TÜRKİYE'Yİ KİM YÖNETİYOR?

12 Aralık 2009 17:58 tsi
Devleti yönetenlerin söylemleri, bölücü terör örgütüyle aynı paraleldeki siyasi partinin söylemleriyle örtüşüyorsa, devletin çivisi çıkmış demektir.

Türkiye’yi Kim yönetiyor?

Devlet bu şekilde yönetilmez, yönetilemez.
Devleti yönetenlerin söylemleri, bölücü terör örgütüyle aynı paraleldeki siyasi partinin söylemleriyle örtüşüyorsa, devletin çivisi çıkmış demektir.
AKP iktidarının “Kürt açılımı” başlattığı, PKK yandaşlarının Öcalan’ın cezaevi şartlarını bahane ederek memleketi yangın yerine çevirdiği ve Anayasa Mahkemesi’nde DTP’yi kapatma davasının görüşüldüğü bir süreçte, Tokat’ın Reşadiye ilçesinde 7 askerimizin alçakça şehit edilmesinin sorumluluğunu başka odaklara yıkmak için, sadece AKP ile DTP’nin değil, devleti yönetenlerle DTP’nin yaptığı ağız birliği, ibretten de öte dehşet vericidir.
Düşünün ki, bu ülkenin Cumhurbaşkanı, saldırıyı PKK’nın üstlenmesinden kısa bir süre önce, “Bu hain saldırının zamanlaması, yeri, şekli bütün bunlar düşünüldüğünde, tabii ki çok düşünmemiz gerekiyor” diyebiliyordu.
Alçakça saldırı gerçekleştirildiğinde ABD’de olan Başbakan, Okyanus ötesinden, “Bu hain pusunun yeri ve zamanlaması milletimizin nasıl bir tertip ve provokasyonla karşı karşıya olduğunun da açık bir ifadesidir” diye ahkâm kesebiliyordu.
Her köfteye maydanoz olan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın iddiası ise daha vahimdi:
“Daha çok ses getirecek, milliyetçi duyguları körükleyecek, özellikle bu söylem içerisinde siyaset yapan partilerin işini kolaylaştıracak bir eylemi çok akıllıca planlamış olabilirler.”
Sahibinin sesi AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, kurdun puslu havadan hoşlandığı, Türkiye’de normalleşme çabaları arttığında ve demokrasi standartları yükseldiği zaman bir karanlık gücün devreye girdiği ve düğmeye basıldığı masalını anlatıyordu.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Tokat’taki saldırıyı açıkça Ergenekon’la ilişkilendiriyordu:
“Danıştay saldırısında da böyle olmuştu. Sonra arkasından ne çıktı, herkes gördü. Tokat’ta yıllardır bu boyutlarda bir terör olayı yaşanmazken bir karakol devriyesi yapan askerlerin sisli bir havada baskına uğraması, Tokat’taki çok spesifik bir nedene ya da Tokat’ta vaktiyle eylemler yapmış TİKKO, DHKP/C gibi örgütlerin yeniden eylem kabiliyeti kazandığına mı işaret eder, yoksa araştırmalar başka şeyi mi ortaya koyacaktır? Bunları görmek lazım.”
*
DTP’lilerin tepkileri de farklı değildi. DTP Eşbaşkanı Ahmet Türk, 1993 yılında 33 askerimizin şehit olduğu saldırıyı hatırlatıyor, o dönemde de Kürt sorununun çözümü için yaşanan sürece son vermek için birilerinin düğmeye bastığını, Tokat’taki saldırının da aynı amacı taşıdığını iddia ediyordu.
Yani Türk’e göre, Tokat’taki saldırı, DTP’li Emine Ayna’nın “bitti” dediği “Kürt açılımı”nı sabote etmek isteyenlerin provokasyonuydu.
DTP’nin öteki Eşbaşkanı Emine Ayna da, “Umarım yeni bir Ergenekon devreye girmemiştir” diyordu.
*
Devleti yönetenlerin ve DTP’nin söylemlerini yan yana getirin ve lütfen şu soruya açık yüreklilikle cevap verin:
“Türkiye’yi AKP mi yönetiyor yoksa AKP-DTP koalisyonu mu?”

NOT: Bu yazı DTP, Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmadan önce yazılmıştır.

SIRRI YÜKSEL CEBECİ-Tercüman

 

Kaynak: Tercüman Gazetesi,http://www.tercuman.com.tr/v1/yazaryazi.asp?id=13

 

Bu haber 690 defa okundu.