? Eğer bir başsavcı ancak Yargıtay tarafından yargılanabilecekse neden bir başka savcı tarafından hapse atıldı?

Savcılar  

Bir savcı bir başsavcıyı hapse atabilir mi? Böyle bir yetkisi var mı? Eğer bir başsavcı ancak Yargıtay tarafından yargılanabilecekse neden bir başka savcı tarafından hapse atıldı? Hukuk devleti olmakla övünüyoruz ama neden çok basit bir kanun maddesinin (CMK 250/3) ne anlama geldiği, yargı mensuplarının yargılanma usulünün ne olacağı konusunda bum kadar farklı görüşler var?
Bir yasa Yargıtay, Danıştay, HSYK tarafından ayrı, Adalet Bakanlığı ve hükümet tarafından apayrı nasıl yorumlanabilir?
Bu nasıl hukuk devleti?
Kim okuduğu yasaları, Anayasayı anlayamıyor?
Türkiye yargıçlar devletine mi kayıyor, siyasi yargıçlar mı devlete hakim oluyor?
Erzurum, Erzincan, İstanbul ve Ankara dörtgenindeki savcılar savaşı bana ilk kez bir Cumhuriyet savcısı ile nasıl karşılaştığımı hatırlattı:
Beş yıl evvel Haznedar’daki evimden çıkıp işime giderken, işyeri yolumun üzerinde olan bir emlakçı tanıdığım beni görünce koşarak dükkânından dışarı çıktı ve beni içeri çağırdı.
“Gel, bak seni kiminle tanıştıracağım” dedi.
“Hay, hay” deyip içeri girdim.
İçerde orta yaşlı bir adam elini uzattı: “Ben İsmet Tuncer, şarap uzmanı ve şarap satıcısıyım.”
“Allah Allah” dedim. “Deli mi bu adam. Ben ömrümde ağzıma içki sürmedim. Ne bu şarap muhabbeti?” diye sinirlendim.
Emlakçı dostum hemen araya girdi.
“İsmet Bey, eski bir savcıdır. Cumhuriyet savcısı. Gerisini o sana anlatsın.”
Eski Cumhuriyet Savcısı yeni şarap satıcısı İsmet Tuncer’in hikâyesi meğer Türkiye’nin gündeminde imiş de benim haberim yokmuş.
İsmet  Tuncer,  Kayseri Yeşilhisar Cumhuriyet Savcısı iken mesai arkadaşı olan bir diğer savcının “rüşvet alıyor” beyanı üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından görevden el çektirildi. Sekiz ay cezaevinde yattı. Delil yetersizliğinden serbest bırakıldı. Hakimler ve Savcılar Yasası’nın 95. maddesine göre, suçlanan meslek sahiplerinin davası 3 ay içinde sonuçlandırılmasının gerektiği hükmüne rağmen  onun davası yedi yıldır devam ediyordu. Hapis, haksız suçlama, meslekten atılma, işsizlik hayli asabını bozmuştu belli ki ve durumuna tam bir isyan olarak “şarap satmaya” başlamıştı. Hem de bisikletiyle!
Bir eski Cumhuriyet Savcısına bisikletle satış yapmak yakışır mıydı kısmının yorumuna girmiyorum.
Ama o böyle bir yolu seçti. Israrla davasının sonuçlanmasını bekliyor. Kendisine atıldığına inandığı iftiradan aklanmayı bekliyor.
İsmet Tuncer benim ilk karşılaştığım savcı olduğu için her “yargı savaşında” aklıma gelir hafızamda çok kötü bir iz bırakır.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu şu veya bu sebepten dolayı bir çok savcıyı görevden aldı. Hazırladığı Şemdinli iddianamesinde “Yaşar Büyükanıt çete üyesidir”  dediği için meslekten atılan Eski Şemdinli savcısı Ferhat Sarıkaya, “Kenan Evren darbe yapmıştır, yargılanmalıdır” diye iddianame hazırlayan Adana Eski Savcısı Sacit Kayasu bunlardan bir kaçı. Daha doğrusu kamuoyunun en çok tanıdığı isimler.  
Birisi rüşvet aldı diye, diğeri bir kuvvet komutanına çete üyesi dedi diye, öbürü Kenan Evren’in yargılanmasını istedi diye meslekten atılan üç savcı.
Birisi şarap satıyor, diğeri işsiz ve isyanda, öbürü bir hukuk bürosunda dosyalara bakıyor.
Biz HSYK’nın çalışma şeklini bilmeyiz ama meslekten atma noktasında çok keskin bir tavır takınmak ne kadar doğrudur diye de sormadan edemiyoruz.
Sacit Kayasu ve Ferhat Sarıkaya öğrenimini gördükleri hukuka ne kadar uygun davrandılar diye de sorulabilir.
Mesela Ferhat Sarıkaya ordunun bir kuvvet komutanı hakkında “çetenin parçası olduğu ” ifadesini kullanacak hangi delillere ulaşmıştı acaba? Aradan 5 yıl geçmesine rağmen bu delillerden haberdar değiliz. “İddianameyi ben hazırladım, oldu, her şeyi iddia ederim” mantığı hukuka da ahlaka da aykırıdır.
Ya da Sacit Adalı, neden 12 Eylül darbecilerini koruyan Anayasa’nın geçici 15. maddesinin değişmesini istemedi de, hiçbir sonuç alamayacağını bile bile  direkt Kenan Evren için dava açmaya kalktı?
Acaba bu davalar için bir yerlerden telkin ya da müdahale mi geldi?
İşte temel sorun bu; müdahale mi?
Yargıya bazen siyaset, bazen ticaret, bazen “dostların” telkini müdahil olabiliyor.
Ama buna rağmen bir iddianame bir savcıyı meslekten etmeli mi?
Hayır.
Bu arada şarap satan savcı İsmet Tuncer’den yıllardır haber alamadım.
İlgililere duyurulur!

Muharrem Bayraktar- Yeni Mesaj

 

Kaynak: Yeni Mesaj Gazetesi,http://www.yenimesaj.com.tr/index.php?haberno=10000872&tarih=2010-02-23

 



Bu haber 620 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,434 µs