UĞUR ARSLAN,DENİZ FENERİ'NDEN SORGUYA ÇEKİLDİ

3 Şubat 2010 17:54 tsi
Almanya'daki Deniz Feneri e.V. bağlantılı soruşturma kapsamında, bir dönem “Deniz Feneri” adlı programın sunuculuğunu yapan Uğur Arslan’ın “şüpheli” sıfatıyla ifadesine başvuruldu.

“Şüpheli” sıfatıyla ifade verdi 
 
Deniz Feneri programı sunucusuna 6 saat sorgu...

ALMANYA’DAKİ Deniz Feneri e.V. bağlantılı soruşturma kapsamında, bir dönem “Deniz Feneri” adlı programın sunuculuğunu yapan Uğur Arslan’ın “şüpheli” sıfatıyla ifadesine başvuruldu.

Halen özel bir televizyon kanalında evlilik programı yapan Arslan’ın ifadesi, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcıları Nadi Türkaslan ve Abdulvahap Yaren tarafından yaklaşık 6 saat süreyle alındı. [1]

Müfettişlerin Deniz Feneri raporu 
 
Bağışlar ihtiyaç sahiplerine değil, projelere harcanmış!

Almanya’daki davanın ardından Türkiye’deki Deniz Feneri Derneği ile ilgili rapor hazırlayan İçişleri Bakanlığı müfettişleri ağır ithamlarda bulundu. İşte müfettişlerin bazı tespitleri...

ANKARA - Deniz Feneri Derneği ile ilgili Alman ya ’daki davadan sonra soruşturma açan Ankara Başsavcılığı’na gönderilen bir rapor derneğin faaliyetleri ile ilgili kuşkuları büyüttü. Mülkiye müfettişlerinin, 2007 ve 2008’deki faaliyetleri ile ilgili incelemeleri sonunda derneğin alımlarında şeffaflık ilkesine uyulmadığı, önemli miktarda paranın yurt dışına aktarıldığı, yapılan yardımların ayni olarak dağıtılmasındaki ısrar nedeniyle kaynak israfı yapıldığı belirlendi. Müfettişlerin raporunda yer alan önemli tespitler şöyle:

ALIM SATIMLAR ŞEFFAF DEĞİL: Dernekler Yönetmeliği’ndeki 60 bin TL’yi geçen alım ve satım işlemlerinin rekabet koşullarına uygun olarak yapılması kuralına karşın, derneğin 60 bin TL’yi aşan alım ve satımlarının sadece bir kısmında teklif alma usulü uygulandı. Bir kısmında ise piyasa araştırması yapılarak tek bir firmadan alınan teklifle alım - satım gerçekleştirildi. Bu usulün serbest rekabet koşulunu ne derece oluşturduğu ve alım satımlarda piyasa fiyatına ne derece ulaşılabildiği anlaşılamadı.

KAMU YARARINA DERNEK STATÜSÜNE AYKIRI: Dernek Bakanlar Kurulu kararı ile kamu yararına çalışan dernekler arasında sayılmıştır. Kamu yararına çalışan derneklerden sayılmada aranan kıstaslardan biri de alım ve satım işlemlerinin, 2007 için 60 bin TL’sini geçen alımların, rekabet koşullarına uygun yapılması zorunluluğudur. Oysa bu miktarı aşan çok sayıda alımla ilgili olarak piyasada bulunan çok sayıda satıcılar haberdar edilerek rekabet ortamı oluşturulmamıştır.

2008 YILINDA GELİRDE ÖNEMLİ DÜŞÜŞ: Derneğin 17 Mayıs 2007 ila 31 Aralık 2007 tarihleri arasında elde ettiği gelir 42 milyon 613 bin TL oldu. Bu dönemde amaca ve hizmete yönelik giderler 47 milyon 655 bin TL oldu. 1 Ocak 2008 ile 22 Eylül 2008 tarihleri arasında elde edilen gelin 10 milyon 940 bin TL olurken bu dönemde amaca ve hizmete yönelik harcama 28 milyon 568 bin TL oldu. Yani dönem gelirinden daha fazla amaca yönelik harcama yapıldı. Derneğin 2008 yılı gelirlerindeki büyük düşüş ise dikkat çekti.

