HÜSEYİN ÇELİK BARTHOLOMEOS'A RUHBAN OKULU'NU AÇMANIN YOLUNU GÖSTERDİ

6 Ekim 2009 17:55 tsi
Başbakan’ın Başdanışmanı Çelik, Fener Papazı Bartholomeos’a yol gösterdi: Heybeliada Ruhban Okulu, bir vakfa bağlı olarak açılabilir

Barto'ya yol gösterdi!

BAŞBAKAN Erdoğan’ın Başdanışmanı ve eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Fener Rum Papazı Bartholomeos’a mavi boncuk yolladı: Bir vakfa bağlı olarak, 2 yıllık yüksekokul statüsünde açmak mümkün.

‘Açılım’ın ayakları olacakmış!
ÇELİK, “Aidiyeti güçlendirmek gerek. Hiç kimse kendisini ‘öteki’ hissetmemeli. Açılımın sosyal, siyasi, kültürel, ekonomik ayakları olacak. Bu ayın sonuna doğru Meclis’te sürecin nasıl
olacağıyla ilgili bilgi sunacağız” dedi.

Türkiye, Yunanistan’da yaşayan Türk azınlığın haklarına sınırlama getirilmesi üzerine, Anayasa Mahkemesi kararıyla 1971’de Ruhban Okulu’nu kapatmıştı. Karar, Lozan Anlaşması uyarınca alınmıştı.

Barto’ya akıl verdi
Başbakan’ın Başdanışmanı Çelik, Fener Papazı Bartholomeos’a yol gösterdi: Heybeliada Ruhban Okulu, bir vakfa bağlı olarak açılabilir

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı, AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu’nun (MKYK) yeni üyesi Hüseyin Çelik, Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılabileceği sinyalini verdi. Akşam gazetesine konuşan Milli Eğitim eski Bakanı Çelik, Heybeliada Ruhban Okulu’nun hangi şartlarda açılabileceği konusunda Fener Papazı Bartholomeos’a akıl verdi. AKP’li Çelik, “Heybeliada Ruhban Okulu, kanun değişikliği olmaksızın tereyağından kıl çeker gibi açılabilir. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olabilir. Bir vakfa bağlı olarak, iki yıllık yüksekokul açmak da mümkün” diye konuştu. “Bu ülkede azınlıkları Varlık Vergisi ile perişan etmedik mi?” diye soran Çelik, şöyle
devam etti:

Gayrimüslim açabilir
“Ya Rumlara yönelik 6-7 Eylül 1955 olayları? ’Devletin dışında kimse polis okulu, dini okul ve askeri okul açamaz’gibi bir iddia var. Bu iddia sahipleri, aksi halde Nakşibendiler’in okul açacağını söylüyor. Oysa Lozan’a göre gayrimüslimler, her türlü dini ve dini olmayan okulu açabilirler. Bu, tabii ki devletin gözetimi ve denetimine tabidir. Bu ülkede Alevilerin, dindar insanların da sorunları yok mu? Oysa, Sünnisi, Alevisi, azınlığı, Kürdü, Türk’ü, dinsizi, dindarı kendisini öteki olarak hissetmemeli. Bölücülüğe karşı en büyük başarı, aidiyeti güçlendirmek. Açılımın sosyal, siyasi, kültürel, ekonomik ayakları olacak.”

Açılımın ayakları
Sözde açılım bildirisinin mimarlarından olan AKPli Çelik, açıklamasında açılım konusuna da değindi. Açılımın sosyal, siyasi ve kültürel ayakları olacağını belirten Çelik, “Bu ülkede hiç kimse kendisini öteki olarak hissetmemeli” dedi. Açılımın takvimi hakkında bilgi veren Çelik, “Ekim ayının 3. ya da 4. haftasında Meclis’te sürecin nasıl olacağıyla ilgili bilgi sunacağız. Açılımın bir kısmı sadece yaklaşım. Bir kısmı yönetmelik, tüzük, yasa, bir kısmı Anayasa değişikliği içeriyor. Gerçekçi olmak gerekir ki, Meclis’in şu aritmetiğinde Anayasa değişikliği mümkün görünmüyor” şeklinde konuştu. 

38 yıl önce kapatılmıştı
Türkiye, Yunanistan’da yaşayan Türk azınlığın haklarına sınırlama getirilmesi üzerine, Anayasa Mahkemesi kararıyla 1971’de Heybeliada Ruhban Okulu’nu kapatmıştı. Kapatma kararı, Lozan Anlaşması’nda yer alan azınlık haklarında mütekabiliyet (karşılıklılık) esasına dayanarak
verilmişti.

AB, Ruhban okulu için şantaj yaptı
Avrupa Birliği, Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması için şantaj üstüne şantaj yapmıştı. AB’nin raporunda, Heybeliada Ruhban Okulunun henüz açılmadığına, Patrikhanenin ekümenik statüsünün tanınmadığına ve diğer dini azınlıkların hakları konusunda sorunlar yaşandığına vurgu yapılmıştı. Raporda, “Heybeliada Ruhban Okulu eğitime başlasın. Rum papazın ekümenikliğini tanıyın” dayatmaları dikkat çekmişti.

Obama da ‘Heybeliada açılsın’ dedi
Seçimler öncesi Ermenilere ve Rumlara mavi boncuk dağıtan ABD Başkanı Barack Obama da Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılmasını istemişti. Obama, Türkiye ziyaretinde Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada,“Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması gibi eylemlerin son derece güçlü sinyaller vereceğini düşünüyoruz. Ayrıca hukukun üstünlüğüne olan taahhüt, adaletin insanlara ulaştırılması anlamında atılabilecek en önemli adımdır” diye konuşmuştu.

AKP’li Hüseyin Çelik Barto’ya tereyağlı formül önerdi.(Haber: Fatih ERBOZ)

Kaynak: Yeniçağ Gazetesi,http://www.yenicaggazetesi.com.tr/haberdetay.php?hit=24104

 

Bu haber 613 defa okundu.