En Sıcak Konular

FRANKEŞTAYN ÜRÜN ''GDO''YA KAPI AÇILDI

1 Kasım 2009 08:35 tsi
FRANKEŞTAYN ÜRÜN ''GDO''YA KAPI AÇILDI Türkiye tarımı hançer yedi. İnsanının sağlığı bıçaklandı.AB ülkeleri'nin ''Frankeştayn ürün'' adını taktığı GDO’ya kapı açıldı.

Milletvekilleri ABD’ye avanta geziye gitti ardından GDO geldi!

ABD Tarım Bakanlığı ve “içine şeytan girmiş şirket” (devilish company) diye isim takılmış ve genetiği değiştirilmiş tohum (GDO) üretiminin yüzde 71’ini elinde tutan Amerikan firması Monsanto’nun davetlisi olarak gittiler. Gidiş-dönüş uçak bileti bedelini, otelde kalış, yemekleri yeyiş paralarını ABD’nin bakanlığı ile şirket ödedi.

Yediler, içtiler, gezdiler.

Türkiye’ye döndüler.

Bilin bakalım ne oldu?

Bizim ülkenin Tarım Bakanlığı, Meclis’e getirip “iyi mi olur kötü mü, Türk insanı zarar mı görür fayda mı, Türk çiftçileri, tarlaları, bostanları, bağları, bahçeleri, toprakları, yaylaları için ne getirir, ne götürür” tartışmasını açıp yasa çıkartmayı beklemedi. Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) Yönetmeliği’ni çıkarıverdi.

Frankeştayn ürün diyorlar.

Yiyeni yavaşça öldürüyor.

Çaktırmadan salaklaştırıyor.

Belli etmeden aklını alıyor.

Usul usul organ hasarı, karaciğer yetmezliği, böbrek kifayetsizliği, kısırlık, erken doğum, düşük, ne varsa insanın başına kendi vücudundan gelebilecek kötü, umarsız hastalık, hepsini bu GDO adı verilen ürünler yapıyor.

***

Bunun ithalatı yasaktı.

Ülkeye girişi cinayetti.

Türkiye’ye GDO’yu sokmak ihanetti, ülkenin geleceğini felakete atmaktı. Çünkü Anadolu’nun Allah vergisi doğası, dünyanın en zengin bio-çeşitlik gösteren toprağıydı. Evrim Teorisi’ni geliştiren İngiliz bilim adamı Charles Darwin’in araştırmalarını yaptığı Galapagos Adaları’ndan daha fazla endemik (başka hiçbir toprakta yetişmeyen, büyümeyen, gelişmeyen) bitki örtüsü (flora) Türkiye’de vardı. Dünyadaki toplam 12 bin 500 endemik türün 2 bin 500’ü Türkiye’nin tarlalarında, bağlarında, bahçelerinde, ovalarında, yaylalarında milyonlarca yıllık doğal ayıklanma ile kendiliğinden yüz binlerce yıldır duruyor.

Avrupa’da 50 ülke var.

50’sinden daha fazla.

Afrika’da 53 ülke var.

53’ünden daha fazla.

Orta Doğu’da 18 ülke var.

18’inden daha fazla.

Kafkasya’da 5 ülke var ve Kafkasya’nın da 5 ülkesinin toplamından daha fazla endemik bitki türü Anadolu topraklarında doğal olarak mevcut. Dünyada benzeri başka bir yerde olmayan bitki türü zenginliğindeki bizim ülkemize GDO’lu tohumu sokmak ya da genetiği değiştirilmiş Frankeştayn ürünün girişine izin vermek gerçekten korkunç bir hataydı.


***

Bu gezi Nisan’da yapıldı.

Milletvekilleri; AKP’li Mehmet Erdoğan, AKP’li Özlem Müftüoğlu, AKP’li Ali Koyuncu, CHP’li Vahap Seçer, MHP’li Abdülkadir Akcan (TBMM Tarım Komisyonu üyeleri) yediler, içtiler, toplantılarda bilgi edindiler, döndüler.

Ekim ayı sonuna gelindi.

AKP’li iktidarın Tarım Bakanlığı, GDO yönetmeliğini, aniden çıkartıverdi. Türkiye’ye GDO ürünlerinin girişi serbest oldu. ABD Tarım Bakanlığı ile ABD’li içine şeytan yerleşmiş şirket çok sevindiler. Türkiye kendi bitki zenginliğini korumak yerine başkasının genetiğini değiştirerek bol, kolay ürettiği ürünlere ve tohumlara bağımlılık yaratacak yolu açtı.

Türkiye tarımı hançer yedi.

İnsanının sağlığı bıçaklandı.

Türk insanı, kendi toprağındaki 2 bin 500 endemik bitki çeşidi ile bitki örtüsünü zenginliğe dönüştürmek için çalışmak yerine tembelliğe, miskinliğe, aptallığa, ithalata mahkûm edilerek bağımlılık yaratacak GDO’ya kapı açıldı.

Hesabını sormak lazım.

Demokratik yoldan!

Islak imzasız! [1]

Anadolu’nun bütün yılanları ile çıyanları sizleri sokacak!

Anadolu’nun tarlalarında, bostanlarında, bağlarında, ovalarında, dağlarında, yaylalarında yaşayan bütün yılanlar, çıyanlar, akrepler bir olacaklar, vatansever bilinçle, sizleri sokacaklar.