2 MİLYON TL’LİK HARCAMALAR BİLE DEFTERE YAZILMAMIŞ: B edeli 2 milyon TL’ye kadar olan birçok mal ve hizmet satın alımı yapılmış olduğu halde bunlara ilişkin yönetim kurulu karar defterinde bir karar yer almamıştır.

BAĞIŞLAR PROJELERE GİTTİ: Derneğe yapılan yardımların konularına göre ayrı hesaplarda izlenerek bağışçının bağış yapma amacına uygun şekilde kullanılması gerekirken, tüm bağış ve yardımlar tek bir havuzda toplanılmış olup, bu paraların bir kısmı yurt içindeki yoksullara ayni veya nakdi olarak ulaştırılmış; diğer bir kısmı ise, derneğin cari giderlerinin karşılanmasında kullanılmış olduğu gibi yurt içinde ve yurt dışında çeşitli konulardaki projelerde harcanmıştır.

MAKARNA, PİRİNÇ DAĞITMAYIN, NAKİT VERİN: Yoksullara yardım yapılması amacıyla toplanılan fonları önemli bir kısmı ayni yardım malzemelerinin satın alınması, kolilenmesi , depolanması, nakledilmesi ve buradan da ihtiyaç sahiplerinin evlerine ulaştırılması işleminde harcanmakta olduğu gibi dağıtılan ayni yardımlar da yoksulların gerçek ihtiyaçlarına cevap verilmediği düşünülmektedir. Bu nedenle yoksullara yapılacak sosyal yardımların çay, şeker, pirinç, makarna gibi aynı yardım malzemesi şeklinde yapılması yerine nakit yardımı yapılması ya da alışveriş çeki verilmesi daha uygun olacaktır. Bu şekilde yoksulların kendilerince belirlenecek acil ihtiyaçlarının karşılanması sağlanmış olacaktır.

YURTDIŞINA 18 MİLYON TL AKTARILDI: 1 Ocak 2007 ile 22 Eylül 2008 tarihleri arasında derneğe yapılan toplam 50 milyon 114 bin TL’nin 18 milyon 105 bini yurt dışındaki kişi ve kuruluşlara aktarılmıştır. Bunun 17 milyon 681 bin TL’si tüzel kişilere, 523 bin lirası ise gerçek kişilere verilmiştir. Dış ülkelerdeki tüzel kişilere aktarılmış paraların hangi konuda ve ne şekilde kullanıldığına ilişkin bir denetim yapılması imkanı da yoktur.

BANKA HESAPLARI: Derneğin 17 Mayıs 2007 ile 22 Eylül 2008 tarihleri arasındaki dönemde 15 ayrı bankada vadeli ve vadesiz olarak TL ve döviz cinsinden toplam 293 banka hesabı vardır.

‘Başkan Almanya’ya kaçtı’ iddiası

Kurban yolsuzluğu iddialarıyla ilgili hakkında yakalama kararı çıkartılan Deniz Feneri Derneği Başkanı Mehmet Cengiz’in Almanya’da olduğu ortaya çıktı. Cengiz’in Almanya’da olduğu telefon kayıtlarından tespit edildi. Yolsuzluk operasyonunun ardından Deniz Feneri Derneği Başkanı Mehmet Cengiz, LÖSEV Başkanı Üstün Ezer, TOBB Başkanvekili Faik Yavuz ve Mehmetçik Vakfı Başkanı Salih Güloğlu gözaltına alınıp serbest bırakılmış, haklarında yurtdışına çıkış yasağı konmamıştı. Daha sonra haklarında yakalama kararı çıkarılan başkanlardan Güloğlu tutuklandı. Şimdi LÖSEV Başkanı Üstün Ezer’in de yurtdışına çıkmış olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor. Vakıf yetkilileri, Ezer’den haber alamadıklarını iddia ediyor. TOBB Başkanvekili Faik Yavuz da henüz bulunamadı. Başkanların teslim olmamaları halinde mahkemenin, yurtdışı yasağı çıkarabileceği belirtiliyor. [2]

 

Kaynak: Vatan Gazetesi

[1].http://haber.gazetevatan.com/Supheli_sifatiyla_ifade_verdi/285116/1/Gundem

[2].http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?Newsid=280793
 

Bu haber 719 defa okundu.