En Sıcak Konular

AFET ILGAZ'DAN HÜZÜNLÜ BİR 30 AĞUSTOS YAZISI

30 Ağustos 2009 20:03 tsi
AFET ILGAZ'DAN HÜZÜNLÜ BİR 30 AĞUSTOS YAZISI Milli Gazete yazarı Afet Ilgaz'dan kendi deyimi ile "hüzünlü" bir 30 Ağustos yazısı...

Bu kaçıncı bahçe gördüm târumâr!

(Bir 30 Ağustos yazısı)

Yanlış hatırlamıyorsam, Cahit Sıtkı'nın "35 Yaş"ta geçen bir mısraıdır bu. Bana nedense Yahya Kemal ve Ahmet Haşim'in de olabileceği intibaını verdi. Sonra düşündüm ki Ahmet Haşim de, Yahya Kemal de, içinde yaşadıkları Kurtuluş Savaşı, daha önce Birinci Dünya Harbi kargaşası içinde dahi fazla siyasi davranmamış, tarihe ve tabiata yönelerek eski şiirimizin rüzgârında sembollerle iş görmüşlerdir. Cahit Sıtkı'da ise çok isyankâr olmamakla birlikte ontolojik (varoluşsal) bir kaygı sezilir.

Yahya Kemal ve Ahmet Haşim'de acaba içinden geçtikleri yıkım döneminin, savaşların oluşturduğu bir karanlık ruh hali mi sembollere dönüşmüştür? AhmetHaşim'in Çanakkale savaşlarına katıldığı bilinmektedir. Yahya Kemal de makaleleriyle gazetelerde siyasî tahliller yapar. Ama o, kendi bunalımından şikayetçi de değildir.Polonya'ya büyükelçi olduğu zaman:

"Gördümse de zevk almadım Slav kederinden" diye yazacaktır. O, zevk aldığı, yaşamaktan zevk aldığı, Müslüman-Türk kederinden memnundur. Bu "velût" (doğurgan, üretken)keder, onun sevdiği, kaçamadığı, kaçsa da geri döndüğü vatanının kederidir.

Sade bizim bahçe değil, bütün bahçelerde bir küskünlük var. Önce ıhlamur yaprakları sararırdı her yaz, şimdi sebzelerin kurumasıyla başladı son bahar. Ben gene bahçede kalan şeyleri umutsuzca suluyorum ama bir yandan da:

"Bu kaçıncı bahçe gördüm târumâr" mısraını düşünüyorum.

Müslümanlar, Türkiye'ye verdiği sözlerin hiçbirini tutmayan NATO'cu Rasmussen'i, iftar (!)sofrasında ağırlarken, böyle bir iddiası olmayan ART ana haberde, Rasmussen'in ağzı bantlı bir resmi görünüyor. Diyorlar ki:

"Peygamber Efendimize yapılan karikatür hakaretini fikir özgürlüğü maskesi altında bağışlayan Rasmussen'in sesini duymak istemiyoruz." Cümleyi tam hatırlamıyorum, zaten sonuna yetiştim, bağışlasınlar.

Eski BaşbakanMesut Yılmaz'ın "Siyasî hayatıma da mal olsa ben bu işi yapacağım" babalanmalarını hatırlamayan Başbakan da, "demokrasi açılımında" aynı kararlılığı sürdüreceğini, üstelik iftar sofrasında tekrarlıyor. MesutYılmaz, eğitim reformunu kastediyordu. Bu veya şu sebeple siyasi hayatı bitti, Mesut Bey sonradan onu daha küçük çapta devam ettirmeye çalışıyor.

Bugün 30 Ağustos. Bütün bu hüzünlü halim, sembollere sığınmadan dile getirmeye çalıştığım, memleketimin hüznüdür. Biraz teselli edici olan ise İlker Paşa'nın Afyon civarında yaptığı gezide halkla geliştirdiği tâvizsiz, haysiyetli tavırdır.

Afet Ilgaz- Milli Gazete

Kaynak: Milli Gazete,http://www.milligazete.com.tr/makale/bu-kacinci-bahce-gordum-târumâr-137269.htm



Bu haber 551 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,122 µs