Fareler de uyanacaklar.

Siz uyurken...

Kulağınızdan ısıracaklar.

GDO’ya giriş izni verdiniz.

Tarımı GDO’ya vidaladınız.

ABD Tarım Bakanlığı ile dünya GDO’lu tohum üretiminin yüzde 71’ini elinde tutan Amerikan şirketi Monsento’nun etkisiyle, yönlendirmesiyle çıkartılan Genetiği Değişitirilmiş Organizmalar(GDO) Yönetmenliği; Anadolu’da sadece insanların değil, bütün canlı deseni ve türünün de sağlığını, varlığını tehlikeye attığı için yılanlar, çıyanlar, akrepler ve fareler size diş biliyor olacaklar.

Avrupa çok dikkatli.

Çok temkinli duruyor.

İnce eleyip sık dokuyor.

AB ülkeleri, “GDO’ya Frankeştayn ürün” adını taktı, kılı kırk yarıyorlar. Çünkü genetiği değiştirilmiş tohumdan üretilen bitkiler, onlardan elde edilmiş gıdalar; yiyeni yavaşça öldürüyor. Usul usul salaklaştırıyor. İnsanda ve hayvanda organ hasarı, karaciğer yetmezliği, böbrek kifayetsizliği, kısırlık, erken doğum, düşük ne varsa kötü hastalık hepsini bu genetiği değiştirilmiş organizma(GDO) adı verilen ürünler yapıyor.

Tarım Bakanlığı titizlenmedi.

Yönetmenliği çıkardı.

GDO ürünlere giriş izni verdi.

ABD ve şirketleri çok sevindi.

Çünkü Türkiye, onlar için çok karlı bir pazar. Türkiye ABD şirketleri için “genetik modifiye ihracatında 1 milyar dolarlık” (o da şimdilik) bir aç piyasa. Türkiye 435 bin tonla ABD şirketlerinin ürettiği “en büyük glüten yemi alıcısı” ülke. AKP iktidarı ve Tarım Bakanlığı, GDO ürünlerinin ülkeye girişinde zararı en aza indirmek için gerekli olan “Bio Güvenlik Yasası”nı çıkartmadan, girişe kapı aralayan yönetmenliği yayınladı.

Ve bilin bakalım ne yaptı?

Vatandaşı karanlığa attı.

Bir satıcı kalkıp, sattığı ürünün üsütüne “Bu ürün GDO’lu değildir” yazamayacak. Sigara paketinin üzerine “Seni öldürür” yazılıyor, gıda ürününe yazılmayacak. Niçin?Yönetmenlik böyle çıktığı için... Niçin yönetmenlik böyle çıktı? ABD Tarım Bakanlığı istediği için...

Bu yönetmenlikle; Türk Tütünü (Şark tütünü) nasıl ki Amerikan Tütünü (Virginia Tütünü) karşısındaki savaşını yitirdi, nasıl ki bizim Anamur Muzu, ABD şirketlerinin ele geçirdiği Şili’nin Çikita Muzu karşısında iç pazarı kaybetti, Anadolu’nun toprakları, tarlaları, bağları, ovaları, yaylarındaki dünyanın en zengin bio-çeşitlilik gösteren yapısı da şimdi Türk tütünü ile Anamur Muzu’nun kaderine ortak edildi. Başka hiçbir toprakta yetişmeyen, büyümeyen, gelişmeyen ve adına endemik denilen bitki örtüsü(flora) Türkiye’de var. Dünyadaki toplam 12 bin 500 endemik türün 2 bin 500’ü Türkiye’nin doğasında yüzbinlerce yıldır duruyor fakat Türkiye üründe, tohumda ve ilaçta bağımlılık yaratacak GDO’ya kapı aralıyor.

Geri kalmışlığın tarifi var.

Nedir biliyor musunuz?

Elindeki yeraltı, yerüstü kaynağının ve doğal zenginliğinin farkında olmadığı için fakir, işsiz kalan, tembel, miskin yaşayarak; tohumunda, gıdasında bile yabancıya muhtaç olan toplumlara “geri kalmış” diyorlar. Trabzon’un Şeker Su Yaylası’nda 2 bin 600 metre yükseklikte evi olduğu için “geleni gideni-olanı biteni gözlemleme imkanına sahip” arkadaşım ekonomi doktoru gazete köşe yazarı Dr. Şeref Oğuz, ABD’li, İsrailli, Hollandalı, Kanadalı şirketlerin görevlendirdiği uzmanların turist gibi gelip,Trabzon’un Şeker Su ile Uzungöl etrafındaki yaylalarında endemik bitki örnekleri toplayıp ve GPS ile de koordinat tespiti yaparak geri döndüklerini söylüyor.

Yılanlarla çıyanlar...

Akreplerle fareler...

Vatan bilinciyle uyanacaklar...

Bir gün mutlaka...

 

Necati Doğru-Vatan

 

Kaynak: Vatan Gazetesi

[1].http://haber.gazetevatan.com/haber.vatan?detay=Milletvekilleri_ABDye_avanta_geziye_gitti_ardindan_GDO_geldi&Newsid=268087&Categoryid=4&wid=108

[2].http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?detay=Anadolunun_butun_yilanlari_ile_ciyanlarisizleri_sokacak&tarih=01.11.2009&Newsid=268231&Categoryid=4&wid=108



Bu haber 1,982 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,295 µs