REHA OĞUZ TÜRKKAN'IN ARDINDAN

19 Ocak 2010 10:03 tsi
Türkkan ömrünü Türk tarihine ve Türk coğrafyasına adamış bir bilim adamıydı. Onlarca kitabıyla Türk tarihinin ve coğrafyasının kapılarını aralamakla kalmadığı gibi, ilerleyen yaşına ve rahatsızlığına rağmen üretmekten vazgeçmemişti.

Reha Oğuz Türkkan’ın ardından

Dün sabah saatlerinde çok değerli bilim adamı Ord. Prof. Reha Oğuz Türkkan’ın vefat haberini aldım. Türkkan ömrünü Türk tarihine ve Türk coğrafyasına adamış bir bilim adamıydı. Onlarca kitabıyla Türk tarihinin ve coğrafyasının kapılarını aralamakla kalmadığı gibi, ilerleyen yaşına ve rahatsızlığına rağmen üretmekten vazgeçmemişti.
*
REHA Oğuz Türkan uzmanlaştığı pek çok alanda her defasında yepyeni eserler, yepyeni tezler ile karşımıza çıktı. Tarih ve Türkoloji’nin yanı sıra psikoloji ve hızlı okuma teknikleri konusunda da önemli çalışmaları vardı. “Sorularla Programlı Öğrenim” metodunun üç kurucusundan biri olarak ve ABD’deki katkılarından dolayı “WHO’S WHO” ansiklopedisinde yer aldı. ABD hükümeti tarafından 4 eyaletin eğitim planlaması ve Sunrise Açık Üniversitesi’nin kuruluşunda eğitim teknolojisi danışmanı olarak görev aldı. Bu kadar şapkaya ek olarak bir de yayıncılık yönü vardı. Türkkan’ın yerli ve yabancı basında binlerce makale, dizi ve araştırması yayınlandı. İngilizce, Fransızca ve Türkçe olarak yayınlanmış 41 kitap, 9 film ve 6 tv senaryosu içinde en dikkat çekenler kuşkusuz Türk tarihi ve Türk kimliği üzerine olan çalışmalarıydı.
*
REHA Oğuz Türkan Türk dünyası ile ilişkileri çok önemsiyor ve işbirliği imkânlarının artırılması gerektiğini her fırsatta dile getiriyordu. Bu görüşlerini anlattığı eserlerinden birisi olan “Uyuyan Dev” adlı kitabının arka kapağında kitapla ilgili bir yazıma yer vermişti.
*
O yazıda şunları söylemiştim: “Ord. Prof. Dr. Reha Oğuz Türkkan, “Uyuyan Dev” isimli kitabında güçlü bir devlet olabilmenin şartlarını sıralıyor, bir anlamda yol gösteriyor.”
*
TÜRKKAN Uyuyan Dev kitabında bir devletin güçlü olabilmesi için kalkınmış olmasının yetmeyeceğinden bahsediyordu: “Önümüzdeki 15-20 yılda, Türklerin İsviçre gibi sadece kalkınmış mı, yoksa Kanuni devrindeki Osmanlılar ve bugünkü Amerika gibi tehditlere pabuç bırakmayan, sesini duyurabilen, aynı zamanda da zengin ve müreffeh olmasını mı istersiniz? Tercihiniz hangisidir? Kalkınmış olan, fakat siyaseten de, askeri bakımdan da güçlü sayılmayan millet-devletleridir. Milli gelirleri yüksektir, eğitim, sağlık ve refah düzeyleri ileridir, fakat süper güçlerden değildirler.”
*
TÜRKKAN’A göre, kalkınmış bir ülke olmak yetmiyordu. Siyaseten de güçlü olmak gerekiyordu. Bunun yolu da Türk dünyası ile yakın ilişkiler kurmaktan geçiyordu. Türkkan ile son görüşmelerimizde Türk dünyası ile sağlanan yakınlıktan memnuniyet duyduğunu söylemiş, ama yine de daha fazlası gerektiğini dile getirmişti.
*
TÜRKKAN’IN son arzusu yerine gelecek mi bilinmez ama bugün İlahiyat Fakültesi’nde kılınacak olan cenaze namazında Türk dünyası gönüllüleri onu son yolculuğunda yalnız bırakmayacak.
Ord. Prof. Reha Oğuz Türkkan’a Allah’tan rahmet, yakınlarına ve sevenlerine de sabırlar diliyorum.

 Lale Şıvgın-Tercüman

Kaynak. Tercüman Gazetesi,http://www.tercuman.com.tr/v1/yazaryazi.asp?id=10000

Bu haber 819 defa okundu.