28 ŞUBAT DEFTERİ NE ZAMAN AÇILACAK?

25 Ocak 2010 20:55 tsi
Çevik Bir nerede? Sincan'da tankları yürüten Erol Özkasnak nerede? İsmail Hakkı Karadayı neden suskun? Hükümet neden bu isimleri sorgulamıyor?

28 Şubat defteri ne zaman açılacak ?

Son günlerde  birbiri ardına andıçlar, darbe planları tabiri caizse faş ediliyor. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Bu andıçlar kim tarafından deşifre ediliyor. Komplo belgeleri ve darbe planları niçin ve şimdi ortaya çıkıyor. Sayın Arınç'a yapılması düşünülen suikast girişimi ile bir ilgisi var mı? Kozmik odadan neler çıktı? Elbette bu soruları sormak gerekir. Belki birileri iyi de kardeşim sen bu belgeler gerçek mi değil mi ona bak. Sana ne kim tarafından ortaya çıkarıldığı diyebilir. Niçin bu soruları sorarak gerçeği örtmeye çalışıyorsun diyebilir.

Ortalıkta bir dizi spekülasyon var. Kimisi bu belgelerin ya da planların bizzat askerin içindeki bir kanat tarafından çıkartıldığını iddia ediyor. Öyle ki Genelkurmay Başkanı  İlker Başbuğ'un bile bilgisi olduğu söyleniyor. Kimisi bu belgelerin ABD tarafından çıkartıldığını ifade ediyor. Kimisi eski derin devleti tasfiye etmeye çalışan yeni derin devlet unsurları tarafından çıkartıldığını söylüyor. Amiyane tabirle at iz it izine karışmış durumda. Elbette darbecilerin teşhir edilmesi demokrasi adına önemli. Ama benim kafamı kurcalayan soru ise şu. Adına Balyoz darbe planı denilen evraklar neden şimdi çıkartıldı? Bu belge ya da planlar 2003 yılına ait gözüküyor. Niçin o tarihte ortaya çıkartılmadı?

Doğrusunu isterseniz zor durumdayım. Bir taraftan demokrasinin yerleşmesini istiyorum. Faili meçhullerin hesabı sorulsun istiyorum. Düne kadar öldürülen isimleri İslamcılar öldürdü diyorlardı. Uğur Mumcu, Çetin Emeç, Abdi İpekçi, Danıştay Cinayeti gibi önemli cinayetler İslami camianın üstüne atılmıştı. Çok sayıda can yakıldı. İnsanlar hesapsız kitapsız  hapse tıkıldı. Müslüman cemaatlar  psikolojik harbe maruz kaldılar. O nedenle karanlı noktalar aydınlatılmalı geçmişin hesabı sorulmalıdır.

Bir taraftan da şundan endişe ediyorum. Daha düne kadar Nato  Konsepti çerçevesinde ABD'nin kullandığı siyasiler, katiller, bürokratlar neden tasfiye ediliyor. Amerika'nın izni olmadan Ergenekon Davası açılabilir mi? Varsayalım açıldı sürdürülebilir mi? Bu kadar bilgi, evrak, kaset ortaya dökülüyor. Bu teknolojik alt yapı sadece ABD'de var. Bu ülke niçin bu belgeleri sızdırıyor. TSK yıpratılarak ülkemiz parçalanmak mı istiyor? Burası Yugoslavyaya mı dönüştürülecek? ABD'nin yeni hedefi nedir? Bu sorular da benim gündemimi meşgul ediyor.

İki ateş arasında kaldım.  Adeta ikiye bölünmüş durumdayım. Bir yanda demokrasi özlemim bir yanda ABD korkum. Tamam faili mechuller aydınlansın, darbeciler yargılansın, ülkemizde sivil anayasa uygulansın. Tamam bunlar çok hoş duygu ve düşünceler. Ama peki ya ABD bu tasfiyeye neden sıcak bakıyor. Ülkemizin güçlenmesini, fert başına düşen milli gelirin kişi başına 50 bin dolara çıkmasını mı istiyor? Eğer öyleyse mesele yok. Eğer siz de inanıyorsanız mesele yok. ABD'nin hedefi belli bölünmüş İslam Coğrafyası, etnik ve mezhep çatışmaları. Bu konsepte ülkemize ne görev düşüyor bekleyelim görelim.

Elbette bu sorular doğru sorular ancak yeterli sorular değil. Ben bütün karanlık noktalar ortaya çıksın istiyorum. Sadece bu hükümete yönelik yapılan darbe girişimleri ile gündemi sınırlı tutmamak gerekir. Mesela 28 Şubat postmodern darbesini yapanların defterleri ne zaman açılacak?  Mesela Çevik Bir nerede?  Sincan'da tankları yürüten Erol Özkasnak nerede? İsmail Hakkı  Karadayı neden suskun? Hükümet neden bu isimleri sorgulamıyor? Ne yani darbe bize yapılırsa kötü başkasına yapılırsa iyi mi diyorsunuz? Yoksa acele etmeyin o defterlerde açılacak diyorsanız mesele yok. Bekleriz.

Sinan Burhan-Milli Gazete

Kaynak: Milli Gazete,http://www.milligazete.com.tr/makale/28-subat-defteri-ne-zaman-acilacak--150907.htm

Bu haber 584 defa okundu.