APO'YA İSTİFALARI KİM GERİ ALDIRDI?

21 Aralık 2009 14:25 tsi
İstifa için kullarına baskı yapan Apo, birdenbire nasıl hidayete erdi!!?

Apo'ya istifaları kim geri aldırdı?.

Devr-i alemin önemli muharriri olmak istiyorsan, meselelerdeki bütün hususu  “Ergenekon!”a bağlayacaksın.. Bağlayacaksın ki muteber (!) kalem olasın..
Şimdi önemli gündem maddesi ne?!.
Dokunulmazlıkları korunan İmralı muhiplerini TBMM’ye gene icraata döndürüp, kaldıkları yerden melanetlerinin devamını sağlamak!..
Anlaşılan bu konuda “Her şey çok güzel olacak” prensibindeki derin devlette, derin bir mutabakat var!..
Eh öyle ise bu derin konu da, önemli muharrir için ancak derin bir komplo teorisi çerçevesinde yorumlanabilir!..
Muhteremlerin “TBMM’de kalmasından”  iktidar başta olmak üzere, devletin mutabakat halindeki kurumları, götürücü sermaye ve de her şeyin başı ABD-AB büyük memnuniyet duymuşlardır..
O halde kardeşim, kesinlikle söyleyebiliriz ki, Emine Ayna ve çal oyna efradını istifaya az daha Ergenekon teröristleri götürüyorlardı yani..
Zaten bu Ayna’da çaktırmadığı bir Ergenekon yanı da yok değil hani!..
Mesele bu kadar ortadayken, DTP cemaatinin “muhteşem dönüşlerini” şöyle bir komplo teorisine oturtuverelim de, kendisini komplo teorisyeni sanan cihet höt üstü oturuversin...
Şimdi olayların ortasına şöyle bir bakıverelim...
Kapatılma görüşmelerinin arifesinde, başta Ahmet Türk olmak üzere, bu DTP’lilerin havası neydi?!. Bizi kapatamazlar diye Ankara’da salına salına geziyorlardı ve Kandil’e  “merak etmeyin” havası yayıyorlardı..
Neden?.. Çünkü Ahmet Türk, “tepe” ile gerekli diyalog içerisindeydi Ankara’da ve kendisine bazı sözler veriliyordu...
Ama, mahkemede çanak hafiften patladı!.. Önce bir şallak mallak oldular DTP’liler ve bu sonuç için kendilerine verilen İmralı talimatını beyan ettiler, “Milletvekilleri tümden istifa edecek..”ti..
Yani bu “emir” İmralı’nındı.. Apo peygamberleri onlara, “Kapatılırsanız istifa edeceksiniz..” demişti..
Şimdi efendim bu sonuç ne getirdi?!.
PKK’nın azması, sokakları yakması, şiddeti tırmandırması?!!
Geçiniz!.. Eşkıyanın çakallarına, otobüslerde insanları diri diri yaktırması, ya da pusularda Mehmetçiğe kıyması falan, “sıradan işlerdir” memleketimizin aziz asıl sahipleri için!!
Mühim mesele başkadır, istifalar halinde!!
“Onlar, istifa ederse Meclis’teki boş sandalye sayısı ara seçim sınırına yaklaşacak. Bir milletvekilinin istifa etmesi durumunda 3 ay içinde ara seçim yapılması gerekecek...”
İşte zurnanın zırt dediği yer!..
İktidar, “seçimden” biraz çekince içindedir artık... Eski efelik yoktur... Açılım ve ekonomik perişanlık (Sokaklarda işçi-memur-esnaf neden polisten sopa yiyor, sopayı yerken neden iktidara hürmetlerini sunuyor) İktidar seçimden kaçıyor, durum budur..
DT’li vekiller istifa edeceklerdi (Hesapları vardı!!) İktidar, kapılarına düşmüş karardan vazgeçmelerini istiyordu..
Şimdi Mahkeme safhasına gidelim..
Anayasa Mahkemesi üyelerinin hiçbir konuda tam olarak aynı görüşte olmadıkları biliniyor.. İkilik bellidir... Nasıl oldu da bu konu tam bir mutabakat içinde çıktı?!.
Çıkarken de, neden iki “yasak” var da, ötekiler sağlam bırakıldı?!. Yasağın hesabı, sonuçta İmralı partisine yol verildiği, TBMM’nin seçim hesapları yapmaması sonucu çıktığı görülür!
Hepsi komplo teorisi dedik ya devam edelim..
İstifa için kullarına baskı yapan Apo, birdenbire nasıl hidayete erdi!!?
DTP, Apo’nun emri ile istifadan vazgeçti..
Bu Apo derin ilişki içinde diyorlar ya doğru mu ne?!

Behiç Kılıç-Yeniçağ

Kaynak: Yeniçağ Gazetesi,http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=11335

Bu haber 927 defa okundu.