En Sıcak Konular

HSYK KARARINA HÜKÜMETTEN ÖRTÜLÜ DESTEK Mİ?

18 Şubat 2010 12:07 tsi
HSYK KARARINA HÜKÜMETTEN ÖRTÜLÜ DESTEK Mİ? HSYK üye tam sayısı ile (yani 7 üye) toplanır, salt çoğunlukla karar alır. HSYK'nın toplantısına Adalet Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Kahraman'ın katılması, dolaylı da olsa HSYK'nın bu kararına destek anlamını taşır.

HSYK kararına hükümetten örtülü destek mi?

Erzurum Özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal'ın Ergenekon kapsamında yürüttüğü soruşturma sonunda, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in tutuklanması yargı krizine dönüştü.

HSYK, dün 4 saat süren toplantı sonunda Şanal ve üç savcının yetkisini kaldırdı. Ayrıca Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Şinasi Kuş ile 4 savcı hakkında Adalet Bakanlığı'na suç duyurusunda bulundu. HSYK toplantısında konunun gündeme alınması Müsteşar Ahmet Kahraman dahil oy birliği ile karar ise Müsteşar Kahraman'ın ret oyuna karşı 6-1 oy çokluğu ile alındı.

HSYK 7 üyeden oluşur

2461 sayılı HSYK Kanunu'na göre Kurul, Başkan dahil 7 asil üyeden oluşuyor. Adalet Bakanı, Kurulun Başkanıdır. Katılmadığı durumlarda en kıdemli yedek üye katılır. Kurul'un bir üyesi de Bakanlık Müsteşarı'dır. Müsteşarın toplantılara katılmadığı durumlarda görevlendirdiği bir Müsteşar yardımcısı katılır. Bakanlıktan katılım olmadığında Kurul toplanamaz. Geri kalan 5 üyenin 3'ü Yargıtay'dan gelen üyeler, diğer 2 üye ise Danıştay'dan gelen üyelerden oluşur.

Müsteşar katılmasaydı toplantı yapılamazdı

HSYK üye tam sayısı ile (yani 7 üye) toplanır, salt çoğunlukla karar alır. HSYK'nın toplantısına Adalet Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Kahraman'ın katılması, dolaylı da olsa HSYK'nın bu kararına destek anlamını taşır. Müsteşar katılmamış olsaydı bu toplantı gerçekleşmez, dolayısıyla bu karar da alınamazdı. Nitekim bir süre önce Yargıtay'da boş bulunan 33 üye için 8 ay boyunca seçim yapılamamıştı. Sebebi Kurul Başkanı sıfatıyla bakan, gündeme seçim maddesini almıyordu. Bakanın katılmadığı toplantılarda da Başkan Vekili konuyu gündeme almaya çalıştığında ise müsteşar toplantıya katılmayarak seçim maddesini kilitliyordu.

Tavşana kaç, tazıya tut

AK Parti Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ, HSYK kararının arkasından yaptığı açıklamada HSYK'ya bu kararından dolayı ateş püskürdü ve kararın hukuki olmadığını söyledi. Benim anlamadığım madem iktidar olarak böyle bir kararın alınmasını istemiyor veya hukuki bulmuyorsanız, o zaman böyle bir kararın çıkacağı işin başında belli iken, neden müsteşarı toplantıya katılıyor. İster istemez insanın aklında iktidar partisinin tavşana kaç, tazıya tut taktiği izlediği izlenimi doğuyor. Kahraman, siyasi otoritenin bilgisi dışında böyle bir eylemde bulunmaz. Demek ki, Kahraman iktidarın bilgisi dahilinde bu toplantıya katılmıştır. Öyleyse iktidar partisinin HSYK'nın bu kararını eleştirmeye hiç ama hiç hakkı yoktur.

HSYK toplantısında neler yaşandı?

Dünkü toplantıda konunun gündeme alınması oybirliği ile alındı. Ancak diğer kararlar Kahraman'ın muhalefet oyuna karşı 6 kabul oyu ile alındı. HSYK'ya yakın kaynaklardan sızan bilgilere göre; HSYK kararının gerekçesi CMUK'un 250-251 ve 252'nci maddelere dayanıyor. Yani Kurul'a göre, yapılan soruşturmada Erzurum Başsavcılığı'nın yetkisi olmamasına rağmen kendilerini yetkili sayarak hukuka aykırı işlem yapmıştır. Kurul'un yetkiyi geri alma gerekçesine dayanak teşkil eden 250. maddenin 3 fıkrası; Anayasa Mahkemesi'nde Yüce Divan sıfatı ile yargılanması gerekenler ile Yargıtay'da yargılanması gerekenler (Erzincan Başsavcısı da 1. sınıf hakim sınıfında olduğu için Yargıtay'da yargılanması gerekiyor) dışındaki kişilerin soruşturulabileceğini öngörüyor. 251'inci madde soruşturmayı, 252'nci madde de kovuşturmayı düzenleyen maddeler. Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner'in ancak Yargıtay'da yargılanabileceğini öngören 250'nci maddesi ana madde olup, 251 ve 252'nci maddelerin tek başına ayrı yorumlanamayacak ve 250'nci madde gereği, Erzurum özel yetkili savcının burada soruşturma veya kovuşturma yapmaya yetkisi olmadığı ilkesi kurulca benimsenmiştir.
Kurul üyelerinin üzerinde durduğu bir başka konu da; Diyelim ki Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner 1'inci sınıf hakim sınıfında olmasaydı bile, işlediği iddia edilen suç nedeniyle dosyası, en yakın Ağır Ceza Mahkemesi'nin bulunduğu il olan Tunceli Başsavcılığı'na gitmesi gerekirdi. Tunceli'de özel yetkili savcı olmadığı için, Tunceli'nın yetki alanına girdiği özel yetkili savcılık Malatya'dır. Dosyanın Malatya Başsavcılığı'na gitmesi gerekirdi. Kaldı ki; daha önce Cihaner'in bir başka suçtan dosyası başlangıçta Tunceli Başsavcılığı'na gittiğine dikkat çekilerek, dosyanın oradan Yargıtay 11. Ceza Dairesi'ne gittiği biliniyor.

Aydın Ayaydın-Vatan

Kaynak: Vatan Gazetesi,http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?detay=HSYK_kararina_hukumetten_ortulu_destek_mi&tarih=18.02.2010&Newsid=288187



Bu haber 714 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,272 µs