En Sıcak Konular

MECBUREN ÜLKÜCÜ HAREKET'E SIĞINANLAR BİR BİR DEŞİFRE OLUYOR

26 Aralık 2009 08:30 tsi
MECBUREN ÜLKÜCÜ HAREKET'E SIĞINANLAR BİR BİR DEŞİFRE OLUYOR Mümtaz’er Türköne, Aksiyon Dergisi'ne verdiği ropörtajda Ülkücü Hareket'i kullandığını nihayet itiraf etti...

O'nun için eski "Ülkücü" diyorlardı.Şimdilerde ''Kürtçülük'' yapıyor,Mülkiye'den sınıf arkadaşı olan "Apo"nun affedilmesini hatta paşa rütbesi verilmesini savunuyor.

Adı; Mümtaz'er Türköne,

Solculardan dayak yedi,ülkücülere sığındı.Bir dönem ülkücü geçindi.

Aksiyon Dergisi'ne verdiği ropörtajda anlattığına göre,1974 Ecevit affından sonra geri dönen solcular yüzünden Mülkiye'de tekrar eski günlerdeki gibi kaos oluşur ve terör esmeye başlar.Afla gelenler, gelişlerini bir boykotla kutlarken,boykota katılmayan Türköne dayak yer.

Bundan sonra Mümtaz’er Türköne,Ülkücülerle birlikte hareket etmeye başlar.Ropörtajda bu süreci anlatırken, "Mecburen gittim. Tek başınıza yaşayamıyorsunuz. Bir yere sığınmanız gerekiyor" diyor.

12 Eylül öncesi mecburen Ülkücü Harekete sığınan Türköne,bu hareketi kullanmış olduğunu ise şu sözlerle itiraf etmiş oldu.“Bizler DP’li ailelerin çocukları idik. Mesela ben Türkeş’i hiçbir zaman sevmedim. Hiç Türkeşçi olmadım. Hatta ben MHP’li de olmadım".

Türköne'nin bu itirafına o denemlerde "mecburi gönüldaşlık" yaptığı  bugünün ''Aksakallıları'' ne der bilemeyiz ama,yeni kuşak Ülkücü yazarlardan  Kürşat Zorlu,Yeniçağ Gazetesi'nde "Ülkücüyüm' demek, Türkeş'i sevmek yürek ister" diyerek  ilk tepki koyanlardan oldu.

İşte o yazı:

'Ülkücüyüm' demek, Türkeş'i sevmek yürek ister

Mümtaz’er Türköne, Aksiyon dergisine verdiği röportajda ilginç sözler sarf etmiş. Bu cesur inkâr girişimi ve böylesine bir hezeyan karşısında kendisini tebrik etmek gerekir. Bununla birlikte daha önce ülkücü olduğunu ya da ülkücü hareketin içerisinde bulunduğunu çeşitli yerlerde açıklamış olan Türköne’nin, nihayet kafasının içindekileri dışa vurması hepimizi sevindirmelidir. Neden mi? Sebebi çok basit... Ancak önce Türköne’nin Alparslan Türkeş’i hedef alan sözlerini hatırlayalım. “Bizler DP’li ailelerin çocukları idik. Mesela ben Türkeş’i hiçbir zaman sevmedim. Hiç Türkeşçi olmadım. Hatta ben MHP’li de olmadım.” Türköne söz konusu röportajda bu öfkesinin sebebini de anlatmış.

Güneş balçıkla sıvanmaz
Olay, Genç Arkadaş dergisini çıkaran Türköne’nin Alparslan Türkeş tarafından çağrılması ile başlıyor ve açıklamasının bir bölümünde şöyle diyor: Türkeş beni fırçaladı. Dövecek zannettim, üzerime yürüdü. Hakaret etti. ’Ne işin var senin burada’dedi. Çok ağır bir laf. Bana 9 ışığı sordu, hazır ol vaziyette. Ben cevap vermedim. Çünkü çok sinirlendim. Onuruma dokundu. Türköne’nin hezeyanları bununla sınırlı değil. Aynı röportajda Türkeş’in korkutmaya dayalı bir otoritesi olduğunu da ileri sürmüş.
Öncelikle belirtmek gerekir ki kimseye “Türkeş’i neden sevmiyorsun”, “MHP’li olmuyorsun” demek hakkına sahip değiliz. En azından milliyetçilik anlayışımızın ve siyasal demokrasinin gereği budur. Fakat liderliğinden, mücadelesinden ve geçmişinden kıvanç duyduğumuz Başbuğ Türkeş ve onun kişiliği söz konusu olunca bu satırları yazmak bizim için bir vazifedir. Alparslan Türkeş hâlâ milyonlarca ülkücünün unutmadığı ve yolundan yürüdüğü liderleridir. Merhum Türkeş evlatlarına, ülküdaşlarına ve bu davanın gerçek sahiplerine karşı her zaman şefkat ve eşsiz bir sahiplenme duygusu içerisinde olmuştur. Hiçbir ülkücü onun “fırçalaması” sonucunda davasından vazgeçmemiştir. Aksine bu daha çok özveri ve kararlılık yaratmıştır. En önemlisi de Türkeş’i yakından tanıyanlar,  bizlerin görüşlerini dinleyen ve önem veren bir lider olduğunu iyi bilir. Bizim onun karşısında hissettiğimiz şey korku değil; sadakat, saygı, inanç ve örgütsel bağlılıktır. Doğal olarak bunları hissedemeyen birisinin Türkeş’i sevmesi de mümkün değildir.
Diğer yandan geçmişten bugüne ülkücülük; çilenin, sıkıntının ve hatta kalp kırıklıklarının da buluştuğu bir idealler bütünü olmuştur. Üstelik bu hareketin çilesini çekmiş pek çok insanın, her türlü burukluk ve sıkıntıya rağmen hâlâ davasından vazgeçmeyişi; ancak ülkücüler tarafından anlaşılabilir bir durumdur.

Biz geleceğe bakıyoruz
Günü kurtarmaya çalışanların, geçici heveslilerin ve Bozkurt’u yok sayanların bu durumu farklı algılaması normaldir. Bazı çevrelerin her fırsatta merhum Türkeş’in çeşitli meselelere ait barışçıl ve uzlaşmacı yönünü referans kabul ederek “meşrulaştırma” girişimlerine alet etmeye çalıştığı düşünülürse; Sayın Türköne’nin Türkeş sevgisizliği bizleri asla üzmemelidir. Çok iyi bilinmelidir ki bundan böyle kendisinin geçmişe ait söz ve davranışlarının artık ülkücülerle yakından, uzaktan ilgisi kalmamıştır. Ayrıca bu görüşlerinden ötürü ona karşı kin veya nefret de duyulmamalıdır. Zira Başbuğ Türkeş bizlere böyle bir terbiye ve bilinç aşılamıştır. O kendi yolunda, kendi kırıklığında geçmişini sorgulama ve inkâr sürecini tamamlamıştır. Biz ise kendi yolumuzdayız. Geçmişimizden, davamızdan ve büyük Türkiye hedefinden sapmadan geleceğe bakıyoruz. Tabii ki demokratik ve meşru eleştiri hakkımızı her zaman saklı tutarak...

Kürşat Zorlu-Yeniçağ

Kaynak: Yeniçağ Gazetesi,http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=11404

Aksiyon'da yayımlanan o ropottaj-http://www.aksiyon.com.tr/detaylar.do?load=detay&link=25729



Bu haber 1,203 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,949 µs