En Sıcak Konular

TÜRKİYE'NİN KURTULUŞ ŞİFRELERİ

15 Ocak 2010 11:18 tsi
TÜRKİYE'NİN KURTULUŞ ŞİFRELERİ Siz hâlâ askeri vesayet mi konuşuyorsunuz? Masaların etrafına üçlü beşli oturarak ve ekran pencerelerinden başlarınızı uzatarak...

Türkiye'nin kurtuluş şifreleri

Yargıtay Başkanı Gerçeker:
“Yargı bağımsızlığı tehlikede. Yargı yanıyor. Ateş bacayı sardı.”  dedi.
Sincan Ağır Ceza Reisi Osman Kaçmaz:
“TİB ile bilgileri zaten almışlardı. Hem de izin günümde bu ikinci teftiş neyin nesidir? Genelkurmay’daki incelemeye kimsenin sesi çıkmıyor ama”  diyor ve bir ara da şöyle söylüyor:
“Allah bana öyle güç vermiş ki kimseden korkmuyorum. Sayıştay’da 35 boş hâkimin yerine atamalar yapılamıyor. HSYK’nın atadığı hâkimleri Bakan imzalamıyor. Kendi atayacakları hakimlerin “liyakatlerinin” denetleme riskini önlemeye çalışıyor olmalı.
Bu arada çok önemli bir beyanat veriliyor. Sabih Kanadoğlu ifade verdikten sonra gazetecilere konuşurken:
“Çağdaş demokrasilerde herkes eşittir. Çağdaş demokrasi için önce hukuk devleti olmalıdır. Hukuk devletinde yargı bağımsız olur. Cumhurbaşkanından başlayarak başbakanlar, vekiller, bakanlar, sıradan insanlar gibi hesap verebilmelidirler. Hukuk devletinin onsuz olmaz koşulu yargı bağımsızlığıdır” diyor. İşte Türkiye’nin en önemli kurtuluş şifresi bana göre bu sözlerde yatıyor.
* * *
Bütün mesele askeri vesayet midir?
Televizyonlarda üçlü beşli gruplar halinde oturup yahut pencerelerden başını uzatıp konuşan gazetecilere bakıyorum. Varsa yoksa askeri vesayet. Nuray Mert bir ara “TEKEL işçilerinden hiç konuşmuyoruz” diye itiraz etmişti ama gene konuşulan, askeri vesayet. Hatta askeri vesayet konuşmayı o kadar benimsiyorlar ki konuşmaya ertesi hafta devam edeceklerini söylüyorlar.
Askeri vesayet korkularının temelinde yatan şey nedir, onu konuşsalar, Allah’tan başka korkulacak bir şeyleri kalmayacak. Özelleştirmeler, istihbarat savaşları, Türkiye’nin “açılım”la bozulan sosyal dengesi, hatta siyasi, hatta ruhsal dengesi...
Sadettin Tantan Arena’da şöyle dedi:
“Öyle tahmin ediyorum ki arşivlere el koyma işi, Süleymaniye’deki çuval baskını ile başladı. Türk askeri o tarihte aktif duruma geçiyordu. İşte ikinci şifre.
Genelkurmay’daki istihbarat yoklamaları, Erzincan’daki MİT baskını, İsrail ve Türkiye arasındaki yapmacık gerilimler, güney komşularımızla sınır denetimlerinin kalkması... İş, güdümlü bir dini başkan (halife) çıkarmaya mı kaldı? Büyük İsrail Projesi de böyle bir proje miydi?
* * *

Bülent Arınç’ın yeri dar
Geline “oyna” demişler, “Yerim dar”  demiş, yerini genişletmişler “şimdi de yenim dar” demiş. Yen bilirsiniz kolun geniş kenarıdır.
Kılıçdaroğlu’nun dengi değilmiş, ancak Deniz Baykal’la muhatap olmak kesermiş onu.
Bülent Arınç başbakan yardımcısı değil mi? Yoksa Başbakan mıydı, unuttum.
Muhalefet partisinde, onun karşılığı Genel Başkan Yardımcılığıdır. Bülent Arınç’ın “yeri dar” anlaşılan. Baykal,  “Hodri meydan” dese, bu sefer de  “yenim dar” diyecek.
Ama Kılıçdaroğlu ona iyi cevap vermiş:  “Onun dengi Zahid Akman’dır.”
* * *
Başbakan aşı skandalından sorumlu değil ki?
aşbakan “ben aşı olmıyacağım” dedi ya, sorumluluğu bitti zannediyor. AB’den açıklama geldi. Bu aşı, ilaç firmalarının bir organizasyonuymuş. Kuş gribindeki tavuk katliamı da böyle bir oyundu. Nasıl canla başla, beyaz tulumlar giyerek, beyaz eldivenler takarak tavuklarımızı katletmiş, hatta diri diri gömmüştük. Böylece organik tavukçuluğumuz bitirilmişti.
Başbakan padişahların “vezirim, paşalarım” dediği gibi, “bakanım” falan der ya, Sağlık Bakanlığının düştüğü bu tuzakta ve Türk Maliyesinin uğradığı bu zararda, ayrıca rencide edici “saf” yerine konulma işinde, Başbakanın bakanı sorumlu ise, o bakan ve bakanlık hükümete yani Başbakana bağlı değil midir? Türkiye’de skandallar artık bu kadar mı etkisizleşti? İnanılır gibi değil?
Şimdi sağlıkta eczanelerden sonra doktorların “tam gün” yasaları geliyor. Sağlık işlerimizi yabancı tekeller konsorsiyumuna terketmek için. Siz hâlâ askeri vesayet mi konuşuyorsunuz? Masaların etrafına üçlü beşli oturarak ve ekran pencerelerinden başlarınızı uzatarak...

Afet Ilgaz- Yeniçağ

Kaynak: Yeniçağ Gazetesi,http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=11645



Bu haber 551 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,719 µs