APO, SERBEST Mİ KALACAK?

23 Temmuz 2009 15:14 tsi
Yeniçağ Gazetesi Yazarlarından İsrafil Kumbasar' ın Köşe Yazısı:

Gizli bir el yeniden düğmeye bastı.
Eskiden, ‘ihanet’ kokan bu tür işler, tekelci sermaye patronlarının bir organizasyonu olan TÜSİAD’ın direkt olarak ‘gündeme’ müdahale etmesi ile başlardı.

TÜSİAD bu kez, sanki ‘işin içerisinde’ hiç yokmuş gibi davranıyor, gelişmeleri ‘perde arkasından’ yönlendirmeye çalışıyor.
Cephede aynı zamanda bir ‘TÜSİAD üyesi’ olan ve yanaşma medyanın Amiral Gemisi’nin umumi kaptanlığını yapan Ertuğrul Özkök var.
Daha önce “Kandil dağında gitar çalan çocuklar’ operasyonu ile gündeme gelen ve ‘İmralı postacılığına’ talip olan Özkök ve silah arkadaşlarının yeni görevi, İmralı cezaevinde tutuklu bulunan bölücü terör örgütünün elebaşısı Abdullah Öcalan’ın lehine kamuoyu oluşturmak.
30 yıl içerisinde neredeyse ‘40 bin insanın’ katledilmesinden sorumlu olan bir caniyi, ‘masum taleplerde’ bulunan sıradan bir ‘siyasi tutuklu’ olarak göstermek.
‘Bebek Katili’ imajının, ‘barış güvercini’ imajı ile yer değiştirmesini sağlamak.
Peki ya sonra?

İsrafil Kumbasar

Yeniçağ Gazetesi

* * *

 

Ayrıntılı bir şekilde kurgulanan bu tür kampanyaların arkasından nelerin geleceğini, Irak’ın kuzeyinde temelleri atılan Yahudi-Kürt Devleti’nin elebaşları çok daha iyi biliyorlar.
Bir süre önce Irak’ın kuzeyine giderek kukla yönetimin mensupları ile görüşen HAK-Par Genel Başkanı Bayram Bozyel, merkezi Erbil’de bulunan Kürdistan Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada aynen şu ifadeleri kullanıyordu:
- “ABD, Türkiye ve Irak’ın üzerinde konuştuğu çözüm paketi yakında gündeme gelecek. Ama öyle zannedildiği gibi genel af ile sınırlı değil bu çözüm. Edindiğim izlenimlere göre Türkiye, başta Siyasi Partiler Yasası olmak üzere, anadilde eğitim hakkı ve üniversitelerde Kürdoloji bölümlerinin açılmasına yönelik adımlar atacak. Eski yerleşim yerlerinin adları iade edilecek, Kürtçe isimlerin önündeki tüm engeller kaldırılacak, Kürtçe yayın yapan özel televizyon ve radyo kanalları açılabilecek.” 
Ve ekliyordu:
- “Kendileri ile görüştüğüm bütün yetkililer, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 4-5 yıl içerisinde serbest bırakılacağını söylediler.”

 

* * *

 

Türk milletinden gizlenen gerçek bu.
Dikkat ederseniz, ‘siyasi çözüm’ diye dayatılması hedeflenen zırvalar, Encümen-i Daniş toplantılarına da katılan bazı mühim kişilerden müteşekkil bir düşünce kuruluşu tarafından hazırlanıp, ‘çözüm önerileri’ diye Cumhurbaşkanı’na, Başbakan’a, Genelkurmay Başkanı’na ve Kuvvet Komutanları’na gönderilen malum rapordaki zırvalar ile tamamen aynı.
Yeni olan Apo’nun tahliye edilmesi.
Bir zamanlar, Abdullah Öcalan’ı yakalayarak ‘asılmaması’ kaydı ile Türkiye’ye teslim eden güçler, şimdi onun ‘serbest bırakılması’ için içerideki işbirlikçileri aracılığı ile ‘altyapı’ oluşturuyorlar.
Olup bitenlere karşı isyan bayrağını kaldırması muhtemel olan vatansever kitleler, ‘Ergenekon’ davası ile baskı altına alınarak sindirildiği için işleri daha da kolaylaştı.
Zübüklerin büyük bir heyecan içerisinde bekledikleri ‘yol haritası’, okyanus ötesinde kurgulanan ‘Kürt Mandela’ projesinin ilk adımıdır.
Apo, bir zamanlar ‘Bebek Katili’ olarak tıkıldığı kafesten, yakında ‘Barış Güvercini’ olarak dışarıya salınırsa sakın kimse şaşırmasın.

 

* * *

 

Türkiye, adım adım ‘bölünmeye’ gidiyor.
Peki, bu namussuz gidişte, bir zamanlar Osmaniye’de aslan gibi kükreyip, Ankara’da kınalı kuzuya dönüşen, tam üç buçuk yıl boyunca Apo’nun idam dosyasının ‘Başbakanlıkta’ bekletilmesine göz yuman, Apo’nun idam cezasının kaldırılması girişimlerini ‘hükümeti bozma’ gerekçesi dahi yapmayan, Apo’nun Meclis’teki avukatlarının ‘ellerini’ sıkıp ‘sırtlarını’ sıvazlayan  ‘milliyetçilik’ tüccarlarının vebali hiç yok mu?
Devletin derinliklerine nüfuz eden ‘Sabatayist/Mason/Kripto’ yapılanmanın önüne koyduğu her projenin altına ‘Devlet politikasıdır’ diye gözü kapalı imza atan Dr. Devlet Bahçeli, şimdi yaptıklarından utanıyor mudur?
Ne dersiniz?

 

Bu haber 722 defa okundu.